Aldığı bu kararla balo salonuna doğru yürümeye başladı.Balo salonuna girer girmez Kathrinle karşılaştı.
Yüzünde bir gülümsemeyle ''Neredeydin Katy?Seni arıyordum.'' dedİ Kathrin.
Bunun üzerine Katyde yüzüne bir gülümseme kondurarak ''Biraz hava almak için bahçeye çıkmıştım.'' diye karşılık verdi.
Katyyi yine kalabalık bir grubun arasına çekmeye başlamıştı bile.Gruba girdiklerinde Kathrin Katyyi göstererek ''Brainın nişanlısı.'' diye tanıttı.
Bunu duyunca dahada öfkelendi Katy.
İçinden ''Hayır canım.Nişanlısı değil.Sahte nişanlısı.'' diye bağırmak geldi bir an.
Ama üzerinde dolaşan bakışları hissedince kafasını çevirip bakışların sahibine döndü.
Yirmi beşli yaşlarda,kumral saçlı bir genç adam gözlerini Katyye dikmişti.Yüzündede sıcacık bir gülümseme vardı.Bunu görünce Katyde işveli bir gülümseme yerleştirdi suratına.
Sonra önüne dönüp gruptaki sohbeti dinliyormuş gibi yaptı.Aslında tek isteği dükün olduğu tarafa bakıp ne yaptığını görmekti.Sinirle 'Metresiyle bakışıyordur.Ne yapacak.' diye düşündü ardından.
Kulaklarına dolan dans müziğinin sesiyle çiftlerin yavaş yavaş salonun ortasına doğru yürüdüklerini gördü.
-''Dans etmeye ne dersin sevgilim?''
Dükün sesini duyunca kafasını kaldırıp yüzüne baktı.Yüzünde alaycı bir gülümseme vardı.Ve ona doğru geliyordu.
''Asla seni şerefsiz.'' demek geldi içinden.Hatta herkesin duyacağı kadar yüksek bir sesle bağırmak..
Ama dükün kolları çoktan onu kavrayıp salonun ortasına doğru sürüklüyordu.O anda o pis kollarını savurup arkasına dönüp gidebilirdi.Eğer çevresindekilerin bakışları olmasaydı..
Dans etmeye başladıklarında Katy gözlerini dükün göğüsüne dikti.Yüzüne bakmamaya kararlıydı.Yüzüne bakarsa kendisine engel olamayıp gözlerini oyacağını biliyordu çünkü.
Bir kaç dakika geçtikten sonra dükün sesini duydu.Sesi sertti.
-''Katy.''
Göğsüne bakmayı sürdürerek ''Ne var?'' diye karşılık verdi Katy.
-''Göğsüme bakmayı kes.Kafanı kaldırıp yüzüme bak.Çevrendekilere samimi gözükmeye çalış.Tabi dedikodu çıkmasını istemiyorsan.''
Bunu söylerken sesindeki sabırsızlık belli oluyordu.
Bu adam nasıl bir cürrete sahipti.Önce onu aptal durumuna düşürmüştü.Hemde bütün bu insanların önünde.Şimdide emir veriyordu.Daha fazla dayanamayacaktı.Yüzünü kaldırıp ateşten köpüren gözlerini dükün gözlerine dikti.
''Keşke benden istediklerini kendinde yapabilseydin.En azından bu kadar irade gösterebilseydin.'' Bunları söylerken sinirden sesi titremişti.
Dükte farketti.Gözlerindeki öfkeli bakışı görünce şaşırdı.Bir insan öfkeliyken nasıl bu kadar güzel olabilir diye düşündü.Ama Katynin titrek sesi gelince kulaklarına hayranlığı yerini meraka bıraktı.
''Ne demek bu?'' diye sordu anlamadığını belli ederek.
''Ne mi demek?Gerçekten anlama kapasiteniz çapkınlığınızın yanında solda sıfır kalıyor Dük hazretleri.''
''Lanet olsun açık konuş.'' derken Katyyi sarsmamak için kendini zor tutuyordu dük.
Katy karşısındaki adamın sabırsızlandığını görebiliyordu.Çenesindeki kas seğirmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TESADÜF
RomanceKorkuyordum.Ama bu korkunun sebebi o içime girerken çekeceğim acı değildi..Onu memnun etmek istiyordum.Yanlış bir şey yapmak istemiyordum.Üzerime doğru uzandı.Bunun üzerine gözlerimi kapadım.Gözlerimi kapamamla onun alnını alnımda hissetmem bir olmu...