Feminizm; Toplumun bütün alanlarında kadın ile erkeğin eşit olduğunu savunan bir fikir hareketi.
"Sen kızsın onu yapamazsın."
"Sen kızsın, öyle konuşamazsın."Sen kızsın, yapamazsın/yapmamalısın ile başlayan cümleler yüzünden geçmişten bugüne her zaman ve her yerde geri planda tutulduk. Sosyal yaşamda, iş hayatında, eğitimde hak ettiğimiz yerlere gelemedik.
Neden? Çünkü kadınız.
Bizler her zaman erkeklerden daha gerideyiz, öyle olmak zorundayız diye kabul etmiş/ettirilmişiz.
Saat kaç olursa olsun erkeğin istediği zaman dışarıya çıkıp gezme hakkı varken bu hak neden kadına kısıtlanarak getiriliyor? Bunun sebebi kadınlara mı yoksa kendinize mi güvenmediğinizden?
Ben de bir erkek gibi gece yarılarına kadar dışarıda eğlenme hakkına sahibim. Kimse beni bundan dolayı yargılayamaz.
Bir erkeği gece 2'de sokakta görseler normal karşılanır. Ama bir kadını o saatte görseler "aranıyordur" damgasını yapıştırmaktan çekinmeyecek kadar pis bir zihniyete sahipsiniz.
"Şort giydi tecavüz ettim", "kahkaha attı tahrik oldum", "çok güzeldi taciz ettim" gibi bir çok ayıbınızı böyle şeylerle örtmeye çalışıyorsunuz. Peki ya kundakta ki bebeğe yaptığınız ne? Savunmanız, çok güzel ağlıyordu tahrik etti mi diyeceksiniz?
Toplum öyle bir zihniyete sahip ki, tecavüze uğradı diye yine kadını sorumlu tutuyorsunuz. O da yetmiyor, tecavüzcüsüyle evlenmeye mahkum bırakıyor, "ya evleneceksin ya da namusumuzu temizleyeceğiz." diyorsunuz.
Namus?
Bunları hep ahlâk bekçisi gibi görünen ama namustan ve ahlâktan yoksun insanlar söyler. Namus sadece kadına ait bir özellik değil. Ve ahlâkçılığı sürekli kadın bedeni üzerinden yürütemezsiniz.
Ben bir kadın olarak istediğim gibi gezerim, giyinirim, gülerim... Bu beni namustan yoksun etmez.
Kadınlara baskı ezelden beri devam eder. Çocukluğundan başlar, "oturuşuna dikkat et." Ergenliğe girer, "aman sevgilin olmasın, giyimine dikkat et" Evlenir, "evli olduğunu unutma" devam eder gider bu durum.
Erkeklere gelince, sevgilisi olsa bütün aile alkış tutar. Erkek adam sonuçta sevgilisi olacak, olmalı!
Kızın sevgilisi olsa, yasaklar başlar, baskılar çoğalır. Lafa gelince aileler "kız da erkek de bir” der. Yahu siz hangi eşitlikten bahsediyorsunuz?Çocukluğumdan beri sünnet düğünlerinden tiksinmişimdir. Bana göre oldukça saçma ve görgüsüzlüktür. Ufacık et parçasının bu kadar büyütülmesine karşıyım. Çocuk sünnet olur, çevreden hemen " erkek adam oldun artık" lafları başlar. Çocuğun eline asasını verirsin sonra kendini bir halt zanneder. Bakın olay tam da burada başlıyor aslında. Pipiyi orada bir kişilik edindiriyoruz. Çocuk onu bir şey zannediyor. Ve bu sanmalar ömrünün sonuna kadar gidiyor. Kızlara da regl olduğun da "aman ha kimseye deme, dikkat et" diye tembihliyoruz. Sanki ayıp ve utanılacak bir şeymiş gibi onu bilinçaltımıza yerleştiriyoruz. Siz hiç duydunuz mu "kızımız regl oldu, regl düğünü yapacağız." diyen? Çoğu kişiye saçma gelecektir. Sünnet düğünü de bir o kadar saçma işte..
Hiçbir erkek kadına sahip olduğunu zannetmesin. Sizler kendinize sahip çıkın o yeterli.
