Bir gündür uyumuyorduk. Sabaha kadar konuştuk. Calum'u artık daha iyi tanıyordum. Kahvaltıyı yolun kenarında bir yerde yedikten sonra Calum'un yorulduğunu anlayıp arabaya ben geçmiştim.
Calum kıkırdayarak telefonunu bana gösterdi. "BAK!"
Ana ekran fotoğrafını ikimizin sırılsıklam olduğu bir fotoğrafı yapmıştı. Calum elini omzuna atmış bende kafamı onun göğüsüne gömerek gülüyordum. Calum'a baktım. "Imm,"
Calum telefonu çekip bana baktı. "Harika yine bir şey geliyor."
"Bence şu an aramızda olanları açıklamamız hoş olmaz."
Kaşlarını çattı. Hızlıca gözlerimi yola çevirdim. "Aurelia, böyle bir şey yapmayacağım."
Direksiyonu sıktım. "Calum lütfen, gerçekten yüzleşecek cesaretim yok."
Calum kaşlarını kaldırdı. "Senlik bir durum yok! En yakın arkadaşının hoşlandığı kızı alan pislik herif benim! Bunu Ashton'a söylerim, korkum yok."
Tanrım! "Calum, sadece şu an istemiyorum. İkimiz için de doğru olan bu. Şu an böyle bir şeyin ortaya çıkması arkadaşlıklarını zedelebilir."
"Seveceğim kadına da mı karışacaklar?"
Derin nefes aldım. "Anlamamakta ısrar mı ediyorsun?"
Birkaç saniye gözlerini cama çevirdi ve sanki sakinleştiğini göstermek için alça bir sesle konuştu. "Pekâlâ, sen nasıl istersen. Şu anlık saklayalım diyorsan, saklayalım."
Ona döndüm. "İkimizin iyiliği için söylüyorum. Sen belki umursamıyor olabilirsin fakat ben çok yorgunum Calum. Yaşadığım şeyler artık çok ağır geliyor."
Nefes aldım. "İlişkimiz için sağdan soldan bir şeyler duymaya veya yargılanmayı kaldıramam."
Calum kafasını salladı. "Tamam."
Kaşlarımı kaldırıp saçımı arkaya attım. Tanrım.
&
Eve geldiğimizde ölüyorduk. Michael ve Samanah iç çamaşırları ile yerde uyuyorlardı. Pasta yere düşmüş içki şişeleri her yerdeydi.
Calum ile birbirimize bakıp yavaşça yukarı çıkmaya başladık. Odaya girdiğimizde Calum sırtındaki çantayı kenara attı. Kapıyı kapatıp kendimi yatağa attım. Calum'da üstüme doğru atladı.
Gülerek ittim. "Öldürmenin eğlenceli yolu mu?"
Gülümseyerek kollarını bana sardı. Onun kollarının arasına girip gözlerimi kapadım.
Esneyerek kaltığımda sağdaki saate baktım. Saat 4 idi. Gözlerimi ovarak kalktım. Calum karnımın üzerinde yatıyor, sol bacağıma sarılıyordu. Gülümseyip kafamı geriye attım.
Saçlarını okşamaya başladım. Calum'un yataktaki telefonunu aldım. Bu halimizin fotoğrafını çektim. Daha sonra gidip Instagrama baktım.
Michael ve Samanah oldukça romantik bir fotoğraf paylaşmışlardı. Calum'un yerine beğendim. Aşağıya indiğimde Luke ve Denise'in öpüşürken fotoğraflarına baktım. Çok tatlılar! Onu da beğenip aşağıya indim.
AMAN TANRIM!
Janice denen kızın fotoğrafı Calum'un Instagram hesabındaydı. Sinirle ekranı kilitledim. Etrafa baktım. Derin nefes aldım. Calum büyük ihtimalle tanıdığı biri olduğu için takip etmiştir.
İç sesim beni sinirlendirmeye çalışıyordu. Yapma! Sakın oyuna gelme Aurelia!
Ve oyuna gelip telefonu açtım. Hızlıca mesaj kısmına geldim. Elbette kızla mesajları vardı. Kız yazmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hot Hands
FanfictionBir gün gelir içindeki her şey ölür. Canlı beden mezara yerleştirilmez.