Karanlıktan Sonra (TAMAMLANDI)

AYAZ

Arabanın camları açıktı, esen rüzgar göğsüme doluyordu. Nurgül annem arkada, Nil yanımda ve ben de sürücü koltuğunda yeni evimize doğru yol alıyorduk. Bu sadece anneme karşı yapacağım ufak bir gösteriydi. Akşama herkes bizde toplanacaktı ve annemin içini rahat ettirdikten sonra asıl planıma başlayacaktım. 

Evin etrafına yanaşırken Nurgül annem "Oğlum bu ne yol böyle dön dön midem kalktı vallahi, ben herhalde size yılda bir kere gelebilirim" dedi. Gerçekten de insanı bezdiren bir yerdeydi evin konumu. Dikiz aynasından bakıp "Merak etme anneciğim ben seni ziyarete gelirim" dedim. Nil'in meraklı bakışları üzerimdeydi ama sessizce oturuyordu. 

Eve geldiğimizde içimde güçlü bir duygu büyüdüğünü hissettim. Bu duygu beni ayakta tutuyordu. Amacıma yaklaşmanı verdiği güçtü bu...

Arabayı park yerime bırakıp aşağı indim. Nil ve Nurgül annem kol kola girip girişe doğru yürüdüler. Kapıyı anahtarımla açmama gerek kalmadan Kani koşup geldi. 

"Abi hoş geldiniz ben de sizi bekliyordum. Tüm hazırlıklar tamam" dedi. Nurgül annemi görünce hemen ellerine sarılıp öptü ve Nil ile de tokalaştıktan sonra kenara çekildi. 

"Araba yolda çok tozlandı Kani misafirlerimiz gelmeden onu bir yıkar mısın?" dedim, Kani hemen elimden anahtarları alıp arkaya koştu. Sonunda evimdeydik işte. Nurgül annem salona adımını atınca büyülenmiş gibi bakıyordu. Nil de çok şaşırmıştı. Pudra tonlarda ferah eşyalar sipariş etmiştim. Annemi inandırmam gerekliydi. Bu evde bir kadının da yaşayacağı inandırıcı olmalıydı. O nedenle her yer ferah geniş mobilyalarla döşenmişti, tüller uçuş uçuştu, aydınlatmalar abartısız fakat şıktı. Yerde tüylü halılar herhangi bir kadının bile bayılacağı şekilde yumuşacıktı. Görenlerin hayran kalacağı bir ev olmuştu sonunda.

"Oğlum ne kadar güzel eviniz. Güle güle oturun. Nil sen mi seçtin bu eşyaları?" diye sordu Nurgül annem. Nil boğazını temizleyip etrafa kısa bir bakış attıktan sonra "Evet anneciğim ben seçtim Yaman da yardımcı oldu" dedi. 

Konuyu değiştirmek açısında "Üst katı da gezelim mi?" diye atladım. Hep birlikte üç kişinin rahatça çıkabileceği geniş merdivenlere yöneldik. Üst katta dört tane yatak odası iki tane de ebeveyn banyosu vardı. Nurgül annemi odalardan birine doğru çekiştirip "Sana bir sürprizim var hazır mısın?" dedim. Neredeyse gözlerinden kalpler çıkacak annem sevinçle "Aaa neler oluyor bakalım" derken kapıyı açtım. İçeride büyükçe bir yatak, yatağın üzerinde saten mavi bir örtü ve krem tüllerden oluşan bu odayı annem için hazırlatmıştım. Odanın kendine özel banyosu ve yemyeşil ağaçlık alanı gören geniş bir balkonu vardı. 

"Burası senin anne, ne zaman istersen istediğin kadar gelip kalabilirsin" dedim. Nurgül annem birden ağlamaya başladı "Ah be oğlum ne kadar ömrüm kaldı kim bilir, bana şu yaptıklarına bak sen! Canımın içi çocuklarınıza ayırsaydınız odaları bana ne gerek var" dedi mahcup olmuştu, yanakları kızarmıştı pamuk annemin. 

"Çocuklara da oda var sen merak etme, canımsın benim. Bir odan da olmayacaksa yanımızda oğlun olmamın ne anlamı var ki?" dedim. Nurgül annem gelip Nil ve bana sarıldı. 

Nil kısık sesle "Anneciğim lütfen ağlamayın ikimiz de sizi çok seviyoruz" diye ekledi.

Ardından bir sonraki odaya geçtik. Burayı komple griye boyatmıştım. Kendime özel çalışma odamdı ve boydan boya kütüphanem karşımdaydı işte,  şimdiden okuma isteğimi arttırmıştı ortam. Masam, bilgisayarım, yazışmalarım, kalemlerim her şeyim yeniydi. Harika olmuştu her şey. Kani'ye verdiğim tüm görevleri yerine getirdiği için ayrıca teşekkür edecektim ona.