Belki de hak ettiğimiz hayatı yaşıyoruzdur.........
Selinin bedenini kucaklamıştım. Ve karanlık bir yolda durmadan yürüyordum. Önümü de göremiyordum ve nereye gideceğimi de göremiyordum. Sadece yürüyordum. Selin nefes almıyordu. Teni yavaştan morarmaya başlamıştı. Evet şuan kucağımda ölü bir beden taşıyordum. Ama vazgeçmeyecektim. Onu kurtaracaktım. Belki zor olacaktı ama geri dönmeyi başaracaktım. Sonunda bir ışık gördüğümde oraya doğru hızla yürüdüm. Selini yere yatırarak yanına yattım. Elini tutarak gökyüzündeki yıldızları izlemeye başladım.
Bazen, bazen diyordum ki keşke şuanda annemin yanında olabilseydim. Yada evimizde bile olmak isterdim. Yıllar önce annemle şirin bir kasabada küçük ama güzel bir evimiz vardı. Orada bir sürü arkadaşım vardı. Ama annem sonra çok hastalandı. Ve öldü. Sonradan öğrendim ki hastalanmamıştı. Onu yaralamışlardı ve annem dayanamamıştı. Evet annem de bir vampirmiş. Ama şuan değil. Çünkü o bir ölü. Aynı şuanda selinin olduğu gibi....
Gökyüzündeki ayın parladığını gördüm. Dayanılmaz bir ışık saçıyordu. Sonunda dayanamayacak duruma geldiğimde gözlerimi sımsıkı kapatarak rahatladım. Ama göz kapaklarımın altından bile çok güçlü bir ışık olduğu belli oluyordu. Selinin elini sımsıkı tuttum....
Işık kaybolduğu zaman gözlerimi yavaşca açtım. Kafamı biraz kaldırarak nerede olduğumu çözmeye çalıştım. Ama bu nasıl olurdu ki? Şuan annemle benim yıllar önce oturduğumuz evin bahçesindeydim. Yanıma baktığımda selinin de yanımda olduğunu gördüm. Selini hemen kucaklayarak evin kapısına doğru yaklaştım. Içeri girmek için nedensizce içimde bir his vardı. Kapıyı biraz iterek açılmasını sağladım. Selini en yakındaki koltuğa yatırarak evi dolaşmaya başladım. Her yerde annemle bizim fotoğraflarımız vardı. Biraz daha dolaştıktan sonra selinin yanına gittim. Teni birazcık daha morarmıştı ve bedeni artık kokmaya başlıyordu.
Buraya yani bu eve ordan nasıl geldiğimizi düşündüm. En sonra aya bakıyordum ve bir şeyler düşünüyordum. Ve sonra burdaydım. Bir saniye! Bana ışınlanma gücü mü gelmişti yoksa!
Koşarak dışarı çıktım ama ay çoktan gitmiş yerini ışıl ışıl parlayan güneş almıştı. Ama yapacaktım. Akşam deneyecek ve geri dönecektim.... selinimi kurtaracaktım.
*Selinin ağzından*
Gözlerim açık durmaktan yanıyordu ve artık gözlerimde akıtacak göz yaşı kalmamıştı. Karnımdaki cisim belki de benim sonum olacaktı. Ve zaten öylede tahmin ediyordum.
Ali ise karşımda beni kurtarmaya çalışıyordu. Ani bir baş ağrısı veya başka bir şey ile gözlerini sımsıkı yumdu. Bayılmıştı. Tek başıma burda ölümü bekleyecektim.
Kaç saattir burda oturmuş can çekişiyordum ve yardım edecek biri bile yoktu. Artık yaşayamayacağımı anladığımda ali ye son bir bakış attım.
"Onu çok seviyordum. Belki geç kavuşmuştuk ama ben erkenden ona veda ediyordum. Belki de veda etmek zorundaydım. Belki de bu bizim kaderimizdi. Belki de insan hak ettiği hayatı yaşardı. Peki ya insan hak ettiği hayatı yaşarsa biz doğmadan önce ne yapmıştık."
Gözlerimi sımsıkı kapattım ve bir karanlığa doğru çekildim. Nefes almam durdu. Ve damarlarımda akan kanlar akmayı bıraktı. Kısacası ben öldüm. Ölü bir bedene dönüştüm.....
*Alinin ağzından*
Ne kadar zamandır bu günü bekliyordum. Bir kaç gündür hiç gece olmuyordu. Hep gündüzdü. Ama bu gece hava kararmaya başlamıştı. Ama gökyüzünü bulutlar kaplıyordu. Ki gökyüzünde ne ay görünüyordu. Ne de yıldızlar..
![](https://img.wattpad.com/cover/66964394-288-k856958.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANIN İZLERİ (Tamamlandı)
VampireAile en büyük güçtür. Her zaman yanında olan en büyük güç. Onlar kan bağı olmadan birbirine tutunanlar. Korumak istedikleri küçük bir melez. Ve onu korumak uğruna feda edecek her şeyleri. Selin Ali kızlarını korumak için sonuna kadar savaşacak ve...