♡Puddin'!♡

1.1K 95 72
                                    

Bu bendim.
Gözyaşlarının arkasına saklanan,gerçeklerden kaçan,herkes tarafından dışlanan bu ezik kız, bendim.
Aynı zamanda güzel hayallere kapılıp giden ve her şeyin filmlerdeki gibi olduğunu sanan zavallı kız da bendim.
Gerçekten,ne işe yarıyordum? Üniversite bittikten sonra sahnelere çıkıp diğerlerinin de beni ezik olarak adlandırmasına izin mi verecektim?

"Hayır vermeyeceksin!" diye istemsizce bağırdıktan sonra kendime tokat attım.
Ah! Bu acıttı!

"Stella iyi misin?" dedi Lessie,kabinlerden birinin içinden seslenerek.

"Evet iyiyim." dedikten sonra iç çektim ve aynada kendime bakmaya son verdim. Kişilik problemlerim vardı sanırım,bunu inkar etmiyordum.

"Peki neyi vermeyeceksin?"

Arkamdaki kabinin kapısı açıldığı anda sifon sesi geldi ve Lessie fermuarını kapatarak dışarı çıktı. Ellerini yıkamak için lavaboya ilerlerken kollarımı göğsümün altına birleştirdim.

"Bana ezik demelerine izin vermeyeceğim." diyerek onu cevaplamamın ardından yüzümün önüne düşen saçı üfleyerek geriye attım.

"Hangi yarım akıllı dedi onu?"

Tek kaşını kaldırıp aynadan bana baktığında gözlerimi kaçırdım. Sanırım ona anlatmalıydım.

"Debby söyledi. Niall uyuduğumu düşünüp kafamı acıtmaması için tokaları çıkarırken telefonla konuşuyordu ve onu duydum.Niall'ı tehdit et-"

"Bekle, Niall sana o kadar yakın duruyordu yani?"

Sözümü kesip anlattığım olayın en saçma detayını ele almasına ek olarak bana yönelttiği kızgın bakışları görmezden gelmek istedim. Yalandan bir ilişkinin içindeyken kıskanması garibime gitmişti.

"Lessie,odaklan! Debby Niall'ı bir daha bana yardım ederse seçim yapmak zorunda olması ile tehdit etti ve Niall da odadan çıkarken üzgün olduğunu,böyle olmaması gerektiğini söyledi." diyerek durumu açıkladım.

Lessie söylediklerimi sindiriyordu. Ya da ne diyeceğini düşünüyordu,emin değildim.

"Debbie tam bir gerizekalı, Niall da onun gibi birini şımartacak kadar akılsız. Anlamıyorum, Debby neden seni kıskanıyor ki? Senin erkeklerden etkilenmediğini düşünüyor sonuçta."

Kafamı hafifçe sola eğdim ve ayağımla ritim tutmaya başladım. Haklıydı ama Debby'nin dediklerini de duymuştum, yani beni kıskandığı açıkca ortadaydı.

"Ya yalanına inanmıyor ya da Niall'a o kadar az güveniyor ki sana bile tahammül edemiyor." dedi Lessie tekrardan. Kulağa mantıklı geliyordu.

"Of, o zaman partide çift kostümü giydiğimizde ikna olur umarım." diyerek sitem edip kapıya doğru yürüdüm. Dünden bu yana aynı konuyu kafamın içinde tartmaktan gerçekten sıkılmıştım.

Sonunda yemekhaneye gitmek amaçlı geldiğimiz yolu geri dönerken iç çektim. Açıkcası burası üniversiteden çok lise gibiydi. Derslerimiz oldukça sık olduğu için öğle yemeği zamanlarında yemekhaneye gidip liseli öğrenciler gibi tepsilerimize yemek dolduruyorduk ve masalara oturup sohbet ediyorduk. Hâlâ genç hissetmek daha güzeldi doğruyu söylemek gerekirse.

Lessie ile sohbet ederek yemekhaneye vardığımızda gözüm hemen Niall ve Debby'ye takılmıştı. Debby yanında erkek arkadaşı olduğu için oldukça mutlu gözüküyordu ama Niall dikkatsiz gibiydi. Yorgun ve dikkatsiz.

Bu lanet kız şımarıklıklarıyla onu gerçekten yoruyordu ve ben o kızın kafasını traktör ile ezmek istiyordum.

"Oh,bakın kimler gelmiş! Papatya kafa!"

MoonlightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin