19. Bölüm

660 79 58
                                    

*Beni takip et, güvende olacaksın.*

Dipper yavaş bir şekilde çalılığın içinden çıktı. Skyla'nın onu görmesi imkansızdı. Arkası dönüktü ve bir şeylerle uğraşıyordu. Dipper tam arkasını döndü ki arkasında önceden beri onu birinin izlediğini anladı, Pacifica. Dipper'ın şaşkınlıktan dili tutlmuştu, diyecek bir şey bulamıyordu. Pacifica ona hayalkırıklığı yaşamış gibi bakıyordu.

"Dipper, sen.. bunu biliyor muydun? Bizden ne saklıyorsun?" dedi sessiz ve hüzünlü bir şekilde.

"Bak, Pacifica. Olaylar anladığın gibi değil. Ahh! Burası bu konuları konuşabilmek için uygun değil. Hadi, bir an önce burdan gidelim."

O sırada arkadan bir kadının sesi geldi, kalındı. "Ne anladığı gibi değil, Dipper? Her şeyi doğru anladı." Sırıttı. Dipper arkasını döndü ve Skyla'ya baktı. Artık eski Skyla'ya hiç benzemiyordu. Yüzünde kin duygusu vardı. Ardından yine Pacifica'ya baktı. Tamamen hayalkırıklığı yaşamıştı. En sonunda ağlamasına engel olamadığı için ordan koşarak kaçtı.

"Pacifica! Dur! Bekle! O yalan söylüyor!" Ama Pacifica aldırış etmedi ve gözden kayboldu. Dipper şu anda öfkeden bir bomba gibi patlayacaktı adeta. Sinirinden kıpkırmızı bir şekilde arkasını döndü ve işaret parmağını Skyla'ya doğru tuttu.

"Senin bizimle derdin ne?! Bizden ne istiyorsun?!"

"Ahh, Dipper. Biliyor musun, aslında gerçekten üzülüyorum...Hiçbir zaman bunu anlayamayacağına.."

"Ben aptal değilim, Skyla! Ya da her neysen." Biraz sustu. "Senin gerçekten de hayallerimdeki kız olduğunu düşünmüştüm. Çok hoştun ve biz harika bir şekilde anlaşıyorduk ama sen aslında o değilmişsin. Biliyor musun, aslında ben de üzülüyorum...Hiç bir zaman benim gibi normal bir insan olamayacağına.."

Skyla, Dipper'a saldıracakmış gibi baktı. Dipper ondan korkmuyordu. Bu yüzden aldırmadı. Aralarında bu bakış biraz sürdükten sonra Skyla konuşmaya başladı. "Sen ne ara normal bir insan oldun?" Güldü. "Güldürme beni, herkes senin sıradışı ve anormal biri olduğunu bilir."

Dipper bu sefer daha çok sinirlendi ve bağırmaya başladı. Ellerini yumruk haline getirdi. Ama tuhaf hissediyordu, Dipper. Yolunda olmayan bir şey vardı. Skyla şaşırmış bir şekilde bir ellerine bakıyor bir de gözlerine. Dipper kafasını aşağı indirdi ve ellerine baktı.

Ellerinde ne vardı öyle? Sanki elektiriği tutuyor gibiydi. Bu gerçek miydi? Elinde elektirik oluşmuştu. Ayrıca bu elektrik eli sayesinde bütün vücudunda dolaşıyor ve her zamanki o elektirik sesi geliyordu. Sonra karşısında duran Skyla'ya baktı.


---------------------


Mabel hala olayın şokundaydı. Bill neden bunu yapmıştı ona? Uzaylılar kendisini istiyordu, Bill'i değil. Hem daha buranın neresi olduğunu bile bilmiyordu. Buraya nasıl gelmişti? Aynı Esrarengiz Kasaba'ya benziyordu ama hiç kimse yoktu. Kafası artık böyle şeyleri düşünmekten yorulmuştu ve ağrıyordu. Bill olsaydı ona hap ve bir bardak su getirerek her zamanki etkileyici gözleriyle ona aşık aşık bakardı.

Mabel'ın artık direnecek gücü kalmadığı için bir ağacın dibine oturdu ve ağlamaya başladı. Ellerine baktı. Bütün eli neredeyse gözyaşlarından ıslanmıştı. Daha önce hiç bu kadar ağladığını görmemişti. O sırada ellerinden mavi bir ışık çıktı ve gözyaşlarını derisi emdi. Ardından ise başının ağrısı kesildi. Demek özel güçlerini kendisi için de kullanabiliyordu.

"Pişt!"

Mabel ellerine odaklanmışken birden kendine geldi ve arkasından gelen o sese baktı. Arkasında sarı ve turuncu, keşişlerin giydiği türden bir kıyafet giyen bir erkek ona sesleniyordu.

"Sen de kimsin?"

İşaret parmağını dudağına getirerek, "Sessiz ol, hala seni arıyorlar." Mabel'ı kendine doğru çekti. "Benimle gel. Seni bu yerden kurtarmanın yolunu biliyorum."

Boyutlar Arası Geçit ✡ Esrarengiz KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin