Aşağıdaki koyu renkli yeri okuyup cevaplamayı unutmayın.
Çok seviyom sizi. Best okuyucu kitlesi alanında ödüllere layıksınız.
Ulan bu arada 50 yorum ve 10 vote için tşk. Tabi hayalet okuyucular buna layık değil -_- yorum konusunda beni delirtin 100+ yorum gelir mi sizce?***
-düğün günü-Karnım hafiften şişti ancak yine de elbisemin içinde harika görünüyordum. Tamamen kendim tasarlamıştım. Bu da gelinliğimi daha çok sevmeme neden oluyordu. Aaliyah hızlıca içeri girip kapıyı kapatırken;
"Shawn delirmiş vaziyette. Seni görmek için tutturdu."
"Bende onu özledim." iki gündür birbirimizi görmüyorduk. Bu... onu özlememe sebep oluyordu. İçeri giren Bayan Mendes;
"Harika olmuşsun tatlım." elindeki kutuyu bana uzatarak;
"Bu bilekliği Manny'nin annesi ben Shawn'a hamileyken vermişti. Şimdi bende sana veriyorum çünkü-"
"Bu bilekliği o kadarda sevmiyorsun." Aaliyah araya girmişti hemen. Lauren;
"Seni bu kadar benimseyen bir ailenin gelini olmak nasıl bir his?"
"Harika. Çok teşekkür ederim Bayan Mendes."
"Bana artık anne de." dedikten sonra birbirimize sarıldık. Evleniyordum. Tamda hayal ettiğim gibi bir düğün olacaktı. Geçen sefer Kanada'ya geldiğimizde dondurmacıdan dönerkenki falezde evlenecektik. Küçük biz bize bir tören olacaktı. Harika bir okyanus manzarası eşliğinde yeşil bitki örtüsü ve sevdiklerimiz. Daha ne isteyebilirdim ki bir düğünden? Karnıma dokunarak;
"Babayla buluşma vakti Skylar." dedikten sonra hepimiz karavandan çıktık. Büyükbabam smokiniyle kapıda beni bekliyordu. Bayan Mendes-düzeltiyorum annem-, Lauren ve Aaliyah önden giderken büyükbabam;
"Harika olmuşsun."
"Sende çok yakışıklı olmuşsun." dedim ona sarılırken. Benim için evinden kalkıp Kanada'ya gelmişti.
Mabedin başına geldiğimizde herkes bize bakıyordu. Annem ile birbirimize baktıktan sonra Shawn ile göz göze geldim. Gözleri dolmuştu. Beni o kadar çok seviyordu ki, beni sevmesini bile seviyordum. Mabedin sonuna geldiğimizde büyükbabam beni Shawn'a teslim etmişti. Kulağıma eğilerek;
"Harika görünüyorsun."
"Teşekkür ederim." yerlerimize geçmiştik. Rahip;
"Bugün burada birbirine yakışan bu iki insanı Tanrı'nın yolunda bir haline getirmek için bulunuyoruz. Birbirinizi, hastalıkta ve sağlıkta, her türlü zorlukta seveceğinize söz veriyor musunuz?" aynı anda;
"Evet." demiştik. Annemin ağladığını duyabiliyordum. Rahip;
"O zaman yeminlerinizi edin."
"Önce ben." dedim ve Shawn'nın ellerini ellerime kenetledim. Boğazımı temizledikten sonra;
"Kendimi hiçbir zaman güzel hissetmedim. Ya da sevilebilir. Ancak sen bana o kadar iyi davrandın ki içimde kilitli tuttuğum kalbimin zincirlerini kırdın. Seni sevmemek için çok çabaladım. Çünkü beni sevmiyordun-" ellerini itiraz etmek için çekmek istese de izin vermedim.
"-en azından ben öyle hissediyordum. Ama yine de seni sevmek bile o kadar güzeldi ki. Japonya'da kendimi dünyanın en şanslı kadını gibi hissettim. Şuanda da öyle hissediyorum. Sevgime sevginle karşılık verdiğin için teşekkür ederim. Seni sonsuza kadar seveceğim."
"Öhöm. Sıra bende galiba." dediğinde davetliler bende dahil olmak üzere hafifçe güldüler.
"Seninle tanıştığımız ilk gün seninle harika anlaşacağımızı biliyordum. Sen harika bir figürdün benim için. Saygı duyuyordum. Ancak güzelliğin ve kişiliğin bir olup beni sana hapsettiler. Kıskandım. Acı çektim. Beni sevmiyorsun diye hüzün dolu şarkılar yazdım. Ancak yazdığım mutlu şarkıların ilham perisi bile sendin. Harika bir kaynaktın aşk şarkıları için. Tutulmuştum sana bebeğim. Hemde delicesine. Dayanamayıp bunu milyonların önünde dile getirdim. Çünkü herkesin her kıvırcık erkeğin bilmesi gereken bir şey var ki: o da sen benimsin. Şimdi bebeğime hamilesin. Bebeğimize. Seni sanki mümkünmüş gibi daha çok seviyorum şuan. Sana ve Skylar'a çok iyi bakacağıma ve sizi sonsuza kadar seveceğime yemin ederim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
asistan | sm
FanficShawn Mendes'in kişisel asistanı olmak nasıl bir his bilir misiniz? Eğer bilmiyorsanız ki, bilmiyorsunuz şöyle izah edeyim. Bu işe girdiğim günden beri alkol sorunum var. Ivory Polinski iyi bir öğrenci değildir ve paraya ihtiyacı vardır. Shawn Mende...