Lütfen vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar♡
"Evet Jimin aynen böyle. Biraz daha tükür. Aferin sana."
"Hoseok hyung sen de biraz tükür bende tükürük kalmadı."
Jungkook kahkaha attı.
"Kız zehirlenecek"
Jimin gülümsedi ve omuz silkti.
"Bana ne. Umrumda değil."
Jungkook ve Jimin beşlik çaktı ve suyu kaşıkla iyice karıştırdılar.
Hoseok ikiliye göz devirdi.
"Götürün artık bekliyor kız."
Jimin suyu aldı ve götürmek için harekete geçeceğı sırada Jungkook onu durdurdu.
"Dur Jimin."
Hoseok gülümsedi.
"Aferin Jungkook. Bunu yapmayacağını biliyordum. Düzgünce suyu götürün şimdi. İçine tükürmeden."
"Jimin gel buraya içine tuz dökmeyi unuttuk"
Jimin heyecanla ellerini çırptı
"Evet evet evet evet!"
Hoseok şaşkınlıkla gözlerini açtı.
"Oha, manyaksınız siz."
Jimin Hoseok'a dil çıkardı.
"Tuz nerde?"
"Bu rafta olması lazım hyung."
Jungkook rafın kapağını açtığında bir kutu tezgahın üzerine düştü. Kutu yere düşerken açılmıştı. Kutudan düşenleri gören Jungkook ve Hoseok şaşkınlıkla birbirlerine baktılar.
"H-hyung bunlar ne?"
"Yok bir şey Jimin hadi sen git suyu Minhee'ye ver biz geleceğiz tamam mı? Taehyung'a da söyle. Mutfağa gelsin."
Jimin Jungkook ile beraber içine tükürdüğü suyu Minhee'ye götürdü.
"Nerde kaldın be iki saattir su bekliyorum."
Jimin derin bir nefes alarak suyu Minhee'nin başından aşağıya döktü.
"Al suyunu. Afiyet olsun."
Odadaki Jin Yoongi ve Taehyung şoka girmişlerdi. Minhee ise Jimin'e tehdit cümleleri savuruyordu.
"Seni mahfedeceğim! Bittin sen bittin! Jin oppa gidelim!"
Minhee Jin'i kolundan tutup sürükledi ve hızla evden çıkardı. Rezil olduğu bu evde daha fazla kalamazdı. Yoongi ve Taehyung ise kahkaha atıyorlardı.
"Jimin ne yaptın kıza böyle."
"Hyung'umun elini sıktı. Bir de ona oppa dedi. Ben de su isteyince ona suyunu getirdim. Ne yapmışım ki Yoongi hyung?"
Taehyung kahkaha attı.
"Çok güzel gülüyorsun hyung ama Hoseok hyung ve Kookie seni mutfakta bekliyor."
"Neden?"
Jimin dudağını büzüp iki elini yukarı kaldırıp indirdi.
Taehyung mutfağa girdiğinde Hoseok ve Jungkook'un gözleri adeta alev gibiydi. Sinirlendikleri bariz belliydi.
"Ne oldu, neden beni çağırdınız?"
Jungkook gözleri ile tezgahın üzerine düşen iğneleri gösterdi.
