Ashton, ayakkabılarımı çıkartıp ovmaya başladı. Kafamı arkaya koydum. "Tanrım mükemmel!"
Ashton kıkırdayarak ayaklarımı oturduğu yere bıraktı. Koltuğumun kollarına ellerini koyarak benim üzerime doğru eğildi. "Mükemmel olan başka ne var biliyor musun?"
Gergince ona baktım. "Ne var?"
Luke birden resim sınıfına girdi. Girmesi ile bağırması bir oldu. "AMAN TANRIM YANLIŞ AN!"
Ashton dikleşip benim üzerimden çekilirken gülümsedim. "Gel Luke."
Ashton bana döndü. "Ben de derse yetişecektim zaten."
Kafamı salladım. Bana eğildiği anda saçlarına parmaklarımı sokup yanağından öptüm. Ashton kapıdan çıkarken Luke'un karşıma oturması için ayaklarımı kaldırdım. Benim ayaklarımı alıp kendi dizine koydu. Cebimden telefonumu çıkartıp instagramda gezindim.
"Denise ile dışarı çıktık."
Dudağımı yerken ona baktım. "Ee?"
"Onunla sevişmek istiyorum."
Kıkırdayarak gözlerimi tekrar ekrana çevirdim. Calum'un attığı resmi görünce durdum. Gözleri kapalı mikrofana yaklaşmıştı. Büyük ihtimalle bir önceki gece fotoğrafıydı.
Mükemmeldi.
Luke tekrar konuştu. "Calum'un doğum gününde açıklayacağım."
Nefes aldım. "Luke büyük ihtimalle biliyorlardır zaten. Onlar senin arkadaşların."
Luke kafasını salladı. "Büyük ihtimalle." Nefes alıp ayağıma vurdu. Gözlerimi Calum'un fotoğrafından çekip Luke'a bakım. "Calum'un doğum gününde ne yapacağız?"
Kaşlarımı kaldırdım. "Calum'un doğum günü mü?"
Kafasını salladı. "Sürpriz gibi bir şey mi yapsak?"
Omuz silktim. "Bilmem ben onu sizin kadar tanımıyorum."
Luke güldü. "İki ay oldu az çok tanımışsındır."
Kafamı salladım. Elbette sonuçta onunla bir yatağı paylaşıyorum. "Mantıklı sürpriz parti yapalım."
Luke bana döndü. "Ama bunu fark ettirmeden nasıl yapacağız."
Gülümsedim. "Ben yaparım."
Luke ellerini kaldırdı. "O zaman seninle hediye almaya gidelim."
Kafamı salladım. "Kitap alalım."
İki saniye birbirimize bakıp kahkaha attık.
&
Ashton nefes aldı. "Calum, beni yurda bırakıp Aurelia ile eve geçer misin?"
Calum kafasını salladı. Gözlerinin altı mor olmuştu hiç uyuyamadığı belliydi. Nefes alıp çizimime geri döndüm. "Çok iyi bir zamanda kaybettin ehliyetini."
Ashton isyan edercesine konuştu. "Evet! Aurelia'yı hafta sonu doğa görsün diye kampa götürecektim. Belki daha gerçekçi çizgiler oluşur diye."
Calum kafasını salladı. "Yazık olmuş."
Çayından bir yudum alırken bıyık altı gülümsedi. Calum bunu neden yapıyordun? Ondan korkuyordum. İşk önce benden hoşlanıyormuş gibi davranıp bunun olmadığını söyledi. Ve şimdi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hot Hands
FanfictionBir gün gelir içindeki her şey ölür. Canlı beden mezara yerleştirilmez.