Bana Aşık Ol

Takım

'' Ne saçmalıyorsun Arya '' Doruka sırıtarak bakarken keşke deminki surat ifadesini kameraya alıp ölümsüzleştirseydim diye düşündüm. 

'' Partide ne olduğunu tam olarak hatırlamıyorum ama ondan beri benim sana aşık olduğumu zannediyor ''  gülmekten yanaklarım acıyınca ellerimle yüzümü ovuşturdum.

'' Neden öyle zannetmesine izin verdin ? Ayrıca sen ne yaptığını hatırlamıyor musun ? '' son sorusunda suratında alaycı bir gülümseme oluşmuştu.

'' Kusura bakma canım bünyem sizinkiler gibi alkole aşina değil böyle tepkiler verebiliyor ayrıca ne yaptığımı senden dinleyecektim de senin de Kıvançtan farkın yok hemen dalga geçiyorsunuz ''

'' Ne dedim ben şimdi sadece hatırlamıyor musun diye sordum ''

 Elimle yüzünü gösterip '' Alaycı gülümseme şeysini yaptın işte , beni sinir ediyor '' dedim büsbütün gülmeye başladığında elimi belime yerleştirip ciddi bakışlarımı yolladım, hareketlerime güldüğünü biliyordum. Garip jestlerim ve mimiklerim vardı alışkın olmayanlara komik geliyordu biliyordum.

'' Gülmeyi keser misin ? Ben ciddiyim ve senden öğrenmek istediklerimin başını alaycı gülümsemelerin , umursamaz tavırların ve istediğin zaman atabildiğin tehditkar bakışların sırrı çekiyor '' elimle havayı döverken bana inanamazmış gibi bakıyordu

'' Ben ciddiyim dedikten sonra bu saçma ve komik cümleyi kurdun mu gerçekten ? '' 

Çadırının yanında yere oturduğunda eliyle yanına vurup oturmamı istediğini belli etti. Ben de ona yüz vermemeye çalışarak yanına geçtim.

'' Bazen sinir bozucu olabiliyorsun ''

'' Biliyorum , bak ona gidip bana aşık olmadığını söylemen gerekiyor bu bir işimize yaramaz anladın mı ? '' sonunda benimle dalga geçmeyi bıraktığında yüzüne baktım

'' İşimize yarayacak ne yapıyoruz ki zaten , hala bana Eylül'ü neden getirmediğimizle ilgili konuşup duruyor '' yerdeki otları yolup elimde daha da parçaladım

'' Şu anda onu tanıyorum Arya , her şeyin hemen olmasını bekleyemezsin her erkek farklı tip kızdan hoşlanır ve Kıvançınkini bulmamız gerekiyor ''

'' Her şeyin hemen olmasını beklediğim yok aslında ben olmayacağını biliyorum , peki onun hakkında ne düşünüyorsun ?'' elimdeki otun parçalanacak yeri kalmadığında ellerimi çırptım Doruk bizimkilerin olduğu gruba bakıyordu. Konuşmalarını duyamıyorduk ama görebiliyorduk

'' Sen daha iyilerine layıksın '' dediğinde ona baktım yine benimle dalga geçiyordu Kıvançtan hoşlanmadığını her şekilde ifade ediyordu, omzuna sert bir şekilde vurduktan sonra '' Sana ciddi bir soru soruyorum yoksa gözlem yeteneğin yok mu ? ''

'' Bu sözünle gaza gelip sana senin psikolojik tahlilini yapacak değilim '' dedi aslında ben Kıvançınkini yapması için gaza getirmeye çalışmıştım ama bu daha iyi bir fikirdi

'' Lütfen yap yalvarırım yap çok merak ettim bak '' 

'' Gerekirse yalvarmaktan çekinmiyorsun '' dediğinde sırıttım '' Bütün tespitlerin bu kadar isabetliyse sanırım senden korkmaya başladım ''

Birden benimle dalga geçen ifadesinin yerini düşünceli bir ifade aldığında gülmeyi kestim başını yana yatırıp

'' Kendine duvarlar örmüşsün kimseye benliğini göstermemeye çalışıyorsun. Kimseye tam anlamıyla güvenmiyor ve içine almıyorsun. Çok sınırlı bir çevren var ve başkasını almak da istemiyorsun olanla yetinme olayını biraz abartmışsın denilebilir. Aslında delinin tekisin ama tutarlı davranmaya çalışıyorsun. Korkularının üstüne gitmektense kendini hiçbir şeyden korkmadığına ikna ediyorsun. Senin hayatın rol yapmakla geçiyor. '' dediğinde elimde kalmış çimen yeşilliklerine boş boş bakıp düşüncelerimde kaybolmaktan vazgeçip elimi üstüme sildim ve ayağı kalktım. Bu ani hareketimi bekliyor gibi o da kalktı ve kolumu tuttu