Evet multideki şarkı ile okuyoruz gençler. Bu arada aşağıdaki resim yine bnm photoshop um xb
SelenaBurnumu dolduran olağan üstü kokunun eşliğinde açtım gözlerimi. Zayn den geldiği kesindi. Bir diğer kesin olan şey de rüyada olduğumdu. Dün Hemen yanımda yatan Zayn şu anda bana sarılıyordu. Hemde sıkıca. Kokusunu rahatça almama olanak sağlayan şeyde buydu zaten.
Ah çiçek bahçeleri ve çamlar gibi kokuyordu. Normalde, herhangi birinde belki de dikkatimi çekmeyecek bu koku şimdi bana aldığım en güzel kolu gibi geliyordu. Büyüleyici. Kendime rüyada olmadığımı kantlamak için kolumu sıktım ve elimi kaldırıp parmaklarıma baktım.
Evet evet rüyalarınızda parmaklarınızın sayısının fazla olduğunu biliyor muydunuz?
Ben demiyorum. Bilim diyor. Ve Stiles Stilinski. Parmaklarım hala doğru sayıda olduğuna göre rüyada değildim. Ve bu da Zayn Malik gerçekten bana sarılıyor demek oluyordu.Hiçbir şey yapamadım. Yalnızca alt dudağımı dişlerimin arasına alıp ısırdım ve ona biraz daha sokuldum. Bu anı bozmak istemiyordum. Her ne kadar şimdilik ona aşık olup olmadığımdan emin olamasam da Zayn in baştan çıkarıcı olduğu gerçeği su götürmezdi.
Başımı yavaşça kaldırıp suratına baktım. Hatlarını inceledim. O kusursuzluğun en iyi tanımıydı. Hafifçe çıkmış sakallarını okşamayı ölesiye istedim o an. Elimi yanağına koymayı ve baş parmağımı dudaklarında gezdirmeyi.
Niye bilmiyordum. Dediğim gibi hislerimden emin değildim. Ben dengesiz biriydim. Kendimi çözemiyorum. Ve onu. O, anlaşılması neredeyse benimki kadar zor biriydi. Karmaşıktı. Gizemli. Ama aynı zamanda çok tatlı.
Her şekilde istediğim şeyi yapamamıştım. Onun yerine Zayn den ayrıldım. Doğruldum ve yataktan kalktım. Odadan çıkıp yavaş adımlarla aşşağı indim. Daha fazla yanında bulunmam hislerime ve isteklerime karşı koyamama yol açabilirdi ve bu yanlış olurdu.
Nede olsa henüz tanışıyorduk. Ve o karşı konulamayacak kadar çekiciydi. Ama brn hislerine engel olamayan, sahip çıkamayan bir ergen değildim. Mutfağa girdim. Zayn büyük bir kibarlık yapıp gece tek başıma eve gitmeme izin vermemiş ve onunla kalmamı sağlamıştı. Bu yüzden teşekkür etmeliydim.
Ama basit bir teşekkürün yeterli olmayacağını düşünüp ona güzel bir kahvaltı hazırlamaya karar verdim. Şu hizmetçisi etrafta yoktu. Olsa da bana yardım etmesine izin vermezdim zaten. Kahvaltıyı tamamen kendim hazırlamalıydım.
Buz dolabını açtım ve kahvaltılıkları çıkardım. Hepsini düzgün bir şekilde masaya yerleştirdim. Ardından buz dolabından yumurtaları ve pastırmayı aldım. Terayağı ile tavayı yağladıktan sonra yumurtaları kırdım. Karıştırıp parçalara bölerek pastırmaları da serpiştirdim.
Ve her yerin eşit şekilde pişmesi için tavayı hafifçe sallamaya başladım. Sonunda piştiğinde de tabaklarımıza koydum. Ve derin bir soluk verip Demi yi aramaya karar verdim. Ama cebimde olmadığını fark edip tekrar üst kata adımladım. Elbette. Yatakta bırakmıştım. Yanıma almamıştım ki.
Zayn in odasına girdim. Hala melek gibi uyuyordu. Tanrım o tapılasıydı. İç çektim. Uyandığında ne yapacağımı bilmiyordum. Büyük bir ihtimalle elim ayağıma dolaşacaktı. Yatağın diğer tarafına yürüyecektim ki yerdeki terliğe ayağım takıldı ve büyük bir beceri ile Zayn in üzerine kapaklandım.
Karnına yıkılmam ile o da panik içinde doğruldu ve "ah!"dedi ağrının üzerine. "Tanrım çok üzgünüm"dedim kalkmaya çalışırken. Aferin Sel. İşleri daha ne kadar batırabilirsin acaba? "Hayır hayır önemli değil"dedi Zayn hızlıca. Ve ben hala kalkamıyordum. Elim Zayn in altına sıkışmıştı ve o da benden dolayı kalkamıyordu yani kilitlenmiş gibiydik.
