Medya: Uzay
Arkadaşlar yeni bir bölüm ile karşınızdayım. Gizli aşka son bir bölüm arkadaşlar. Belki yarın 10. bölümü bitirebilirsem gizli aşka yeni bir bölüm atabilirim. Umarım bu bölümü de beğenmişsinizdir.
❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤
Ertesi sabah nedense kendimi çok yorgun hissediyordum ama alarmın sesiyle kendimi kalmaya zorladım. Saate baktığımda 09.30 olduğunu gördüm. Bugün çok yoğun bir plan hazırlamıştım kendime. İlk olarak haliyle kahvaltı yapmalıydım. Yoksa bütün gün dinç duramazdım. Hemen yatağımdan kalkıp banyoya gittim ve kendimi ılık suya teslim ettim. Duştan çıktıktan sonra bornozumla odama geri döndüm ve çamaşırlarımı giyip dolaptan geçen yıl annemle alışverişe çıktığımızda aldığım çiçekli elbisemi, altın sarısı ve parmak arası olan hiç giymediğim sandaletlerimi çıkardım. Dolabın diğer bir bölmesini açarak içinden elbisemin üzerindeki renklerden biriyle aynı olan sarı hırkamı çıkardım. Elbisemi hızla üzerime geçirdikten sonra makyaj aynasının karşısına geçtim. Eyelinerimi ve rimelimi sürdükten sonra bebek pembesi olan rujumu sürdüm. Evet her zaman ki gibi hazırdım. Sandaletlerimi giydikten sonra hırkamı ve yine aynı şekilde elbisemin üzerindeki renkle aynı olan bebek pembesi çantamı alıp odamdan çıktım. Aşağıya indiğimde annem yoktu. Sanırım moda evindeydi. Bugün biraz geçe kadar çalışacaktı. Zaten haftaya işten ayrılmaya karar verdi. Ayrılana kadar çok fazla çalışacaktı. Başakla anlaşıp bugün dışarıda kahvaltı yapmaya karar vermiştik. O yüzden kahvaltı hazırlama derdim yoktu. Başağı arayıp hazır olduğumu söylemek için telefonumu elime aldım. Başağa tıklayıp telefonun açılmasını bekledim. Ancak 5. çalışta açıldı.
"Uyuyor muydun?"
"Yok ya ne uyuması telefon yukarıda kalmış ancak yetiştim. Hazırım ben." dedi en tatlı sabah şekeri kıvamında olan sesiyle
"Ben de hazırım istersen çıkabiliriz."
"Tamam bahçeye gel çıkıyorum ben de." dedi bu sefer enerjik olan bir sesle. Hemen bahçeye çıktım ve Başağı beklemeye başladım. Bu sırada kapıdan Bulut çıktı. Ters ters bakarak bahçeden çıktı. Onun ardından Başak da çıktı. Birbirimizi görünce hemen sarıldık. Başak çok heyecanlı duruyordu. Üzerindeki çiçekli etek ve mavi bluz da onu çok tatlı gösteriyordu. Ayağına da beyaz spor ayakkabı giymişti.
"Off kızım ya bakalım neler bulacağız çok heyecanlı."
"Bakalım ama önce ne olur kahvaltı yapalım yoksa öleceğim açlıktan."
"Evet abimin beni götürdüğü çok güzel bir yer var. Kahvaltıları çok güzel oluyor. Sahibi de çok tonton bir amca zaten. Seveceğini düşünüyorum."
"Neresi olursa olsun gidebiliriz." dedim ve birlikte bahçeden çıktık. Tam ilerliyorduk ki bir araba yanımıza yanaştı ve camları açılınca içeriden
"Atlayın Orhan amcanın yerine ben bırakırım sizi." diyen Bulut çıktı.
"Yok abiş biz yürüyeceğiz."
"Kendiniz bilirsiniz he bu arada Başak bu gece için plan yapma işimiz var."
"He abi he. Tamam hadi git sen." deyince Bulut sinirli bir bakışla yanımızdan hızla gitti. Biz de seri adımlarla Başağın bizi götüreceği yere doğru yürümeye devam ettik. Aradan çok geçmeden ahşap masalar ve ahşap sandalyelerle dolu güzel atmosferi olan bir yere geldik. İçeriye geçip yanında yapay şelale akan bir masaya oturduk. Bizi çok şeker Başağın dediği kadar tonton bir amca karşıladı.
"Hoş geldiniz hanımefendiler. Başak bu hanım kızım kim?"
"O benim yeni arkadaşım Orhan amca bizim evin yanındaki eve taşındılar. Seninle tanıştırmaya getirdim."
