Bir hafta öyle yoğun geçmişti ki Katy şuan aynadaki yansımasına bakarken yorgunluğunun fildişi renkli gelinliğin ardına gizlenmiş olduğunu görebiliyordu.Bunu anımsadığında keşke heyecanımıda gizleyebilse diye düşündü.
Bakışları aynadan arkasındaki Rose'a kayınca yüzündeki hayranlığı gördü.Buna şahit olunca dudaklarının kıvrılmasına engel olamadı.Kendisi bile aynadaki kadına hayran kalmıştı.
Fildişi renkli pırlantalı gelinliğinin üst kısmı vücuduna yapışıyor, göğüslerini daha da göz önüne çıkarıyordu.Kol kısmı dirseğine kadar dantellerle süslenmiş,dirsekten aşağısı inci ve pırlantalarla işlenmişti.Gelinliğin alt kısmıda en az üstü kadar dardı.Genç kızın beline ve dolgun,yuvarlak kalçasına yapışıp yere kadar uzanıyordu.
Katy terzilerin ustalığı karşısında bir kez daha hayran kalarak bakışlarını saçlarına çevirdi.
Saçları doğal dalgalar halinde beline kadar iniyordu.Bu dalgaların araları incilerle süslenmişti.Bu yüzden çarpıcı bir görüntü ortaya çıkıyordu.
-''Ço-Çok güzel oldunuz hanımım.Herkesin nefesi kesilecek.''
Katy Rose'un bu sözlerini duyunca mahçupça gülümsedi.
-''Eminim sende böyle bir gelin olacaksın Rose.Hatta çok daha güzel.''
Rose bu sözler üzerine yüzünü buruşturdu.Sesindeki çaresizlik baş gösteriyordu.
-''Her şeyden çok isterdim ama imkansız hanımım.''
Katy karşısındaki genç kızın yüzündeki ve sesindeki çaresizliği gördüğünde yüzüne sıcak bir gülümseme kondurdu.
-''İmkansız diye bir şey yok Rose.Düğününde bende olacağım.Gelinliğini giyerken yanında olacağım.Belki kendimi geliştirebilirsem saçlarını da yaparım ne dersin?''
Rose duydukları üzerine yere doğru eğdiği kafasını heyecanla kaldırıp şaşkınlıkla Katyye baktı.
-''Ger-Gerçekten mi hanımım? Ama nasıl olabilir? Siz düşessiniz artık.''
Katy Rose'un heyecandan kızarmış yüzüne baktığında sırıttı.
-''Evet haklısın artık düşes olduğuma göre kesinlikle sana güzel bir düğün hediyesi almam gerekiyor değil mi?''
Rose genç kadının bu sözlerini duyunca gözlerinin yaşardığını hissetti.Bu melek gibi kadının bugün burada son günü olduğunu biliyordu.Gözlerini kaldırıp muhteşem güzellikteki kadına baktı.Yıllar önce kaybettiği ablası gibiydi.O kadar samimi,içten, sıcak davranıyordu ki ona.Karşısındaki kadına bakınca ablasını hatırlamadan edemiyordu.
Katy Rose'un gözlerinin dolduğunu görünce yüzündeki gülümseme soldu.Yanına gidip sarıldı genç kıza.
-''Sizi hiç unutmayacağım Katy hanım.''
Katy bu sözler üzerine o an bir karar aldı.Düke söylememişti ama tatlı bir dille rica ederse onun da uygun göreceğini biliyordu.Bu yüzden Rose'ada söylemeye karar verdi.
-''Malesef ki unutamayacaksın Rose.Aynı çatı altında sürekli birbirimizi göreceğiz.''
Rose duyduklarına inanamadı bir an.Heyecanla Katyden ayrılıp şaşkın gözlerini ona dikti.
-''A-Ama siz bu evden gideceksiniz.Nasıl aynı çatı altın....''
Katy Rose'un sözlerini tamamlamasına izin vermeyerek,yüzündeki gülümsemeyi genişletti.
-''Ben bu evden gideceğim.Evet doğru ama sende benimle geleceksin.''
Rose bunları duyunca sevinçten Katynin boynuna sarıldı.Bunun farkında değildi.Kendine geldiğinde hemen ellerini indirip mahçupça kafasını yere eğdi.Ama Katynin odayı dolduran kahkahalarını duyunca kafasını kaldırıp genç kadına baktı.
Karşısındaki kadının kahkahaları ona da bulaşmış gibiydi.İster istemez yüzündeki sırıtışa engel olamıyordu.Sonra oda Katy gibi kahkaha atmaya başladı.
Kapının tıklanıp,aralanmasıyla kahkahaları yarıda kesildi.Katynin teyzesi odaya girince gülmekte olan ikiliyi gördü.
-''Bayanlar keyfiniz yerinde bakıyorum.''
Bunları işitince Katy Rose'a dönüp göz kırptı.
-''Evet yerinde teyzeciğim.''
Teyzesi Melinda bu sözler üzerine gülümseyerek genç kızı süzmeye başladı.İşini hallettikten sonra yüzü hayranlıkla parıldıyordu.
-''Işıldıyorsun birtanem.''
Katy tam cevap verecekken kapı tekrar aralandı.Bu kez içeriye dükün annesi girdi.
Aynanın önündeki Katyye bakınca yüzündeki gülümseme daha da genişledi.Beğeni dolu bakışları genç kızın üzerinde dolaşıyordu.
-''Güzelliğin hayat bulmuş hali.''
Kendi kendine mırıldansa da herkes duymuştu bu iltifatı.
Katyde mahçupça ''Teşekkür ederim.'' dedi.Ardından dükü merak ederek ''Brain gitmiş midir acaba?'' diye sordu.
Dükün annesine merakla bakarak cevabı beklerken Ellanın kapıdan girerek söyledikleriyle o tarafa yöneldi.
-''Onlar çoktan kiliseye vardılar Katy.Evden çıkarken Brain çok heyecanlıydı.Hatta Patrick dalga geçiyordu onunla.Sakın bayılma diye.''
Dük abisinin ve yengesinin evinde hazırlanmıştı ve oradan geçecekti kiliseye.Dükün annesi böyle olması gerektiğini söylemişti.Bu yüzden Katylerde dükün annesinin evinden geçeceklerdi.
Aslında böylesinin daha iyi olduğunu düşündü.Şu durumda dükünde burada olması isteyeceği son şeydi.Zaten heyecanlıydı.Dükü de görerek titremek istemiyordu.
Ellanın kendisine soru sorduğunu duyunca ona dikkat kesildi.
-''Sen de heyecanlı mısın ?''
Katy hiç duraksamadan ''Felaket.'' diye cevap verdi genç kız.
Yüzündeki ifadeyi görünce Ella yanına gidip uzunca bir süzdü Katyyi.
-''Evet.Felaket.''
Katy Ellanın bu sözleri üzerine endişeyle yüzünü buruşturdu.
-''Olmamış mı? Beğenmedin mi?''
Ella gözlerindeki gizli tebessümle Katynin gözlerine baktı.
-''Beğenmemek mi? Katy samimiyetle söylüyorum.Brainı kendine bir kez daha aşık edeceksin.''
Söylediklerinin ardından kayınvalidesine ve Katynin teyzesine sırıtarak bakıyordu.Onlarda yüzlerindeki geniş gülümsemeyle Katynin kızarmış yüzüne.
Dükün annesi Katynin yüzündeki kızarıklığı görünce Ellaya döndü.Sesindeki gülümseme tınısı seziliyordu.
-''Utandırma kızı Ella.''
Katynin teyzesi sıcak bir gülümsemeyle dönüp dükün annesine ve Ellaya baktı.Her ikisi de sevgiyle bakıyorlardı Katyye.Tahmin ettiği gibi Katy bu insanlara da koskoca yüreğini açmış karşılığında da sevgilerini kazanmıştı.Bunu şimdi farkına varmıyordu.Üç gün önce eşiyle birlikte buraya geldikleri ilk anda sezmişti bu gerçeği.Burada kaldıkları üç gün boyunca daha da emin olmuştu.Memnun da olmuştu.Ama onu asıl memnun eden dükün Katyye bakarken gözlerinde gördüğü duyguydu.
Yıllarca hep Katynin geleceği için endişelenmişti.Ona uygun bir damat adayının kolay bulunamayacağını düşünmüştü.Haklıydı da.Katynin dolu dizgin,hayat dolu tabiatını zedelemeden onu uysallaştıracak bir eş adayı bulmak kolay değildi.Ama tanrı Melindanın yüzüne gülmüştü.
Melindanın emin olduğu tek bir şey vardı.
Ferigler dükü Brain Ferigler Katyye deliler gibi aşıktı.
Katynin ne hissettiğini şu ana kadar bilmiyordu.Şimdiyse emin olabileceği ikinci şeyin daha farkına vardı.
Karşısında duran ve kız kardeşinin emaneti olan bu güzeller güzeli genç kız da sonunda kendisine sonsuza dek mutlu olabilecek bir ev bulmuştu.
Bu ev aşık olduğu adamın kollarıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TESADÜF
RomanceKorkuyordum.Ama bu korkunun sebebi o içime girerken çekeceğim acı değildi..Onu memnun etmek istiyordum.Yanlış bir şey yapmak istemiyordum.Üzerime doğru uzandı.Bunun üzerine gözlerimi kapadım.Gözlerimi kapamamla onun alnını alnımda hissetmem bir olmu...