17

50.9K 1.4K 533
                                    

Multimedia: Buğra.

Sabah her zamankinden biraz daha erken kalkıp duş aldım. Dün gece pek uyuyamamıştım. Buğrayı düşünmekten gözüme uyku girmemişti resmen. 

Anneannemi ve dedemi öpüp evden çıktım. Cihat abiyle buluştuğumuz yere gittim. Bir iki dakika sonra geldi. Arabaya binip kemerimi taktım.

"Günaydın Cihat abi."

"Günaydın." Cihat abi yüzüme dikkatle baktı.

"Sen iyi misin ?"

"İyiyim. Neden sordun Cihat abi ?"

"Yüzün biraz çökük gibi sanki." Sanırım gözaltlarım morarmıştı.

"Dün gece pek rahat uyuyamadım da."

"Önemli bir şey yok değil mi ?"

"Baran yurtdışına gidiyormuş." derin bir nefes aldı.

"Öğrendin demek. Buğra için zor olacak...... Ama Baran için daha zor."

"Neden daha zor olsun ki ?"

"Ne için gittiğini biliyor musun ?"

"Hayır." Arabayı köşeye çekti.

"Anlatacağım ama bu mevzuyu kimse bilmeyecek. Söz mü ?" Başımla onayladım.

"Söz. Yemin ederim kimseye söylemem. Barana bile bildiğimi belli etmeyeceğim."

"Tamam o zaman. Bizim çok yakın olduğumuz bir şirket vardı. Çok iyi iş yapıyorduk. Bir gün şirketin sahibi bize bir hayinlik yaptı. Baran neredeyse iflas ediyordu. Tabii o iş o kadar kolay değil.
Baran çok sinirlendi. Ne var ne yok heba etti ve onun şirketini batırdı. Adam kendine yediremedi tabii. Baran'ın en sevdiği kişiyi elinden alacağına yemin etti. Aldı da sevdiği kadını aldı. Ama hala doymadı. Hala intikam peşinde." inanmıyorum. Tunçtu değil mi? Sevgilisini çalan kişi. İşler ciddiye biniyordu.

"Eeee adam peşinde mi yani ? O zaman Buğra'nın Baransız burda durması daha tehlikeli değil mi ?"

"Aslında ilk biz de öyle düşündük. Baran yurt dışına iki bilet ayarladı. Sonra bir baktık ki o da bir gün öncesine bilet almış. Bizde onu kandırmak için sahte bir çocuk bulduk. Yani Baran yanında başka bir çocuk götürecek."

"Ama götürdüğü çocuğa yazık değil mi ? Büyük tehlikede olacak."

"Hayır. Amerika'da çocukları ölmüş bir Türk aile varmış. Çocuk istiyorlarmış. Biz de onlar için çok kötü durumda bir çocuk bulduk. Bizim sayemizde hem ana baba sahibi olacak hem de Amerika gibi bir yerde okuyacak."

"Anlıyorum. Umarım alnımızın akıyla bu işten de sıyrılırız."

"Umarım." dedi ve arabayı çalıştırdı. Birden telefonum çalmaya başladı. Kayıtlı olmayan biri arıyordu. Fazla bekletmeden açtım.

"Alo ?"

"Alo Açelya benim Azra."

"Aaaa Azra fotoğrafçı olan değil mi ? Naber ?"

"İyi senden ?"

"İyi işte ne olsun. Sen ne için aramıştın ?" 

" Bu hani modellik işi için. Bu gün ben full boşum da sana da sormak istedim. "

"Çalışıyorum o yüzden en erken 7de boş olurum ben."

"Tamam. Sana bir mekanın konumunu atacağım. Oraya gelirsin."

"Tamam gelirim. Hadi bay bay."

"Bay bay." Telefonu kapatıp cebime soktun.

"O kim ?" Dedi Cihat abi merakla.

Mafya PatronHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin