◆ Fifty Three

1.6K 129 43
                                    

Geriye Dönüş Başlangıcı

Riley Aidh'in Ağzından:

Normal bir genç kız, sevgilisinin başka bir kadından bebek beklediğini öğrendiğinde eminim bu tepkiyi vermezdi.

Bağırır, çağırır, ona tokat atar, etrafı yıkar hatta onu terk ederdi. Ama ben ve vicdanım, kendimizde bu hakkı görmüyorduk.

Başkasıyla evlenmek üzereydim. Bunu isteyerek yapmasam da, kendimi suçlu buluyordum. Öyle olmadığını bilsem de, iki erkeği aynı anda idare ediyormuşum hissi dolup taşıyordu vicdanıma.

Orada sıkışıp kalıyordu ve bu çok can yakıcıydı. Onu oradan çıkarmalıydım fakat bunu nasıl yapacağımı bilmiyordum. Tek yolu sonsuz bir uyku gibiydi.

"Riley," elimi kavradı. Dudaklarımı dişleyerek başımı eğdim.

"Bir şey söyle." Sustum. Gerçekten ne diyeceğimi, nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum. İşin doğrusu, hangisini demek hakkımdı bilmiyordum.

Ondan bir şeyler saklayan vicdanım susmamı, onu deli gibi seven kalbimse neden bu kadar aşşağılık olduğunu söylememi istiyordu.

Sadece sustum.

"Lütfen, konuş." Yanağımı okşarken sesi kalbime battı.

"Eğer bebek seninse," durdum. Gözlerine bakmak istedim ama olmadı. "Ne yapacaksın?" Soluksuz kalmış gibiyken onunda aynısını hissettiğini biliyordum.

Yakınlığından dolayı, düzensizleşen kalp ritmini duyuyordum.

"Bilmiyorum," geriye çekildiğinde sonunda ona bakabilmiştim. Yüzündeki pişmanlıkla saçlarını çekiştirdi.

"Şimdi zamanı geriye alıp, o kıza hiç gitmemeyi dilerdim." Utançla başını eğdi.

"Eğer bebek senden ise, onunla evlenir miydin?" Birdenbire ağzımdan çıkan sözcüklere engel olamadım. Kafasını kaldırdı. Gözleri irileşmişti.

"Tabiki de hayır," acelece konuştu. "Şu dünyada evlenmeyi düşünebileceğim tek kızın sen olduğunu göremiyor musun?" Gözlerim tuhaf bir hisle dolmaya başlarken yanan burnum yüzünden iyi konuşamayacağıma emindim.

"Hayır," dişlerimi sıktım. "Göremiyorum." Cevabım netti. Bana verdiği güven duygusunun boyutuyla karşılaşmasını istiyordum.

"Riley," ses tonu kısık, gözleri acılıydı. "Özür dilerim." Hiçbir harekette bulunmuyordu.

"Dileme," yutkundum. Gözlerim artık damlaları taşıyamadı ve dökülmelerine izin verdi.

Ona o an, hayatımızı belki de geleceğimizi yıktığını söylemek isterdim. Tabi Jeremy gerçeği aklıma gelinceye kadar. Bizim bir geleceğimiz zaten yoktu. Eninde sonunda o her şeyi öğrenecekti ve kendi yoluna devam edecekti. Biz, "biz" olmak için geç kalmıştık.

Geriye Dönüş Sonu

Riley Aidh'in Ağzından:

O gittiğinden beri etraf sessizdi. Koltukta oturuyordum. Zemine odaklanmış gözlerim yaşlarla doluydu. Neden böyle olmak zorundaydı?

Yıllarca karşılıksız bir aşkın peşinden koşmuştum. Şimdi karşılığını bulduğum halde neden böyle darmadağınıktık?

İçime dolmuş nefretle, Jeremy'e baktım.

Her şey onun yüzündendi.

Sıkıntıyla saçlarını çekiştirdi. Telefonu durmaksızın kulağındaydı. Sanırım ona ulaşmaya çalışıyordu.

J ◆ BieberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin