~Karanlık Güçler~

6.2K 606 537
                                    

iyi okumalar dilerim♡♡ Bu arada üzgünüm okul nedeniyle bölüm çok kısa oldu ama telafi edeceğim♡

"Kırma kanka yazık be. Baksın işte."

"Evet Taehyung hadi ya. Bak evde de bakamadım burada bakacağım diye içimde kaldı."

Taehyung derin bir nefes aldı. Bir haftadır canı öyle çok sıkılıyordu ki Jungsan'ı kırmamak için ne yapsa kabul ediyordu ve haliyle ev adeta yaşanmaz bir hale gelmişti. Her köşede bir mum vardı ve ev tuhaf boncuklar, otlar, aynalar ve kağıtlarla dolmuştu.

"Pekala. Sadece birkaç dakika. Daha sonra bırakacaksın. Anlaştık mı?"

Jungsan sevinç çığlıkları attı ve fincanı kaptığı gibi Jimin'in yanına oturdu.

"Bekle. Evde tütsü var mı?"

Yoongi gülümsedi.

"Vardır vardır bunların yatak odalarında. Tütsü ayrı bir hava veriyor hani anlarsınız ya."

Taehyung Yoongi'nin dediklerine gülümsedi.

"Bizim odamızda yok ama siz çok kullandınız sanırım. Ayrı bir hava verdiğini bildiğinize göre."

Jungkook sahte olduğu bariz belli bir şekilde öksürdü.

"Susun da Jungsan bir an önce fala baksın. Senin de sıçarım tütsüne mumuna bakacaksan bak artık."

Jungsan ettiği dualar eşliğinde fincanı tabaktan kaldırdı.

"Hmm.. Jimin. Burada kabarık bir şey var."

Jungkook kıkırdayarak Taehyung'a baktı.

"Ne? Ne bakıyorsun be?!"

Yoongi ve Jungkook kıkırdamalarına engel olmaya çalıştılar ve Jungsan fala bakmaya devam etti.

"Burada uzun bir yol var, görüyor musun Jimin?"

"Evet Jungsan hyung."

"Sanırım bu, uzun ve kabarık bir yol."

Jungkook ve Yoongi bu sefer kendilerini tutamadı ve aynı anda kahkaha atmaya başladılar.

"Yani, uzun mu bilemeyiz ama, kabarık olduğu kesin. Değil mi Taehyung?"

Taehyung yanında oturarak kahkaha atan Jungkook'un koluna sertçe vurdu.

"Saçma sapan konuşmayın çocuğun yanında. Geri zekalı mısınız?"

"Ee Jungsan hyung başka neler görüyorsun?"

Yoongi gülümsedi.

"Dar bir tünel görüyormuş değil mi Jungsan?!"

Taehyung kolunu uzatıp bu sefer de Yoongi'ye vurdu.

"Kesin artık sesinizi. Saçma saçma konuşup sinirlendiriyorsunuz beni."

Jungsan onlara göz devirdi ve işini yapmaya devam etti.

"Birini görüyorum. Sanki iki şeyin arasında duruyor gibi. Görebiliyor musun?"

Jungsan fincanı Jimin'e uzattı.

"Evet hyung sanki bir insan var."

Jungsan umutsuz gözlerle Taehyung'a döndü.

"Size verdiğim kağıdı kaybettiniz, değil mi?"

Jimin olumsuz anlamda kafasını salladı.

"Hayır hyung ben onu yatağımızın başına astım."

Taehyung boğazını temizledi.

"Şey, aslında, ben onu geçen gün çöpe attım.."

"Ne?! Sen ne yaptığının farkında mısın?! Şimdi tüm şeytanları başına topladın!"

Taehyung derin bir nefes aldı.

"Jungsan. Bu tür şeylere inanmıyorum. Mafyalar ile işim tamamen bitti. Jimin'i kaçıranlardan Jimin'i de kurtardım. Borçlarım zaten çoktan bitti. Maddi durumum ve işim gayet iyi. Yani anlayacağın, her şey yolunda ve güzel. Senin dilinde hiçbir "karanlık güç" bizi ayıramaz anladın mı? Kimsenin bizi ayırmaya gücü yetme-"

Çalan kapı zili ile Taehyung'un cümlesi yarım kaldı. Taehyung kapıyı açmak için oturduğu yerden kalkarken Jungsan onu durdurdu.

"O karanlık güçleri hafife aldığın için şeytanlar sana kızdı. Şimdi de buraya bir elçisini göndermiş olabilir. Sakın açma kapıyı."

Taehyung oflayarak kolunu Jungsan'dan kurtardı. Jungkook gülümsedi.

"Karanlık gücünü bilmem ama at gücü gelmiş olabilir. Elçisi de Hoseok."

Taehyung'un Hoseok gelecek diye düşünerek açtığı kapıda bambaşka hiç tanımadığı bir adam belirivermişti.

"Merhaba. Bir yanlışlık oldu sanırım. Birine mi bakmıştınız?"

Kapıdaki, Taehyung'un ilk defa karşılaştığı takım elbiseli ve uzun boylu genç adam Taehyung'a gülümsedi.

"Doğru yere geldiğimi umuyorum. Park Jimin, o burada mı oturuyor?"

"Jimin mi? Nereden tanıyorsunuz ki siz onu?"

Genç adam gülümsedi ve elini Taehyung'a uzattı.

"Merhaba. Ben Park Chanyeol. Park Jimin'in abisiyim."

***


CatBoy//VMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin