Multideki şarkıyı çok seviyorum gençler. Onunla okuyun.
Demi
Yarım saatten kısa bir süredir hastanedeydik. Kürtaj. Tanrım kürtaj! Celine in Niall dan bir bebeği vardı. Bu şaka gibiydi! İkisi çoktan doktorun odasına girmişlerdi. Ve ben bir oraya bir buraya yürüyüp duruyordum. Aynı anda da tırnaklarımı yiyordum. Ah tam işler daha da kötüye gidemez derken Tanrı beni yanıltıyordu.
Sonunda Liam delirmemi engellemeye karar verdi ve önünden geçerken omuzlarımdan tutup beni durduru. Gözlerimin içine baktı. Endişeliydim. Paniklemiştim. Tir tir titriyordum. Açıkçası bu kadarını beklemiyordum. En kötü ihtimal ile bir yıl kadar çıkarlar diyordum. Zaten o zamana da Niall ı unutacağımı düşünüyordum. Ama bebek...agh bu çok ciddi bir şeydi. Açıkça bir aile kurmaktı.
"Durur musun artık?!"dedi Liam şiddetle. Alt dudağımı dişlerimin arasından çektim. "Neden bu kadar endişelisin?"diye sordu ardından. Yutkundum. Kaşlarımı çattım.
"Yalnızca iki gündür beraberler Liam. Celine i hamile olması yalnızca bana mı tuhaf geliyor?!"diye bağırdım ona öfkeyle. Ama sonra sesimi alçalttım. Ah Liam a bağırmayı hiç sevmiyordum. O zaman bana o yavru köpek bakışını atıyordu ve bin pişman oluyordum.
"Özür dilerim"dedim sonunda güzel bakışlarına dayanamayarak. "Önemli değil". Derin bir nefes alıp sesli bir şekilde verdi soluğunu. "Demi sanırım onların dört ay önce de çıkıyor olduklarını unuttun"diye ekledi. Gözlerimi devirdim. Hengamemden bunu tamamen unutmuştum. Salak gibi bir sürü imkansız teori yürütmüştüm.
"O halde bebek ne kadarlık?"diye sordum Liam a. Dudak bükerek konuştu. "En fazla üç aylık"
"Sence ne yapıcaklar?"diye sordum tekrar. Ah bir aile kurmaları benim Oxford a gitmeme sebep olurdu. Dahası zaten ben kalmak istemezdim. Kalamazdım. Buna dayanamazdım ki. Kendimi onu sevmemek için zorladığım her dakika daha çok seviyordum. Daha çok bağlanıyor gibi hissediyordum.
"Bana kalırsa aldıracaklar. Celine in buna hazır olmadığından eminim. Niall ın da."diyerek düşüncelerini dile getirdi Liam. Ah artık elimden bir şey gelmezdi. Aldırsınlar ya da aldırmasınlar Celine in karnında taşıdığı o bebek aralarında ister istemez çok güçlü bir bağın oluşmasına sebep olmuştu. Hala şaka gibi geliyordu. Ben kendi düşüncelerime dalmışken doktor bulundukları odadan çıktı. Ama ikisi hala oradaydı.
"Belki de Celine aldırmak istemez"dedim korkuyla. harry dudaklarını aralamış bir şeyler söyleyecekti ki odadan şiddetli sesler yükseldi. Ne yazık ki ne dediklerini anlayamamıştık. Bir kapıya bir de Liam a baktım. Celine in bağırdığını duyunca da ikimizde odaya koştuk.
Biz Kapıyı açar açmaz Niall sağlam bir tokat ile Celine i sedyeye savurdu. Şokumun etkisi dolasıyla ellerimi ağzıma koyup kapadım. Niall tekrar elini havaya kaldırarak Celine in üzerine yürümeye yeltendi ki Liam bileğinden tutarak onu durdurdu. Ve ben de koruma iç güdülerimi dinleyip Celine in önüne geçtim.
Evet o kıza bayılmıyordum ama o hamileydi. Niall ın ona (daha fazla) zarar vermesine izin vermek barbarlık olurdu. Henüz bunun nasıl bir şey olduğunu anlayabilecek kadar olgun olmasamda büyük bir yük olduğunu farkındaydım. Özellikle de bu kadar genç (19 yaşında. Benden yalnızca bir yaş büyük) biri için.
"Sakin ol dostum"dedi Liam Niall'a birkaç defa. Korkuyla bakıyordum ona. Tanrım onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Çok öfkeliydi ama bir o kadarda çaresiz gibiydi. "Gel hadi. Hava al biraz"diye ekledi Liaö ve Niall'ı dışarı çıkardı. Derin bir nefes verdim. Döndüm ve sedyede yarım yamalak oturan Celine'e baktım. Yanına oturdum.
"İyi misin?"diye sordum yumuşak olmaya özen göstererek. Burnunu çekti. "Evet. Evet iyiyim"diye yanıtladı zar zor. Ve ses tonundan hiç de iyi olmadığını anlamak zor değildi.
Her ne kadar Niall ı az çok tanısamda hamile bir kıza tokat atabileceğini hiç düşünmemiştim açıkçası. Yani o...vurdum duymaz biriydi. Oldukça kabaydı da. Bazen rahatsız edici olabiliyordu. Ve kibirliydi. Çok ama çok kibirli. Yinede saygısız değildi. Cani biri hiç değildi. Celine in onu bayağı kızdırmış olması gerekiyordu.
"Sana neden vurdu?"diye sordum yeniden. Başta 'onu ne diyip kızdırdın' falan demeyi düşünmüştüm ama bu saldırıya geçmek gibi olurdu. "B-ben...ş-şey"diye kekeledi ama sonrasında toparlamayı başardı. "Agh tamamen benim suçumdu. Onu kızdırdım. Benimle hiç ilgilenmediğini söyledim. Küfür falan ettim."
Bu iş bitince Niall ı azarlayıp azarlamamak konusunda kararsızdım.
"Nasıl bir karar vardınız?"
"Aldıracağız. İkimizde buna hazır değiliz Demi." Vay canına adımı bildiğini bilmiyordum doğrusu.
Ben Celine'i teselli etmek için bir şeyler söyleyecek iken kapı açıldı. İçeri doktor ve ardından Liam ile Nialler girdi. Ayağa kalktım.
"Pekala"dedi doktor. "Bu güne sıkıştırabiliriz. Doktorumuz kısa süre sonra boş olucak. O zaman ameliyata alabiliriz"diye ekledi. Lee ye baktım. Demek aldırmakta kararlılardı. İyi de neden bu kadar aceleye getiriyorlardı ki. "Sizi odanıza götürelim bayan"dedi ve odadan çıkıp Liam ile beni yalnız bıraktılar.
"Celine suçun kendisinde olduğunu söyledi"dedim yürüyüp önünde durarak. Kollarımı göğsümde birleştirmiştim. "Ona küfür etmiş". Liam çenesini tuttu.
"Evet Niall da aynı şeyi söyledi. Ama bana kalırsa ikiside yalan söylüyor."
"Neden?"diye sordum büyük bir merakla. Sedyeye oturdum. Ve Liam da yanıma oturdu. "Eğer Celine Niall a küfür ettiyse geçerli bir sebebi vardır. Durduk yere küfür etmiş olamaz. Mutlaka Niall da saçma bir şey yapmıştır. Peki madem öyle neden Celine kendini savunmayıp suçu sadece kendi üzerine alıyor?"
Tanrım bu cidden çok mantıklıydı. Çatık kaşlarım ile gözlerine baktım. Bu arada Liam ın da gözlerinin yalnızca kahve olmasına ramen büyüleyici derecede güzel olduğunu henüz fark edebilmiştim.
"Haklısın"diyebildim yalnızca. Sesim öylesine kısık çıkmıştı ki duyduğundan emin değildim. Yavaş yavaş bana yaklaşıyor olduğunu fark ettim. Belki de Liam benim Niall dan kurtulmama yardım edebilirdi. Bu düşünceye ayak uydurarak geri çekilmeye falan yeltenmedim. Yalnızca olduğum yerde bekledim.
dudakları dudaklarımı örtmek üzereydi.Neyseki kapının açılması ve içeriye birinin dalması ile ikimizde geri çekildik. İçeri giren kişiye minnettardım. Yani Liam a engel olmamıştım ama onu öpmeyi istemiyordum da.
Tam derin bir oh çekicekken içeriye giren kişinin Niall olduğunu görmemle açıklayamadığım duygulara kapıldım...
TAMAM BANA KIZMAYIN. BİLİYORUM SÜREKLİ Liam I İŞİN İÇİNE KATIYORUM. YA DA Harold I. AMA BEN O PONÇİĞİM OLMADAN YAPAMAM Kİ. Yinede sizin için aksini yapmaya çalışacağım. İnş becerebilirim *-* becericem. Endişelenmeyin
YORUM YAZIN MİLLET
Xxx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HOME •» zaylena+diall -tamamlandı
Fanfic"Çok güzelsin Lovato"dedi büyüleyici sesiyle. Eşsiz gözlerine baktım. Kızardığımdan emindim. Güldüm. "Hah bu senden duyduğum ilk pozitif şeydi"dedim hafif kıkırtımla. Gülümsedi. Elini yanağıma yerleştirdiğinde teninin temas ettiği her nokta kavruldu...