Psikopat Aşık(Düzenleniyor!!)

Evlenme Teklifi planı

Mert'in anlatımıyla
Sanırım daha önce bu kadar huzurlu uyuduğumu zannetmiyorum. Damlaya sarılarak uyumak en güzeli olmuştu. Yataktan  kalkarken Damla'nın yüzüne baktım. Öyle masum uyuyordu ki. Bugün Damlaya evlenme teklifi edecektim. Şuan saat07:30. Zor olsa da yataktan kalkıp tişörtümü giyip aşağı indim. Doğukanı aramam gerekiyordu. Bir şekilde ambiyans için yardım etmeleri lazımdı. Birde kızların Damlayı evden uzaklaştırmaları.
Telefonumu alıp Doğukanı rehberden aramaya başladım. D harfine gelince ismine basıp  onu aradım. İlk çalışta açmıştı.
"Günaydın abi. Bir sorun yok umarım?"diyerek telefonu açmıştı.
"Günaydın. Doğukan yardımına ihtiyacım var."
"Kimin hesabı kesilecek abi? Söyle hemen halledelim."
"Damlaya evlenme teklifi edicem. Hastanede etmiştim ama Mert Ulusoy'a yaraşır bir şekilde teklif etmem gerekirdi. O gün de bu gün işte. Yardım edecek misin? Damla kalkar şimdi. Hadi sen de kızlara haber ver. Of! Şu yüzük de gelmedi hala."
"Oha,yüzük mü aldın?"
"Evet, abicim. Hıyarla evlenme teklif edecek halim yoktu dimi!"
"Ulan koskoca Mert Ulusoy evleniyor demek. Mert seni seviyorum. Benimle evlen nolur"diyen Doğukanın suratına az kala telefonu kapatıyordum ama bugün o bana lazımdı.
"Doğu,dayak yiyeceksin söyleyeyim."
"Sevmek suç mu be?"
"Beni sevmek,hele de senin sevmen evet, suç!"
"Neyse,şakayı kakaya çevirmeden bitireyim. Kaçta gelelim sizin eve?"
"Bizim ev? İzmirdeyiz biz. Sanırım sizi de buraya taşımam gerek."
"Tamam abi,tamam. Ben halledeceğim. Kızlara da haber uçurdum az önce Whatsap'dan. En geç,saat 13:30 oradayız."
Cevap verecekken kapı çaldı.
"Dur Lan bir. Kapı çalıyor. Sanırım yüzük geldi."
Kapıya doğru hızlı hızlı yürüdüm. Kolye ve yüzük gelmişti. Postacı bana verdikten sonra imzalamam için bir de dosya uzatınca telefonu kulağımla omuzum arasında tutturdum. İmzaladıktan sonra kapıyı kapattım.  İnşallah Damla,kapı sesini duyup uyanmazdı.
"Doğukan,orda mısın abi?"
"Buradayım tabi oğlum. Ne oldu? Kim gelmiş?"
"Postacı gelmişti. Yüzük ve kolyeyi getirmiş."
"Kardeşim,bir baksaydın. Bazen içine hıyar koyup yolluyorlar ya hani."
"Haha çok komik. Boş yapma Doğu! Hadi gelin."
Deyip telefonu kapadım. Telefonu girişte bulunan masaya bırakıp mutfağa ilerledim. Sabah kahvaltısı hazırlayacaktım. Buzdolabına baktığımda bir kuş sütü eksikti. Ve sanırım en kısa zamanda ajansı arayıp bir hizmetçi bulmalarını söylemem gerekiyordu. Damlanın hiçbir şekilde yorulmasını istemiyorum. Mutfak dolaplarından krep tavasını alıp krep yapmaya başladım. Birde sucuklu yumurta yapacaktım. Reçeller falan işte.
Ocakta krepi yaparken kapının kenarından beni izleyen Damlayı fark ettim.
"Sen,ne Zaman'dan beri oradasın?"
"Sanırım sen krep yapmaya başlarkenden beri burada dikilip seni izliyorum."
"Öyle mi küçük hanım?"
Kafasını salladı. Yanına gidip sırtıma attım Damlayı.
"Ya,indir beni! İmdatt!"
"Tanıştığımız günün ertesi gibi. Seni yine sırtıma atmıştım."
"Uyuz!"
"Çok çene çaldınız bugün Prenses. Yardım edebilir misiniz acaba? Sanırım pek beceremiyorum."
"Sen masayı hazırla ben krepleri yaparım."
"Tamam."
O krepleri yaparken masayı hazırlamak yerine onu izliyordum. Bir an krep tavasını bile kıskandım sanırım. Derken kapı çalınca koşa koşa kapıyı açmaya gittim. Doğukan ve bizim tayfa gelmişti.
"Yenge nerde?"
"Kahvaltı hazırlıyordu,kaynanan seviyormuş Doğu."
"Eee kapıda mı dikileceğiz böyle?"
Geçmeleri için izin verdiğimde hepsi mutfaktan gelen muhteşem kokuları takip ederek mutfağa gittiler. Hissediyordum,herşey muhteşem olacaktı.
Selam arkadaşlar
Bu bölümü yazarken şarjım 10 olduğundan dolayı böyle oldu. Yorum ve Votelerinizi bekliyorum. Sizi seviyorum. Bu arada medyadaki Mert'in bir sonraki bölümde evlenme teklif edeceği ambiyans. Umarım beğenmiştirsiniz. İyi okumalar.