↪️Sıla
Derin bir nefes aldım ve başhekimin odasını tıklattım. Üç gündür nöbete kalıyordum ve fazlasıyla uykulu ve yorgun hissediyordum.
Bugünlük işim yoktu, Jimin'i otuz dört dakika önce normal odaya aldırmıştım. O yüzden endişe de duymuyordum. Yağmur zaman bulduğunda kontrol edeceğini söylemişti, bu da rahatça eve gidip dinlenmemde sorun olmadığını kanıtlamıştı.
Sakin bir ses gel diye seslenince içeri girdim ve kapıyı kapattım.
Başhekim başını kaldırıp bana baktığında derin nefes aldım. "Bir şey mi oldu?"
Başımı iki yana salladım. "Hayır efendim, sadece üç gündür nöbete kalıyorum ve yorgunum. Eve gidip dinlenmek istiyorum."
Başhekim anladığını belli etmek için kafa salladı. "Pekala gidebilirsin."
"Teşekkür ederim efendim, iyi akşamlar," diyerek kapıya döndüm. Odadan çıkacakken sesini duyduğumda sinirle gözlerimi kapattım.
"İki gün sonraki kurulu unutma."
Sanki aklımdan çıkıyordu. Arkamı dönüp kafa sallayarak odadan çıktım. Asistanlar için olan giyinme odasına giderek hastane kıyafetlerinden kurtuldum. İşlerimi hallettikten sonra odadan çıktım. Çıkışa yaklaşmıştım ki tanıdık ses olduğum yerde durmama neden olmuştu.
↪️Jungkook
"Hyung ben dışarı çıkıyorum." Hepsi kafa salladığında hırkamın şapkasını takarak asansöre yürüdüm.
Çıkış katına vardığımda önümdeki bedeni görmemle gülerek seslendim. "Doktor Sıla!"
Arkasını dönerek etrafa bakmaya başladı. Yanına gittiğimde beni fark etmişti. "Efendim Jungkook?"
Gülümseyerek ona baktım. "Sarılmamı yanlış anladıysan kusura bakma. Sevinçten sarılmıştım."
Derin nefes alarak gülümsedi. "Sorun değil. Kim olsa aynı tepkiyi verirdi."
"Ama bu can borcumuz olduğu gerçeğini değiştirmiyor."
Sıla derin nefes aldı ve kollarını göğsünde birleştirdi. "Can borcunuz yok demiştim. Ben doktorum ve yapmak zorundaydım. Şu borçtan vazgeçelim artık, tamam mı ?"
Gülümsedim, iyi biriydi. "Göründüğünden daha iyi ve zeki kızsın."
"iltifatların güzelmiş, teşekkürler."
Güldüm, güldü. "Eve gidiyorsun galiba. Bir şey olursa sana haber veremeyeceğiz gibi gözüküyor."
"Ah, doğru ya. Yağmur boş olduğunda kontrole gelecek. Bir şey olursa ona söylersiniz."
Kafa salladım ve derin nefes alarak sorma istediğim soruyu sordum. "Sakıncası yoksa numaranı verir misin?"
Gülmeyi kesip dik dik bana baktığında yutkundum. "Hayır öyle değil. Sadece doktoru sensin. Sana da haber vermeliyiz. Ayrıca-"
"Ayrıca ne?"
"Arkadaş olabiliriz belki. Hiç doktor arkadaşım olmamıştı. Şöyle bakmayı kes korkuyorum."
"Niye benimle arkadaş olmak isteyesin ki?"
"İnsanlara normalde çabuk ısınmam ama sana ısındım gibi hissediyorum. Ayrıca Jimin hyungla çok uğraştın. Bu da güvenilir olduğunu kanıtlıyor. Ah, birde sıcak kanlısın. Arkadaş olabiliriz diye düşünmüştüm."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BTS ; TRUST ME
Fanfiction»Hayatını değiştiren bir kız. »Hayatını değiştiren bir vaka. »Hayallerini,etrafındaki sevdiklerini paramparça eden bir katil. »Ona güvenmeyen aile. »Ona güven veren Bangtan♡. »Onları korumaya çalışan bir kız. -KORUYABİLECEK Mİ?-