3

9.7K 442 186
                                    

Yataktan kalkıp pijamımın alt kısmını aşağıya çekiştirdim. Üzerimdeki bol kazak ile banyoya girdim. Saçlarımı daha düzgün bir hale soktum. Açıkçası sadece topuz yaptım.

Koltuk altıma rolon yaptım çünkü herhangi bir koku beni oldukça rahatsız ediyordu. Banyodan çıkıp yavaşça merdivenlerden indim. Koltukta Calum'un çatşaflarını gördüm. Büyük ihtimalle her yeri tutulmuştu.

Mutfağa yaklaştığımda gazete okuyor ve kahve içiyordu. "Günaydın."

Calum kafasını kaldırdı. "Günaydın."

Mutfağa girdim ve bir bardak aldım. Kahve makinesinden kahvemi doldurdum ve ona doğru döndüm. Kalemiye bazı yerleri çiziyordu.

Kaşlarımı çattım. "Ne yapıyorsun?"

"Birkaç işe bakıyorum. Para kazanmam lazım."

Bar taburelerine otururken derin nefes aldım. "Neden? Okul o kadar masraflı değil. "

Calum bana baktı. "Evin giderleri, faturları ve tabii ki grup için."

Kafamı salladım fakat kesinlikle onu dinlemiyordum. Masadaki süte uzanıp kahveme koydum. Calum'un tabağa bıraktığı kaşığı alıp kahvemi karıştırdım.

"Calum, biliyor musun biraz bencillik ettim. Kendimi suçlu hissediyorum."

Kafasını kaldırmadan konuştu. "Bugün pazar değil ve ben de papaz değilim."

Gözlerimi devirdim. Tanrım ona vursam büyük ihtimalle elim arka tarafından çıkacaktı. Boş insan.

"Salondaki kaloriferleri odalara taktığınızı biliyorum. Hem üşüyorsun hem de rahat değilsin."

Calum gözlerini bana çevirdi. "Evet çok bencil birisin."

Gülümsedim. "Yanımda yatabilirsin. Sapık bir hırsız olmadığını biliyorum."

Calum bana baktı. "Orası benim odam. Benim yatağım. Lütfen büyük bir fedakarlık yaparmış gibi konuşma."

Kaşlarımı çattım. "Seni düşünen de hata. "

Calum tek kaşını kaldırdı. Birden sesli bir şekilde konuştu. Aslında resmen bağırdı. "Aurelia tamam üzülme, senin ahlaksız yatak paylaşma teklifini kabul edeceğim."

Ona baktım. "İğrenç bir insansın."

Gülerek bana baktı. "Arkadaşça davranıyorum."

"Bu mu arkadaşça tavırların?"

"Regl günlerimin ne kadar zor olduğunu mu anlatayım? Belki sonra birbirimize oje süreriz."

Gözlerimi devirdim. "Hiç konuşmayan arkadaşlardan olalım."

Bana göz kırptı. "Çok sevgi dolusun."

Kahvemi alıp salona doğru yürüdüm. Samanah birkaç dakika sonra indi. "Günaydın Calum."

"Günaydın Sam."

Benim yanıma gelip oturdu. Tek kaşını kaldırdı. "Evet, ne zaman konuşacağız?"

"Neyi?"

Gözlerini büyüttü. "Yapma! Aurelia yapma!"

Gözlerimi devirdim. "Ah Samanah sen de büyütme."

Hot HandsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin