Bölüm şarkısı; Sarah Mclachlan- In The Arms Of An Angel.
Keyifli okumalar dilerim canlarım 😊🌺🌺🌺
Tam ev sezsizleşmiş keyfime bakacakken lanet kapı çaldı. Umursamayıp ayaklarımı uzatıp televizyonun sesini açtım. Gelen her kimse evde olmadığımızı anlar çeker giderdi büyük ihtimalle. Kapı sertçe vurulmaya başladığında öfkelenmiştim. Kimdi bu hattini bilmez manyak? Gelen kişinin gitmeyeceğini anladığımda ayağa kalkıp kapıya doğru gittim. Kapıyı açtığımda tam bağıracakken öfkeden deliye dönmüş bir erkeği gördüm ve bağırmaktan vaz gecim onu süzmeye başladım. Ne yalan söyleyeyim şuanki öfkesini saymazsak yakışıklıydı baya. Uzun boylu, açık kahverengi saçları ve deniz mavisi gözleri vardı. Cidden karşımda böyle birini görmeyi beklemiyordum.
"Burası Ner..." durdu. Tekrar devam etti. Melek'in evimi?" dedi kendini sakin tutmaya çalışarak adını bilmediğim erkek. Sesi de ne kadar da güzeldi.
"Evet ben üvey annesiyim de sen kimsin?"
"Ben Burkay. Melek'e ulaşamıyorum. Evde mi diye bakmaya geldim."
"O akrabasına gidecekti."
Öfkeyle bir küfür savurup konuşmaya başladı. "Emin misiniz?"
"Evet de..."
"Melek'ten bir haber alırsanız bana haber verir misiniz?" dedi cebindeki kağıdı çıkarıp bana uzatarak. Kâğıdı aldığımdaysa cevap bile vermemi izin vermeden hemen gitmişti. Keşke kalsaydı biraz daha. Ona çay kahve ikram ederdim.
Burkay, çok yakışıklıydı. Yoksa... Tabi ya Melek'in günlerdir gizli saklı konuştuğu çocuk buydu demek. Ama benim adım Ceren'se sizi ayırmasını bilirim. Burkay, çirkin suratlı Melek'i değil de beni sevmeliydi. Bu yüzden kısa süre de bir plan yapmalıydım.
Tam koltuğa oturmuş ayaklarımı uzatacakken ikinci bir kapı daha çaldı. Acaba yine Burkay denilen o yakışıklı çocuk mu gelmişti? Hemen koltuktan kalkıp ayakkabılıktaki boy aynasından kendime baktım. Ona güzel görünmem lazımdı. Kapı itiraz edercesine çalmaya başlayınca arkama dönüp açtım. Serkan'dı. Şu çocuktan da bir kurtulamamıştık. Hapishanede değil miydi bu? Geç dememe kalmadan içeri dalmıştı. Salonun ortasında durup bana baktı.
"Serkan?" dedim sahte bir şaşırmayla.
"Fatih nerede?"
"Şirket gezisi mi ne varmış oraya gidecekti. Senin haberin yok mu?"
"Melek nerde?"
Koltuğa oturdum. "Eee... Beni de iyice bir sorguya çektin ama. Hem sen nasıl çıktın hapisten?"
"Konuyu değiştirme. Melek nerede diye sordum sana." bu sefer sesi yüksek çıkmıştı.
"Ne bileyim ben nerede? Kendin bul. Yakında müstakbel kocası olacaksın hâlâ kalkmış bize soruyorsun Melek'i." bu halleri sinirimi bozmuştu.
Önümde durup eğildi. Eliyle sertce yüzümü tutup yüzümü yüzüne yaklaştırdı. "Bana bak şuan zengin hayatı yaşıyorsan kimin sayesinde yaşadığını unutma. Şimdi ya Melek'in nerede olduğunu söylersin ya da bundan sonra başına geleceklerden ben sorumlu değilim."
Serkan'la çok öncelerden tanışıyorduk. Kötü zamanlar geçirmiştim. Dediği gibi bu günlere gelmem onun sayesindeydi. Yoksa şimdi kim bilir ne hallerde olurdum. Ailemden intikam almak için bu yolu seçmiştik. Serkan Melek'ten, ben de Fatih'ten alacaktım intikamımı. Fakat bazen ne yalan söyleyeyim kıskanıyordum Melek'i.
Neyse şimdi kıskançlığın sırası değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NERGİS (TAMAMLANDI)
ActionO gece çığlık çığlığa bağırmıştı kız. Delicesine kurtarılmaya beklemişti. Fakat kimselere duyuramamıştı sesini. Sevdiği adam bile bu çığlığı, yalvarışı duymamıştı. Çaresizlikle teslim oldu. Artık onu kimse kurtaramazdı bu bataklıktan. Adam ona zorla...