Biz feminist kadınlar olarak ayrıcalık istemiyoruz. Adil olunsun. Ne eksik ne de fazlayız.
Edebi sadece kadın üzerinden yürütemezsiniz. Edep, herkese edeptir.Çoğu zaman kadınlara da kızıyorum. Bu ayırımı kadınlar da yapıyor. Sizlerin de sürekli karşılaştığı bir takım durumlar vardır.
Evde kız-erkek kardeşler, ikisine de eşit olunması gerekirken kız her zaman olduğu gibi biraz daha geride kalır.
"Kızım sofrayı kur, evi toparla, su getir, ütü yap" sanki sadece o evde kadın yaşıyormuş gibi davranılır. Oğlan çocuklarına kıyamaz anneler, ona gelince "aman o nereden bilsin, anlamaz, yapamaz" derler. Böyle böyle ev işleri sanki kadının göreviymiş gibi içselleştirirler.
Siz sabaha kadar eve gelmeyen oğlunuza tek bir soru sormazken, akşam ezanından sonra geldi diye elli tane sorular sorarsınız. Sonra "erkekler neden böyle diyorsunuz. Özgürlüğün kapılarını kadına ne kadar kapatıyorsanız, erkeklere de o kadar açıyorsunuz.Eşit olunsun. Eşit muamele görelim. Baskıcı bir toplum istemiyoruz. Biz mutlu, özgür olmak istiyoruz.
Pembe gömlek giydi diye kişinin erkekliği ile dalga geçilmesin. Erkek adam ağlamaz tabusunu yıkıp atın. İnsani duyguları ayıp bir şeymiş gibi yansıtmayın.Neden" adam gibi" lafı göğüs kabartan bir şey iken "kız gibi" lafı da berbat bir şeymiş gibi anlaşılıyor?
Nil Karaibrahimgil bir konuşmasın da çok güzel bir soru sormuştu. "İçinizden biri annesinin beceriksiz olduğunu söyleyebilir mi?" Söyleyemez.. Hepimiz yaşamımızda ki bir çok şeyi annemizden öğreniyoruz. Kız gibi lafı da kötü yerlere çekilemez o halde.Lafa gelince kadınlar baştacı, icraata gelince "kır dizini otur."
İşine gelmeyen insanların feminizm yorumu, eski sevgilisinden boynuz yemiş kadın topluluğu. Erkek düşmanı diye yorumlanır.
Bizler haksızlığın olduğu her yerdeyiz. Bizler kadın hakları olduğu gibi erkek haklarını da savunuruz. Üstünlüğü kabul etmiyoruz.
Erkeklikle bir sorunumuz yok. Toplumun zihniyetine karşıyız. Erkekler bu denli övülürken, kadınların yerden yere vurulmasına karşıyız.Feminizm gerekli çünkü; sokakta yürürken arkamı kollamak istemiyorum.
Feminizm gerekli çünkü; bende bir erkeğe evlilik teklifi edebilirim.
Feminizm gerekli çünkü; daha anlayışlı, saygılı ve değer veren toplum istiyorum.
Feminizm gerekli çünkü; erkekler de ağlar.
Feminizm gerekli çünkü; ev işlerin de erkeklerin yardımcı değil, ortak olmasını istiyorum.
Feminizm gerekli çünkü; eşit bir dünya istiyorum.Kadınlar insandır,biz insanoğlu.
-Neşet ErtaşOğullarımızı eşitlik ve saygı kurallarını öğretmeliyiz. Böylece büyüdüklerinde cinsiyet eşitliği doğal bir yaşam hakkı olacak. Kızlarımıza da ulaşabilecekleri en yüksek noktaya ulaşmanın mümkün olduğunu aşılamalıyız.
-BeyonceBen kadınım. Ve senin istediğin gibi değil, kendi istediğim gibi kadınım.
-Frida KahloPara kazanın, kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın. Ve yazın, erkekler ne der diye düşünmeden yazın!
-Virginia Woolf
ŞİMDİ OKUDUĞUN
01.01
Ficción GeneralYazmak, şükrü ifade etmektir. Kelimelerin büyüsüne inanarak bende yazmaya başladım. Kalbe dokunmak, içi titretmek, yüreklendirebilmek adına yazıyorum.