asistan | sm

s e s s e n t a d o i s

myheartbieberxx yorumların beni mutlu ediyor.

👶🏻👶🏻👶🏻

-shawn-

"Doktor neler oluyor?" dedim Ivy'nin tutmakta olduğum elini bırakmadan.

"Bir şey yok. Bazı bebekler biraz uykucu olabiliyorlar. Bir kere daha deneyin." dedi hemşirelere dönerek. Hemşireler bir kere daha Skylar'ı uyandırmaya çalışıyorlardı ancak bebeğim buna yanıtsız kalıyordu. Yanaklarımı ıslatan göz yaşlarımı silerken;

"Shawn." diyen güçsüz sese döndüm. O da ağlıyordu.

"Shawn ne oluyor?" Skylar'ı görmesini engelleyecek bir konumda durarak;

"Bir şey yok sevgilim, biraz güçsüz düştün o kadar."

"Bebeğim nerede?" cevap veremedim. Uyanacak mı uyanmayacak mı bende bilemiyordum. Bunca zamandır birçok doktor kontrolünde sapasağlamdı.

"Shawn! Bebeğime ne oldu?" ameliyathanede hepimiz sessizdik.

"Hayır,"

"hayır,"

"hayır. Buna izin vermem! Hayır görmeliyim onu." doktor yanımıza gelip;

"Daha çok gençsiniz Bayan Mendes. Hem tepki vermedi. Bu kesinlikle ölü doğdu demek değil ancak çok kan kaybettiniz. Moralinizin bozulmasına izin veremem." Ivy ise hıçkırıkları arasında;

"Bebeğimi görmeliyim lütfen. O iyi biliyorum. Hissedebiliyorum Shawn o iyi. Onun bir şeyi yok. Bir kere kucağıma alayım." elimden gelen bir şey yoktu. Bir yanda kaybetme ihtimalim, belki de kaybettiğim çocuğum diğer yanda ise inat eden yorgun karım. Bende en az Ivy kadar bitap bir üzüntü de olsam da güçlü durmalıydım. Doktora dönmemle hemşirelere bir hareket yaptı ve hemşireler yeşil bezin içindeki Skylar'ı Ivy'nin kucağına getirdiler.

"Annecim. Uyansana hadi." içini çektikten sonra Skylar'ın kumraldan sarıya çalan saçlarına dokundu ve devam etti. Kalbim parçalanıyordu.

"Bak ben sana tam senin seveceğin şekilde bir oda düzenledim ama. Anne kız kıyafetleri aldım bize. Bebeğim lütfen uyan." hemşirelerden iri yapılı olan Skylar'a uzanırken;

"Üzgünüm." dediği anda bir mucize gerçekleşti. Ivy'nin kucağından alınırken Skylar ağlamaya başladı. Herkes birbirine şaşkınca bakarken Ivy ve ben durduramadığımız göz yaşlarımızla Skylar'a bakıyorduk. Doktor;

"Bunun bir mucize olduğuna inanabilirsiniz ama bu annesinden ayrılmaya hazır olmayan bir bebeğin ağlayışı."

***

"Ağlamayı kes. İyi olacağız."

"Demesi kolaydı."

"Kolay tabi." tuttuğum elini ısırdım ve;

"Delirtme beni kadın. Ağlıyorsam je var? Sizi kaybetmekte korktuğum için ağlıyorum ben."

"Ben burada dinleniyor ve annemleri bekliyorken sen git Skylar'a bak." bir saattir Ivy'e takılan kan serumunun başında bekliyordum. Ivy'e bir şey olacak korkusuyla Skylar'ı unutmasam da yanına gitmemi engellemişti.

Odadan çıkıp küvezlerin olduğu alana gittim ve bir hemşireye dokunarak;

"Skylar Mendes'e bakabilir miyim?" hemşirenin benden biraz fazla kısa olmasıyla yaka kartındaki isme baktım.

Sema.

Yazıyordu.

"Sema?" dedim. Bana gülümseyerek;

"Tabi. Buyrun." camın önüne geldiğimizde Sema hemşirenin gösterdiği bebeğe döndüm. Aşırı güzel bir manzaraydı.

"Onu kucağıma alabilir miyim?" diye sorduğumda;

"Sadece iki dakikalığına ancak dezenfekte olmalısınız."

Sema hemşirenin bana verdiklerini giyip dezenfekte olduktan sonra kızımı kucağıma alabilmiştim. Minicik bedeni elimin dörtte birinden bile küçük elleri benim miydi şimdi?

Kucağımdaki varlık benim kızım mıydı? Gelmekte olan göz yaşlarıma engel olmaya çalışırken;

"Merhaba ufaklık. Benim, baban. Bugün beni ve anneni çok korkuttun ancak yine de bir mucize yarattın ve sana çok minettarım. Beni kendinden alı koymadığın için. Daha gencim çok hatam olacak seni büyütürken, sana babalık yaparken ancak şunu diyebilirim ki sahip olduğum ve sahip olacağım her şey sonsuza kadsr senindir dünyanın en güzel kızı."

"Küveze koymalıyım." diyen hemşireye kızımı geri verdikten sonra Ivy'nin yanına gittim. Zaten Los Angeles'ta olan annemler ve Layla gelmişlerdi ancak Ali'nin de burada olmasını beklemiyordum.

"Shawn, tebrik ederim baba oldun." diye herkesten önce boynuma atlayan Ali'ye sarılırken;

"Bende seni tebrik ederim Ali, sende dayı oldun."

"Ay, oldum değil mi?" annemlere ve babama sarılırken tebriklerini kabul ediyordum. Gözleri dolu Aaliyah;

"Hala olduğuma inanamıyorum." deyine ona sarılıp;

"Bende ama harika bir hala olacaksın. Olmazsan dayak yersin zaten." bunu söylerken Aaliyah'ın saçlarını karıştırıyordum. Bizi deminden beri sessiz bir şekilde izleyen Ivory;

"Görümceden uzak dur Sean Mendez!"

"Sean Mendez mi?" dedikten sonra evde görüşeceğiz bakışlarımı attım ona.