30- Cinsiyet ve Haber

2.3K 121 3
                                    

"Aşk bir mayın tarlası gibidir; bir adım atar ve parçalara dağılırsınız.. Kendinizi toparlar sonra aptalca bir adım daha atarsınız. Sanırım bu insanın doğasında var; yalnız kalmaktansa parçalara dağılmayı tercih ediyoruz.."
----------------------------------------

Hastanenin önünde durmaları üzerine hızla indiler ve hastaneye yürümeye başladıkları zaman her zaman ki gibi arkalarında ki korumaların sayısı azalmış, Savaş, Mahmut diğer iki kişi peşlerinden yürüyordu. Hastaneye girdiler ve doğum kontrolün önüne geldikleri zaman Lal her zamanki hareketlerinden birini yaptı ve tırnaklarını ağzına götürdü ve beklemeye başladı.

Yaklaşık beş dakika geçmişti ve sonunda onların adı okunmuştu. Heyecanla içeri girdikleri zaman Doktor Batı Bey el ele tutuşan Lal ve Araf'a ve Mahmut'a baktı.

"Araf ve Lal Hanım." Eli ile koltuğu gösterdi. "Oturun Lütfen." Gözleri yeşil gözlü ve mavi gözlü iri adamlara takıldığı zaman memnun bir şekilde gülümsedi. "Sizde amca adayları oluyorsunuz sanırım?"

Doktor yeşil gözlü adamdan aldığı onaylayıcı cümle üzerine koltuğuna oturdu.

"Lal Hanım, nasılsınız?"

"Oldukça iyiyiz Batı Bey."

Batı Bey başını yukarı aşağıya salladı ve ayağa kalktı. "Neden geldiğinizi tahmin edebiliyorum. Bebeğinizin cinsiyetini merak ediyorsunuz her anne baba adayı gibi değil mi?" Lal'ın gülerek onay vermesi ile eli ile hasta yatağını gösterdi. "Hadi gelin bir ultrasonla bakalım."

Doktorun sözlerini duyunca Lal'ın kalbi il gün ki gibi delicesine bir hızla atmaya başladı. Uzandıktan sonra Araf yanına gelip karsının elini kavradı. Lal elini tutan kocaman adamın gözlerinde gördüğü panik ile yutkundu. Doktor karnına bir jel sürmüş ardından da elindeki aygıtı karnında gezdirmeye başlamıştı.

"Bakın, işte miniğimiz burada."

Araf ve Lal merak ile doktorun gösterdiği yere baktıkları zaman heyecan ile nefeslerini tutular. İlk gün ki gibi değildi bebekleri. Büyümüştü. Değişmişti hem de fazlasıyla...

"Şu yuvarlak şey mi?"

"Evet. Fetüsümüz Dört ay bir haftalık olmuş."

Lal ve Araf dikkatli bir biçimde ekrana bakarlarken doktor çeşitli ölçümler alıyordu. Gözü heyecan ve merak ile ekrana baktıklarını gördü.

"Bebeğin kilosu bu hafta itibari ile tam olarak 150 gramdır. Bebeğin boyu ise 15 ila 16 santimdir.

Gebelikte on sekiz Hafta itibari ile hamile anne adayında oluşan değişiklikler nelerdir diye soracak olursanız eğer on sekiz haftalık gebelik dönemi anne adayının en çok kilo aldığı haftadır. On sekizinci hafta da anne adayının midesi artık bulanmıyor rahat rahat yemek yiyor, iştahı açılmış ve yediği her yemeği zevk alarak yer."

Araf sabırsızca derin bir soluk aldığı zaman Batı Bey kıkırdadı. "Sakin olun Araf Bey. Bebeğinizin cinsiyeti," demesi üzerine bebeği ekranda büyüttü. "Anlattığım gibi bebeğin boyu normalde on beş ila on altı santim olması gerekir ama bebeğinizin boyu yirmi santim. Doğrusu şaşmamak lazım. Oğlunuz babasına çekmiş anlaşılan." Dedi ve makineyi kapatması üzerine masasına doğru yürümeye başladı. Birkaç saniye cifti yalnız bırakmaları gerektiğini biliyordu.


Araf şaşkınlık ile güldü. Lal'ın kalkmasına yardım ettikten sonra elini sıkıca tutu ve kendisine çekti. "Masalımız genişliyor Peri'm..." Kollarını karısından çekmesi üzerine birlikte tekrar doktorun karşısına geçip oturdular. Lal heyecan ile Araf'ın elini sıktı. Bebeğin cinsiyetine çok sevinmişti. İlk çocuğunu hep erkek olmasını isterdi... Doktor kendilerini tebrik ettikten sonra yapılacak olan testlerden, nelere dikkat etmeleri gerektiğinden bahsetmeye başladılar.

"Hamile anne adayı 18 haftalık gebelikle birlikte kendi kalsiyumuna dikkat etmeli ve gerekli görülürse doktor tarafından tavsiyeli kalsiyum ilacı alınmalıdır. Anne adayı şayet kendi kalsiyumuna dikkat etmez ise, hem bebeğin gelişimi etkilenir, hem de D vitamini eksikliği oluşabileceğinden kendisine zarar vermiş olur. Çünkü bebek vitamin, fosfor ve mineral ne varsa hepsini anneden alacağı için, aksi bir durumda anne çok yıpranacaktır bu nedenle anne adayları bebek düşünmeden 3 ay evvel fosfor ve çinko bakımından zenginleştirilmiş gıdalar ve özel vitamin hapları kullanması gerekir." Demesinin ardından reçeteye ilaçların adını yazmasının ardından Araf'a uzattı. Araf reçeteyi aldı ve Lal'ın elini kavrayı ayağa kalktı. Teşekkür etmeleri üzerine doktorun odasından çıkmaları ile Savaş sırıtarak kollarını açtı.

"Gel buraya!" demesi üzerine kadını kollarının arasına adlı ve sıkıca sarıldı. "iyi ki varsın Lal. İyi ki hayatımıza girdin. Seni seviyorum ufaklık..."

Lal kıkırdayarak kollarını adamın beline doladı. "Bende seni seviyorum koca dev!" Savaş kadını gülerek bırakmasının Mahmut kollarının arasına aldı. "Gerçekten tebrik ederim Lal! Bu dünya ikinci bir Araf'ı nasıl kaldıracak merak ediyorum." Demesi ardından Araf'ın homurtularını duydu.

KARA EZEL [ TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin