Herkes cennete gitmek ister ama hiç kimse ölmek istemez.
Melahat evinin mutfağında oturmuş elinde sigarasıyla bugün yaşadıklarını düşünüyordu, çayından da bir yudum aldı. Orasıda birden kapısı çalınca irkildi. Yavaş adımlarla kapıya geldi ve deliğinden baktı, karşında hoş giyimli genç bir bayan olduğunu görünce kapıyı açtı " Buyrun hanımefendi "
O sırada kapının yanında duran Rasimin adamları Melahatı aldı birisi de ağzını kapatarak arabaya bindirdi. O kadın da yanına oturmuştu. Melahat " kimsiniz siz, ya dağ başımı burası bırakın beni "
O kızın ismi Ceydaydı., birden Melahata tokatı bastı. " Kes kesini, ben istediğimi alırım aldırırım, ister şehir içi olsun ister dağ başı"
" seni aşağılık pislik "
Ceyda gülmeye başlamıştı " nerden bildin tatlım ben pisliğim, temizlesene beni küçük hanım "
" Ne istiyorsun benden "
" Biraz sonra ne istediğimi göreceksin "
Ceyda yaşı küçük olmasına rağmen acımasız biriydi. Rasim onu özel olarak yetiştirmişti. Dövüşmekten tutun, bilim, sanat her konuya hakimdi. Rasim 5 yaşında onu evlat edinmişti özel eğitim verip kirli işlerini yaptırıyordu.
Melahat " Sen küçük bir kızsın bak kızım yapma böyle şeyler bu sen değilsin, eminim ailen seni çok merak ediyordur.
Ceyda sert bir tokat daha attı, " sana lanet olası çeneni kapatmanı söylemiştim"
Melahat ağlıyordu kendinden geçmişti bugün olanlar ve şimdi olanlar gerçekten kafası karışmıştı, anlam veremiyordu bu olanlara.
Cody, " neden sürekli telefonuna bakıyorsun? "
" Can sıkıntısı işte bilirsin "
Cody " Gülşen hâlâ benden sakladığın şeyler var, "
" saçmalama Cody sen benim herşeyimsin nasıl saklarım, olur mu öyle şey "
" Bak Gülşen niçin benden gizliyorsun güvenmiyor musun? "
" Aşkım saklamıyorum birşey gerçekten "
" Ben bi kahve yapacağım, düşün anlat herşeyi bana, karşılıklı kahvelerimizi yudumlarken sohbet ederiz"
Melisa " Asya tatlım aslında endişe etmemize gerek yok, bak seninki psikolojik bir durum gerçekten " aslında kendini kandırıyordu.
" Melisa az önce sana ne söyledim burda garip şeyler olmasa tecavüze uğradığını nerden bilebilirdim ki"
" Aslında evet ama bu yeterli birşey değil, bak aklımda ne var biliyor musun? "
" ne var? "
" en iyisi yatıp uyumak sabah da doktorumuza gideceğiz hiçbirşeyin kalmayacak kardeşim benim "
" korkuyorum Melisa, çirkin şeyler görüyorum gözlüğümü bu yüzden çıkardım en azından seni bile bulanık görüyorum, gözlüğümü taksam gerçekten korkutucu görünüyorsun"
" hayatım seni anlıyorum ben bak ben sana bir rezene çayı yapayım uyumaya yardımcı olur"
Melisa hızla mutfağa gitti, çantasından uyku ilacı çıkardı, ilaçlara baktı "şu anda uyumak için başka çaremiz yok, umarım bana kızamazsın niyetim kötü değil kardeşim" dedi ısıtıcıda kaynayan suyu fincanlara koydu birer karış rezene ve üstüne bu hapları koyup karıştırdı. Tepsiye koyarken irkildi, çünkü Asya git artık git diye çığlık atıyordu.
Melisa içeri girip " Al hayatım işte çaylar hazır, Asya elleri titreye titreye fincanı tuttu ağzına yavaş yavaş götürdü, bir yudum aldı.
" Teşşekkür ederim Melisa "
" Ne demek canım benim, inşallah yarın iyi olacaksın ben buna inanıyorum "
İkiside çayları yarıya kadar içmişti, koltuğa başlarını yasladılar ve göz kapaklarına güçlü bir ağırlık çökmeye başlamıştı, sanırım birkaç dakika sonra uyuya kalmışlardı. En azından uyumanın bir yolunu bulmuştu Melisa.
Eymen, " Bu ev artık senin, beni bu evden sokağa atsan hiçbir hak talep edemem "
Görgüsüz Serpil " Teşekkür ederim bana bu güzel hediyeyi verdiğin için artık bir evim var bu gece evin tapusuyla yatacağım "
" Beni tapuyla mı aldatacaksın yani "
Dedi gülerek." ya hayır aşkım sadece çok mutluyum, yoksa benim için hiçkimse senden kıymetli değil, bu arada ailenin yayına yemeğe gidemememiz çok kötü "
" ne yapacaksın kardeşim çoktan Maldivlere rezervasyon yaptırmış, onlarda gitmek zorundalar ama mahçup oldular gelince mutlaka seninle tanışacaklar "
" Bu arada bana bu evi verdiğinden haberleri varmı? "
" Hayır tabiki, söylemeyi düşünmüyorum, büyük ihtimalle annem kızar "
" Haklısın aşkım, iyi ki varsın gerçekten, "
" Bu arada gerçekten Asyayı falan hiç merak etmiyor musun? Sonuçta yıllarınız geçmiş "
" Bilmiyorum ya gideriz bir ara yanına, " Serpil Eymenin vücudunu elleyerek, fısıltıyla " Sen bana araba kullanmayı öğretecektin, "
" Sabah başlıyoruz derslere merak etme, sonrada sana istediğin bir arabayı alırız "
" ne gerek var aşkım arabaya "
" olur mu öyle şey ben seni arabasız dolıştırmam, istediğin bir marka varmı "
" Bilmiyorum ama Audi olabilir "
" Demek Audi güzel bebeğim istediğin araba olsun, doğan güneşim, aşkı- ı derunum "
Serpil işini biliyordu gerçekten başına talih kuşu konmuştu ama gerçektende Eymeni seviyor muydu? Belki kalbi hâlâ Codye aittir
![](https://img.wattpad.com/cover/75882359-288-k348570.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANA SOYUNDUM #Wattys2017
Teen FictionArkadaşlar öncelikle bu kitap gerçekten yaşanmışlıklardan alıntıdır, küçük bir kısmı kurgu onun dışında çoğunlukla gerçektir. Konusunu söylemek istemiyorum içinde aşktan, ayrılıktan, cinsellikten, çarpık ilişkilerden, romantizmden, yapılan büyülere...