Boyutlar Arası Geçit ✡ Esrarengiz Kasaba

14. Bölüm

"Bill, neler oluyor?"

Bill şaşkınlıktan ağzı açık bir şekilde onlara bakıyordu.

"Bill bana ne olduğunu açıklayacak mısın?"

"Burayı nasıl buldular?"

"Nasıl mı? Sen bana daha buranın neresi olduğunu söylemedin bile! Artık açıkla."

Bill, Mabel'a baktı. "Buradan kaçmalıyız. Üç dediğimde. Hazır ol."

Uzaylıların araçlarından ses geldi. Biri konuşuyordu. Bu ses, Mabel ile konuşan uzaylının ta kendisi idi. Aynı kalınlıkta, aynı hoşlukta. "Bizden kaçabileceğini mi sandın, Bill? Sana acıyorum doğrusu. Sevdiğin kız için kendi bedenine elveda dedin. Bunun neye mâl olduğunu biliyorsun, değil mi? Bunu bizden istememeliydin, Bill. Senin yüzünden, bu olanların hepsi senin yüzünden!"

Mabel, Bill'e "Bana cevap ver, ne oluyor?" şeklinde bir bakış attı. Bill'in sanki dili düğümlenmişti. Diyecek bir şey bulamıyordu.

"Seni serbest bırakırız, bir şartla: kızı bize ver."

"Asla!" diye bağırdı Bill.

"O zaman sonuçlarına katlanırsın ki olacakları sen biliyorsun."

"Bill, artık bana ne olduğunu açıklamaya ne dersin?"

"Mabel, şurdan bir kurtulalım sana söz veriyorum her şeyi teker teker anlatacağım. Sadece işaretimi bekle."

"Senin özel güçlerin yok muydu? Onları kullanıversen?"

"Aslında, bu halime geçebilmek için onlara da elveda demiştim."

"Ne?! Sana inanamıyorum!"

"Bir.."

"Teslim ol, Bill! Kaçacak bir yerin yok."

"İki.."

"Sana diyorum, Bill. Eğer teslim olmazsan kızı alırız. Ve eğer kızı teslim edersen seni bırakırız. Aslında her şekilde kızı alıcaz. Ama o kendi kendine gelmezse senin de onun da peşini bırakmayız. Hâlâ güçlerin bizde. Onları geri almak istiyor musun? O zaman sana son kez söylüyorum, teslim ol!"

"Üç!"

---------------------

Dipper, Pacifica'nın istediği ayıcığı kazanmıştı. Ama Pacifica bununla yetinmemişti. Ardından ayakkabı, çanta, ceket gibi şeyler de istemişti ve nasıl oluyorsa hepside "Vur-Kazan-Al" şeklindeydi. Dipper bu yüzden pek Pacifica'dan hoşlanmıyordu. Her şeyi istiyordu. Hâlâ zengin olduğu hâline elveda diyememişti anlaşılan. Ama yine de hoş biriydi.

Malikanelerini sattıktan sonra babası ve annesi zorla da olsa bir işe başlamış ve bir ev alacak para toplayana kadar birilerinden kalmışlardı. Şu anda evleri eski görkemli malikaneleri gibi olmasa bile hiç değilse bir evleri vardı.

O zamanlar Pacifica için çok zor geçmişti. En yakın ve zengin arkadaşlarını kaybetmiş ve herkes tarafından aşağılanmıştı. Neyse ki Mabel ve Dipper gelince ona arkadaşlık etmişlerdi. İşte bu aralarda Mabel, Pacifica'yı Dipper'a ayarlamaya çalıştı. Ama fark etti ki Pacifica onunla konuşmaya utanıyor ve konuşsa bile kızarıyordu. Ayrıca Dipper da doğru düzgün konuşmuyordu. Sanırım o da utanıyordu.

Mabel ikisinin de utanmasına bir anlam veremiyordu. Ya birbirlerine aşırı derece âşıktılar ya da konuşmak tuhaf geliyordu.

Pacifica da olmayınca Mabel durmadan düşünüyordu. Ama birini bulamadı. Ta ki Skyla gelinceye kadar.

Pacifica, Dipper'la Skyla'nın arasında bir şey olduğunu bilmiyordu ama doğru olan bir şey vardı; onu seviyordu. Bu yüzden onu çağırmıştı. İlk adımı atabilmek için.

---------------------

"Bu uzaylılar nerden çıktılar? Ne işleri var burda?" diye bağırdı Stan.

"Amaçları Bill. Ama onun yüzünden neden bütün kasaba?" Biraz önündeki dev bilgisayarla uğraştıktan sonra kapattı. "Onları buldum. Dünya'nın dışındalar ne yazık ki. Oraya gitmemizi sağlayacak bir alet gerek bize."

"İyi de biz oraya neden gideceğiz?"

"Onlarla anlaşma yapacağız ve Mabel'ı alacağız."

"Anlaşmanın geri kalanında söyle de geldikleri karadeliğe geri dönsünler ve bir daha da gelmesinler!"

"Buldum! Uzaylıların eski bir aracı vardı burda. Onu tamir edebilirsem.. Neden olmasın?"

"Aaa, Ford?"

"Evet, Stanly?"

"Peki ya biz anlaşmanın geri kalanında ne yapacağız?"

"Onlara Bill'i teslim edeceğiz. Tek seçeneğimiz bu."

♥