20

42.5K 1.3K 380
                                    

Evet yeni bölüm geldi. Hastanede refakatçi koltuğunda bu kadar yazabildim umarım beğenirsiniz. Sizi seviyorum.

Eve geldiğimizden beri Buğra ağlıyordu. Artık ağlama da diyemiyordum. Abisi uzun süre yanında olmayacaktı sonuçta.

Kucağıma oturttum ve bağını göğsüme dayadım. Ellerimle sırtını sıvazlamaya başladım.

"Aşkım abin gelecek. Söz veriyorum her özlediğinde arayacağım." Hıçkırıp burnunu çekti.

"Ama yanımda olmayacak ona sarılamayacağım."

"Buğra yapma böyle yakışıklım. Hadi gel parka gidelim. Nefes alalım." 

"Abim de gelsin. Kimsem kalmamış gibi." sıkı sıkı sarıldım. 

Annem öldüğünde ben de tam bunu hissetmiştim. Ne kadar canının yandığını anlıyordum ama... 

Elimden bir şey gelmiyordu işte.

"Ben her zaman yanındayım. Seni asla yalnız bırakmayacağım." Gözlerini sildim.

Anneannem kapıdan bana bakıyordu. Bir şey yok der gibi kafamı salladım. Buğrayı kucağıma alıp odama götürdüm.

Biraz daha sakinleşmişti artık. Hıçkırıkları iç çekilere dönmüştü. Pijamalarını giydirdim.

"Yarın abim arar değil mi abla ?"

"Tabii ki ilk işi seni aramak olacaktır." Yatağa girip Buğdayı yanıma çektim. Bir süre sonra uyuya kalmıştı zaten. Alnına bir öpücük kondurup ben de gözlerimi kapadım.

°•°•°•°•°•°•

Telefonum sesiyle tam dalamadığım uykumdan uyandım. Gece boyu uyuyamamıştım.

Telefonu elime aldım. Arayan kişiyi gördüğüm anda uyku diye bir şey kalmadı ben de.

"Baran ?"

"Uyuyor muydun ?" Allah'ım sesi.

"Hayır, uyanmıştım. Sağ salim indin mi ?"

"Evet az önce indim hemen sizi aradım."

"Buğra uyuyor."

"Uyandır. Çünkü bu gün bir daha arayamam."

"Tamam." Buğranın omuzunu okşadım. 'Hayatım kalk. Abin arıyor." Hızla gözlerini açtı.

"Abim mi?" Başımla onayladım. Telefonu eline verdim.

"Abicim?...... hayır çok değil........Ablamı da üzmedim......ben de seni seviyorum." Telefonu bana verdi. Tekrar yattı.

"Umarım çok ağlamamıştır." Odadan çıktım.

"Biraz ağladı. Sonra oyuna dalınca falan unuttu."

"İyi madem. Ben kapatıyorum"

"Görüşürüz."

"Görüşürüz." Telefonu kapattığı anda Buğra'nın uyuyan fotoğrafını çekip gönderdim.
Görüldü attı. Ama takmadım. İşi olduğunu söylemişti.

Ben de Buğranın yanına yattım. Hemen bana sarıldı. Ben de ona sarıldım. O mükemmel kokusunu içime çeke çeke uykuya daldım.

Sarah:

Talha beni çok şık bir restorana görürdü. Bizim için ayırttığı masaya geçtik.

"Ne alırsın." Biraz düşündüm.

Mafya PatronHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin