4

596 51 43
                                    

Bölümde tıbbi kelimeler mevcut

----

↪️Sıla

"Doktor Sıla artık içeriye girmelisiniz!"

Yaklaşık üç dakikadır camdan izliyor ne yapmam gerektiğini düşünüyordum. Evet yaparsam cerrahlığım elimden gidebilirdi ve  bu istediğim en son şeydi. Mesleğimi seviyordum.

Ama yapmazsam camın diğer tarafındaki hasta ölecekti. Bunu göze alamazdım.

"DOKTOR ARTIK YAPMANIZ GEREKENİ YAPIN LÜTFEN!"

İçerden bir hemşire bağırdığında hızla kendime gelecek içeri girdim. "Ne oldu?"

"Bir anda kanama başlamış. Şuan da *ventriküller fibrilasyonda."

(*Kalp ritminde kalp kaslarının seyirmesi sonucu oluşan düzensizliğe denir.)

Koşarak sedyenin yanına geçtim ve kalp masajı yapmak için kıyafeti sıyırdım, fakat gördüğüm şey şok olmama yetişti. Yarası biri tarafından açılmış, dikiş de patlamıştı.

"Kahretsin! Kim yaptı bunu? Hemen Doktor Jung'u çağırın."

"Efendim o şehir dışında."

"O zaman Doktor Kang'ı bulun." Doktor Kang diğer kalp ve damar cerrahıydı ve işinde oldukça iyiydi.

"Doktor Kang ameliyatta. Doktor Lee'ye haber verdik ama gelmeyeceğini söyledi."

Gelse hayat kurtarsa eline yapılır zaten diye düşünmeden edemedim. Adamı sinir ediyordu. Sinirle derin nefes alarak sedyeye tekrar döndüm. O sırada göğüs kafesi hızla kan dolmaya başladı.

"*Hemotoraks oluşuyor. Bana 50 cc'lik şırınga ve eldiven getirin."

(*Göğüs kafesinin hızla kan dolmasına denir.)

Eldiven ve şırınga gelince hızlıca eldivenleri giydim ve şırıngayı paketinden çıkardım. Hazırladıktan sonra iğneyi doğruca kalbe ittim. İğneyi yavaşça ilerletirken kendi kalp atışlarımı hissedebiliyordum. Şırıngaya hızla kan dolmaya başladığında beklemeye başladım. Bir süre sonra şırınganın tamamı dolunca şırıngayı geri çektim. Göğüsteki kan azalmıştı ama hala devam ediyordu.

"Damarı dikmem gerek. Önlük, maske ve yeni eldiven istiyorum. Ayrıca dikmem için gerekli malzemeleri de getirin. Çabuk olun!"

O anda duyduğum tuhaf seslerle başımı sedyeye eğdim. Jimin gözlerini açmış, kısık gözlerle etrafa baktıktan sonra öksürmeye başlamıştı. Uyanmaması gerekiyordu, uyanmamalıydı.

Hızla hemşireye döndüm. "Hastanın uyanmaması gerekiyordu!"

Hemşire özür dileyerek ilaç vermek için Jimin'e döndüğünde öncekinden daha fazla öksürdüğünü, nefes alamadığını gördüm.

"Hasta nefes alamıyor!"

Tekrar donmuş, öylece bakıyordum. Bazı şeyler doğru gitmiyordu ve paniğe kapılmıştım.

"*Trakeostomi yapmanız gerekiyor doktor."

(*Cerrahi yollarla soluk borusuna giden bir delik açılmasına denir.)

Hızla başımı iki yana salladım. "Yapamam, ben asistanım. Yanımda cerrah olmadan yapamam."

"Onu ölüme terk etmeyeceğinizi söylemiştiniz! Bir şeyler yapın doktor."

BTS ; TRUST MEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin