Moonlight

♡We're Fine♡

Evin sıcak havası tenimi okşadığında kanıma karışmış olan bir miktar alkolün verdiği etki ile gülümsüyordum. Lessie ise kolunu belime dolamış beni salona taşırken, Niall dış kapıyı kapatmış bizi takip ediyordu. Aslında yürüyemeyecek kadar sarhoş değildim ama o lanet adamın nasıl hissettirdiğini anlamasını istiyordum,sevdiği insanı başkasıyla görmesinin nasıl canını acıttığını.

Biliyorum,onun karşısına geçip 'nasıl Debby ile yakınlaşırsın?' diyemezdim ama empati yapmasını kolaylıkla sağlayabilirdim. Elimde olan bu hakkı da sonuna kadar kullanacaktım.

"Bu kıyafetlerle dışarı çıktığına inanamıyorum. Üşümedin mi?"

Ben Niall'ın sorusu karşısında kıkırdarken Lessie çatılı kaşları ile beni süzüyordu. Bu kadar dağılmamış olmam gerektiğinin farkındaydı aslında ama hislerimi yaşayamadığı için asla emin olamazdı. Ki zaten dağılmamıştım,sadece rol yapıyordum.

"Üzerinde uzun bir kabanı vardı fakat Stella'yı arabadan zar zor çıkarınca onu almayı akıl edemedim." diye konuştu sevgilim,gizli sevgilime bakarken. Vay canına,gerçekten cehenneme gideceğim.

"Lessie,giydiği şortu saymasak iç çamaşırlarıyla dolanıyormuş gibi görünüyor. Kabanın bir önemi yok."

Niall beni mi kıskanıyordu? Tamam,kıyafetlerime karışıyor olması kesinlikle feminist yanımı öfkelendiriyordu ama bu söylediği şey daha çok üşümemle ilgili gibi gözüküyordu o yüzden laf edememiştim. Yani Lessie burada olduğu için öyle davranıyordu,yoksa kıskandığı için kızdığını çok iyi biliyordum. Ah,zavallı balkabağım...

Debby'nin boynuna değen o dudaklarını kesmek için sabırsızlanıyorum.

♡Lessie'nin Anlatımı♡

Niall'ın söylediği şeylere karşı öfkeyle kaşlarımı çattım ve ona doğru bir adım daha attım. Stella yerinde sallanarak bir şarkı mırıldandığı için o güzel sesi dinlemek istesem de Niall'a söylemem gereken bazı şeyler vardı.

"Emin ol onu senden daha çok düşünüyorum Horan. Aramalarıma cevap vermediği için dört saat boyunca nerede olduğunu bulmaya çalıştım ve bulur bulmaz eve getirdim. Birlikte çıksaydık elbette bu havada o giysiler ile çıkmasına izin vermezdim."

Kolumdan tutup beni kendine çeken Stella sayesinde tekrar geriye doğru adımladığımda kısık gözlerimin eski halini almasına izin verdim. Yeterince açık konuştuğumu düşünüyordum, Stella benim sevgilimdi ve Niall ondan uzak durmalıydı.

"Lessie uyumak istiyorum,birlikte uyuyabilir miyiz?"

Oldukça cilveli konuşan Stella'ya karşılık şaşkın bakışlarımı yönelttiğimde Niall'ın da en az benim kadar şaşırmış olduğunu gördüm. Sabah planladığım fikir işe yaramış mıydı cidden? Stella çocukluk aşkından vazgeçmiş miydi?

"Hey,kime diyorum? Lessie?"

Stella'nın tekrar kolumu çekiştirmesiyle birlikte şaşkın ifademi bozmadan onu süzmeye devam ettim. Nihayet ilişkimizi kabulleniyor oluşu her ne kadar mutluluktan ağlamak istememe sebep olsa da yarınki sınav için çalışmam gerekiyordu ve üzülerek teklifini reddetmeliydim.

"Üzgünüm bebeğim ama sınava çalışmam gerekiyor... Yine de yarın kalmak için benim evime gelebilirsin. Olur mu?"

"Yarın proje ödevi için çalışacağız,Thompson. Başka bir zamana artık."

Lafımı bitirir bitirmez araya giren Niall sinirlerimi bozmayı başarsa dahi kendimi sakin kalmaya zorladım. Önemli olan Stella'nın ondan vazgeçmesiydi,diğerlerinin fikirleri umrumda bile değildi. Gerçi Stella'nın ondan vazgeçtiğine tam anlamıyla emin değildim ve bu kafamı kurcalayıp duruyordu ama ben emin olana kadar ufak,zararsız planlarıma da devam edeceğimden şüphem yoktu.