"Şey elim altında kaldı"
"Evet fark ettim"
Ve sonunda elimi çekmeyi başardım. Ayağa kalktım. Dağılmış olan saçlarımı düzeltip hatta birkaç teli de ağzımdan çıkardıktan sonra "affedersin"dedim tekrar. Zayn ise halimize gülmüştü.
"Hayır sorun değil"dedi kıkırtıların ardından. Ah bütün gün gülüşünü dinleyebilirdim. En sevdiğim şarkıdan bile daha güzeldi yaydığı ses. Hayranlıkla yataktan kalkan Zayn e bakarken bayılıcak gibi hissetmiştim kendimi. Gözlerimi kamaştırıyordu. Kendimi ele vermemek için silkelendim.
"Şey kahvaltı hazırladım"dediğimde Zayn yatağını düzeltmeyi bırakıp bana baktı. Kaşları çatık bir şekilde ve bu kesinlikle beklediğim tepkiler arasında değildi. "Bu Margaret ın işi bili-ah lanet olsun."dedi birden başladığı cümleyi kesip başka bir cümleye geçiş yaparak. Elleri ile yüzünü kapadı.
"Margaret bu gün izinliydi. Tamamen untmuşum Sel üzgünüm. Kahvaltıyı ben hazırlamalıydım"
"Saçmalama Zayn. Borcumu ödemiş oldum"dedim gülümseyerek. Dudaklarını birbirine bastırıp suskun kalmayı tercih etti. "İnelim mi?"diye sordum sessizliğin üzerine. Kapıyı açtı.
"Bayanlar önden"
Ve yatağın üzerindeki telefonumu alıp odadan çıktım.
***
"Buraya otomat almayı düşünüyorum ne dersin?"diye sordu Zayn. Sprey boyalardan birini seçmeye çalışırken aynı anda her nasıl başardıysam omuz silktim. "Evet güzel olabilir"diye yanıtladım.
Ah beni fazla hevesli görmediğini umuyordum. Yanında heyecandan çok konuşuyor olmam bir yana ilginç hareketler de yapıyordum. Ve açıkçası eğer buraya abur cubur otomatı alırsa beni bu odadan asla çıkaramayabilirdi.
"Eee Malik"dedim mavi sprey boyayı elime alırken. Aslında kahvaltıdan sonra gitmek istemiştim. Planım da oydu. Ama Zayn biraz daha kalmam konusunda ısrar etmişti. Annemin eve döndüğümde bana bayağı kızacağını biliyordum ama Harry ve Bay Horan onu ikna ederdi. Dahası onunla geçireceğim hiçbir saniyeyi heba edemezdim. Bana baktığında cesaretimi toplayıp aklımdaki soruyu sordum ona.
"Margaret. Onunla hiç aranızda bir şey oldu mu?". Tabi sormak o kadar kolay olmamıştı. Kendimi utangaç hissetmeme sebep oluyordu bu yüzden gözlerimi ondan kaçırıp boyamaya devam ettiğim duvara yönelttim.
"Bunu cidden soruyor musun?"diye sordu anlam veremez bir ifade ile. Dudak büktüm. Bu sırada Zayn kurumuş duvara yan olarak yaslanmış bana bakıyordu. Ve ya inceliyordu. Bilemiyorum her ne haltsa işte.
"Hadi ama Zayn. Ona karşı koymuş olman imkansız. O fazla seksi"dedim dürüstçe düşüncelerimi dile getirerek. Ama hala ona bakmaktan kaçınıyordum. Eğer Zayn soruma 'evet'diye cevap verirse durduğum yerde ölüp gideceğime bahse girerdim. Ama o beklemediğim bir şey yaptı. Elinin hafifçe yanağıma sürttüğünü hissettim kısa süreliğine. Ve kulağımın arkasına koymuş olduğum saç buklemi çıkarıp parmağına doladı. Ardından da o güzelim dudakları bana yaklaşırken mırıldandı.
"Sen daha seksisin Gomez"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HOME •» zaylena+diall -tamamlandı
Hayran Kurgu"Çok güzelsin Lovato"dedi büyüleyici sesiyle. Eşsiz gözlerine baktım. Kızardığımdan emindim. Güldüm. "Hah bu senden duyduğum ilk pozitif şeydi"dedim hafif kıkırtımla. Gülümsedi. Elini yanağıma yerleştirdiğinde teninin temas ettiği her nokta kavruldu...