Yan odadan gelen alarm sesiyle gözlerimi açtım. Abim olacak Umut gene alarmını yüksek sese ayarlamıştı. Gözlerimi ovuşturup yatağımda doğruldum. Camdan dışarı bakıp gülümsedim. Hava çok güzeldi.
Bugün bizim doğum günümüz. Evet bizim. Abim benden iki sene önce doğmuş olabilir ama ikimizde aynı gün doğduk. Annem doğum günümüzün aynı olması için bilinçli hamile kalmış. Nasıl olduğunu inanın bende bilmiyorum.
Ayağa kalkıp yatağımı toparladıktan sonra banyoya girip kısaca bir duş aldım. İşim bittikten sonra bornozumu giyip dişlerimi fırçaladım. Telefonumun sesini duyunca hızlıca banyodan çıktım.
"Kuzenlerin en besti, Handesinin birtanesi doğum günün kocaman kocaman kutlu olsun. Nice beraber senelere" dedi açtığım gibi.
"Teşekkür ederim best kuzenim" dedim gülerek.
"Gündüzü ailenle geçir, akşam birlikteyiz."
"Tamam. Hallederiz" dedim. "Şimdi üzerimi giyinmem lazım. Zaten yarım gün gitti."
"Tamam bebek, görüşürüz."
"Görüşürüz" dedim ve telefonu kapattım. Dolabıma yönelip ne giyebileceğime baktım. Askıları tek tek çekerken arada beyaz elbisemi gördüm. Askısından çıkarıp üstüme tutup aynadan kendime baktım. Evet, seviyorum bu elbiseyi.
Elbiseyi yatağın üzerine koyup banyoya geri döndüm. Saçlarımı kutup taradıktan sonra hafifçe dalgalandırdım. Makyaj malzemelerimi önüme çekip yüzüme hafif bir pudra sürüp gözlerimin üstüne ince bir eyeliner çektim. Kirpiklerime de rimel sürdükten sonra dudaklarıma hafif kırmızı bir ruj sürdüm.
Odama geri dönüp bornozumu çıkarıp çamaşırlarımı ve elbiseyi giydim. Elbisenin ince ip şeklindeki siyah kemerini de taktım. Aynaya bakıp saçlarımı düzelttikten sonra siyah bilekten topluklu ayakkabılarımı giydim. Siyah küçük çantamı alıp içine cüzdanımı koyup çantamı odada bırakıp telefonumu alıp odamdan çıktım.
Merdivenlerden ineceğim sırada abimin hala kalkmamış olduğunu düşündüm. Sırıtarak yavaşça odasına girdim. Tam tahmin ettiğim gibi.
"Abi abi abi. Yanıyor, yanıyor" diye bağırdım yatağın biraz gerisinde durup. Pikeyi üzerinden atıp yerinden zıpladı.
"Ne yanıyor? Nasıl yanıyor? Çıkalım dışarı."
"Mumlar" dedim omuzlarımı kaldırıp gülümserken. Bir an anlamsızca baksada sinirli bakışlarını atınca koşarak odadan çıktım.
"Gel buraya" diye bağırdı arkamdan. Merdivenleri ikişerli üçerli inip mutfağa girdim. Annemin arkasına saklanınca mutfağa girip bana yaklaşmaya başladı. "Gel buraya."
"Ne oluyor gene?" dedi annem bıkkınlıkla. Kolunu bana uzatınca çığlık atıp babamın arkasına geçtim bu sefer.
"Bu kızın sabah sabah tepemde yanıyor diye bağırdı" dedi sinirle.
"Kızımız" diye uyardı babam dediğini takmadan. "Annen tek başına yapmadı sizi sonuçta."
"Şuan konumuz o değil baba" dedi Umut. Hala sinirle bana bakıyordu. Tatlı tatlı gülümseyip babamın arkasından çıktım biraz.
"Sadece şaka yapmak istemiştim abicim" dedim tatlı tatlı gülümseyerek. "Doğum günümüz kutlu olsun."
"Hadi" dedi annem abimi bana yaklaştırıp. "Doğum gününüzde kavga etmeyin bari."
"Hadi" dedim bende abime yaklaşıp. Gülümseyerek kollarını açıp bana sarıldı. Bende kollarımı beline dolayıp sıkıca sarıldım.
"Doğum günümüz kutlu olsun" dedi ve saçlarıma öpücük kondurup geri çekildi. Gülümseyerek yanaklarından öptüm bende.
