Odanın içinde esen rüzgarlar bana çirkinliğin gölgesinin üzerimizde dolaştığını hissettirdi. Kudret Demir'in parlayan ayakkabılarının sivri ucu doğruca beni işaret ediyordu. Ellerinin rutin hareketleri, Aslı Demir'in yere vurduğu topuk sesiyle örtüşüyordu. Sessizliği kimin bozması gerektiğini bilmiyordum, tek bildiğim şey bu samimiyetin sebebi beni mutlu etmeyecekti...
Kudret Demir toplantı masasına kendini dayadı ve çenesindeki ufak tefek beyaz sakalları kaşıyarak "Biz seni tanıyoruz ama sen bizi tanımıyorsun. Şaşırmakta haklısın evlat. Fakat vakit bol. Tanışırız otururuz konuşuruz bunlar basit şeyler. Asıl sen söyle. Seni hangi rüzgar attı buraya?"
Asla kabul etmeyeceğim bir yakınlık seziyordum. Net olmak her zaman iyidir, dedim ve başladım derdimi anlatmaya.
"Sizin ne denli pislik yaratıklar olduğunuzu, ne haltlar karıştırdığınızı, önümüzdeki aylardaki planlarınızı hatta hangi derneklere üye olduğunuzu bile biliyorum. Lakin anlayamadığım bir şey var. Beni öldürmek yerine neden kaçırmaya kalktınız? Hadi onu da geçtim yanımdaki kızı neden arabaya attınız?"
Kudret Demir sarsılmış bir şekilde karısına baktı. Aslı Demir gülümsemeye çalıştı ve "Seni öldürmek istediğimizi nereden çıkardın?" dedi.
Daha anlaşılır olmak adına "Çünkü beni öldürmemekle büyük hata yaptınız. Kendi sonunuzun altına imzanızı attınız" dedim.
Artık odada esen soğuk rüzgarlar buza dönüşüp bir bir etrafa saçılmaya başlamıştı. Her şey açıktı. Ben onlardan nefret ediyordum. Onlar ise hala anlamsız gözlerle bana bakmayı tercih ediyorlardı. Aslı Demir kocasına dönüp "Her şeyi anlat Yaman'a Kudret yoksa geç olacak baksana bizi öldürecekmiş" dedi.
Kudret Demir boğazını temizleyip önce beni oturmam için koltuğa davet etti. Başımla reddedince bir iki adım yaklaşmak istedi. Bendeki soğukkanlılık onu korkutacak ki pes etti ve duymak istemediğim binlerce şeyi sıraladı.
"Biz sana göre iyi insanlar olmayabiliriz ama senin şu anda hayatta kalmana sebep olan şey merhametimizdir. Ailenin katledilmesi çok vahim bir olay ama o hoyratlığımız eskide kaldı. Artık çok daha sakiniz ve derneklerimizde de aynı felsefeyi işliyoruz. Öldürmek yerine yaşatmak. Yeni sağlıklı nesiller yetiştirmek. Kısaca amacımız senin DNA'ndan örnekler alıp işlemek..."
Elimle gittikçe beni sinirlendiren Kudret Demir'i susturdum. Biz diyordu, dernek diyordu, DNA diyordu. Bu adam benim karşımda ne saçmalıyordu! Ailemden o kadar basitçe söz etmişti ki kan dolaşımım hızlandı. Şu an katil olmayı ve Kudret Demirin başını gövdesinden ayırmayı deli gibi istiyordum. Anlaşılan ailemin bir türlü üstesinden gelemedikleri topluluklar beyin yıkamaya devam etmişlerdi. Karşımda insan gibi konuşup insan gibi davranmaları insan oldukları anlamına gelmiyordu. Bu yaratıklar kesinlikle kafayı yemişlerdi.
"Ben istemeden benden saçımın telini bile alamazsınız!" diye kükredim.
Aslı Demir masada duran suyu bir çırpıda içip kocasının yanına geçti. Gülümsemesi midemi bulandırıyordu. Aslı Demir buruşuk yüzüyle bir adım attı ve
"Yamancığım eski meseleler mazide kaldı. Biz artık önümüze bakmalıyız. Senin özel bir çocuk olduğunu ve annenin güçlerinden aldığını biliyoruz. Atalarımız seni bu günler için sakladı ve seni takip etmemiz için bize görev verdiler. Öldürmediler çünkü senin kanında çok özel bir madde var. O madde sayesinde gelecek nesillere aynı senin gibi çocuklar yetiştireceğiz. Kanın karşılığında sana istediğin her şeyi veririz ve bu konuyu güzellikle halledeceğimize eminim" dedikten sonra yanıma gelip elini omzuma koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Sonra (TAMAMLANDI)
Teen FictionKatledilen Ekin ve Can'ın biricik oğlu Yaman. Kendini bildi bileli yalnız. Ağzında hep bir acı tat. Aklında intikam alevleri. Henüz gücünün farkında değil. Hala kalbi buzdan...