Annemin ' Alexandra ile evleneceksin' cümlesi beynimde yankılanıyordu. Benim bir ilişkim yeni bitti, zaten yenisine hazır değilim o bana evleneceksin diyordu. Üstelik sırf Lucy'yi unutmam için evlenmemi söylüyor. Ne kadar mutsuz olduğumu , hiçbir şey yapmak istemediğimi göremeyecek kadar kör değil ya. Ben Lucy ile olan sayfayı kapatmak istemiyorum. Onunla evlenmek istiyorum Alexandra ile değil. Her sabah uyandığımda onun yüzünü görmek istemiyorum. ' karıcığım bugün nereyi gezmek istersin?' Diye Alexandra'ya sormak istemiyorum. Tamam onunla şuan aramız iyi olabilir ama geçmişte bize yaptığı şeyleri unutup sevgili olamam. Annemin beni anladığını düşünmüştüm. Bana en başından beri oyun oynuyormuş. Lucy gibi. Ben bu hayatta kimseye güvenemeyecek miyim?Şuan Liam'ın dediklerini daha iyi anlıyorum. Herşey planlanmış gibi. Lucy gitti, yerine Alexandra geldi ve bana birden bire iyi davranmaya başladı şimdi annem evlenmemi söylüyor. Bunu en başından farketseydim kendimi Alexandra'dan uzak tutardım. Bende dost olduk diye seviniyordum.
Liam ile kısa süreliğine göz göze geldik. Ben sana demiştim der gibi omuz silkti. Evet o bana Alexandra'ya değil Lucy'ye güvenmemi söylemişti. Alexandra konusunda haklı çıktı ama Lucy'ye güvenmek istemiyorum hala. Onun yüzünden bu durumdayım. Uzun bir sessizlikten sonra sonunda konuştum. " ne dediğinin farkında değilsin." Dedim. Sesim ağlamaklı çıkıyordu. " benimle dalga geçiyorsun."
" seninle dalga geçmiyorum Louis. Dediklerim olacak artık. Bunca zaman senin dediklerin oldu."
" 10 yaşımdan sonra beni birşeylere zorlamayı bıraktığını sanıyordum."
" çünkü o zamanlar daha aklı başındaydın! Herşeyi mahvediyorsun Louis. Bir işi bile doğru düzgün yapamıyorsun artık." Gözlerim doluyordu. 24 yaşında bu hakaretleri hak etmiyorum ben. Bu sözler kime söylense o bile üzülür. Annem herşeyi mahvetmekten başka bir işe yaramadığımı söylüyor. Bunu 90 yaşındaki bir insan bile duysa üzülür. Hiçbir söz beni annemin bu söylediği söz kadar yaralayamazdı. Hayır koskocaman adam oldum onun karşısında ağlamayacağım. " senin pisliklerini temizlemekten yoruldum ben. Alexandra ile evleneceksin ve ondan ayrılmayı düşünmeyeceksin bile."
" ben hiçbir şeyi mahvetmedim." Dedim ona. Sesim güçsüz çıkıyordu.
" hangisini saymamı istersin? Okula giderken öğretmenin ile yattığın tüm okula duyuldu diye yaşadığımız yerden taşındık senin yüzünden. Aldığın cezaların, yaptığın suçların haddi hesabı yok! O cezaların bedelini hep ben ödedim, senin hiçbir şeyden haberin yoktu Louis. Bilmediğin bir kadından çocuğun oldu ona da birşey demedim ama artık yeter benim dediklerim olacak. "
" hatalarımı bu şekilde yüzüme vurman ne kadar adil anne? Ben hepsinin bedelini ödedim zaten. Sevmediğim biri ile evlenmek istemiyorum. Senin yaşadığın boktan hayatı bende yaşamak istemiyorum!!"
" kapat çeneni Louis! Sana evleneceksin dedim ve konuyu kapattık. Kendine buna alıştırsan iyi olur. Çünkü bu hafta sonu Alexandra'nın ailesi gelecek."
" benim adıma kararlar vermekten vazgeç! O akşam burada olmayacağım ve o düğün olmayacak!" Yemek odasını terk etti. Zaten bana sormadan herşeyi halletmiş. Bana sadece onun dediklerini yapıp robot gibi oynamak kalıyor. " bu olanları biliyordun değil mi?"
" evet biliyordum. Üzgünüm Louis. Sana olanları anlatmaya çalıştım." Başımı salladım ama onu anladığımdan felan değil. Anlatmaya çalışmamalıydı. Gelip olanları hemen anlatmalıydı. Benim ne kadar acı çektiğimi biliyordu.
" Liam, daha bilmediğim birşey var mı?" Başını salladı. O da üzgündü. Ama son pişmanlık fayda etmez. Ayağa kalktım, Taylor'ı ona uzattığımda hemen almıştı. Masadan tabağı alıp duvara fırlattım. " sana pisliklerimi temizlemeni söylemedim!" Bardakları da tek tek fırlattım. Hepsi ufak parçalara ayrılarak etrafa sıçrıyordu. Liam'ın önündeki tabakları alıp sertçe attım. " ben lanet olası bir 24 yaşındayım!!! Yaptığım iyi olan şeyleri gör artık!!!" İçi su dolu sürahiyi alıp pencereye doğru fırlattım. Pencere ile beraber kırılmıştı. " lanet olsun artık beni rahat bırak!" Sandalyelerden birisini alarak kapağı cam olan vitrine geçirdim. İçinde porselen yemek takımı vardı. Açıkçası bu kırılan camlar umrumda değildi. Öfkemi bu şekilde çıkarmasaydım kendime zarar verecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Troublemaker | ✔️
FanficLouis'in sürekli kontrol etmesi gereken başbelası bir oğlu vardı.Hiperaktif bir çocuktu. Ve ikisininde bir anneye ihtiyacı vardı. Ama Louis hayatını bu şekilde mahvedeceğini kesinlikle düşünmüyordu.