Ev

12.6K 536 83
                                    

"Kimden gelmiş?" Nadirin sorusuyla yerimden sıçradım. Bende onu merak ediyorum sermişti gibi yüzüne baktım. Sonuçta olanları Nadire anlatipta başımı agritmaya gerek yok.

"Çiçeği boşver şimdi. Seninle konuşmam gerekenler var. " kafasını hafif eğerek konuş demek istemiş oldu. "Ev aramak için bugünkü derslere girmeyecem. Ki evi bulduktan sonraki günlerde de derse girmeyecem. Temizlik eşya felan derken baya ugrasacam gibi görünüyor. O yüzden bu haftalik bütün derslerime sen gir. Hem tecrübe konusunda kendini geliştirmiş olursun. " olumsuz cevap verme gibi bir lüksü yok. Sonuçta bu okula stajyer öğretmen olarak gelmişti.

"Tamam dersleri düşünme ben hallederim. Ev konusunda da yardımı mı ister misin?" Kafamı hemen olumsuz anlamda salladim. Şimdi Miraç evi Nadirin bulduğunu öğrenirse evde oturmaz felan neyime lazım.

"O zaman sana kolay gelsin. Gülsüm ablayada sen anlatırsın. " Nadir kafasını olumlu anlamda sallarken dolabimdan çantamı çıkardım ve kitledim. Valizden de Miraçın ceketini çıkardım. Malum dışarısı çok soğuktu. Elimdeki çiçeklerle öylece kalınca çiçekleri Nadire verdim. "Sevdiğin kıza ver ya da çöpe at. " yeterki bende kalmasın. Nadir şok içinde arkamda kalırken öğretmenler odasından çıktım. Merdivenlerden çıkan beşliyi görünce hemen yanlarına adımladım. Bide onlara haber vermek için üst kata çıkmama gerek kalmamıştı.

"Nereye gidiyorsun böyle? " Canın sorusuna gözlerimi devirdim. Beş dakika beklesen zaten açıklayacam.

"Bu haftaki dersleri Nadire verdim bende gidip ev bakacam. Daha eşyalar felan derken sonuçta çok işim var. " bu arada başlarım Miraça döndü. Kaşları çatık yüzümü inceliyordu.

"Ekim. " Nadirin sesiyle kafamı çevirip arkama baktım. Elindeki çiçekleri görünce gözlerim büyüdü. Onu yok etmesini söylemiştim. Burnumun dibine sokmasını değil. Koşar adımlarla yanıma geldi. "Sevdiğim kadına vermemi söylemiştin. " daha ne dedigini bile anlayamadan çiçeği bana doğru uzattı. Allahım bu çiçekten bugün kurtulamıyacak mıyım? Refleks olarak bana uzatılan çiçekleri aldım. Hem şimdi almazsam mevzu uzar felan neyime lazım. Söyledikleri beynimde şekillenirken gözlerim büyüdü. Ne demişti o sevdiğim kadına mı? Elimdeki çiçeği firlatmamak için kendimle mücadele verdim resmen.

"Bu çiçekler ne iş. Ayrıca sevdiğim kadın felan hayırdır. " Canın yine mahalle dayısına bürünmesine ilk defa kizmadim. Bakışlarim Korkarakta olsa Miraça döndü. Kitlenmis gibi elimdeki çiçeklere bakıyordu. Allahım lütfen sağ salim şurdan çıkayım. Nadirin cevao vermesine fırsat vermeden ben konuştum.

"Şimdi sizlerle ugrasamam ev bakmam gerekiyor. Nadir sen öğretmenler odasina çocuklar sizde sınıfa hadi. " resmen başımdan saviyordum. Elimdeki çiçekler hızla çekilince şaşkın bakışlarım Miraça döndü. Öfkeli bakışları benim üstümdeydi. Yine ne yaptım dermiş gibi yüzüne baktım. Hayır garibim ben burdaki en suçsuz kisiyim halbuki. Miraç gülleri tek tek gövedesinden koparıp çöpe attı. Ve bunu Nadirin gözünün içine baka baka yaptı. En sonunda elinde kalan gövdeleri de atıp bileğime yapıştı. Tamam bugün Miraçtan beklenilmeyen tavırlar görüyorum. Dönüp bize şaşkınca bakan beşliye beşli diyorum çünkü Nadirde aynı şekilde  bakıyordu el salladim.

"Bileğimi acıtıyorsun. " Okulun bahçesinden çıkar çıkmaz bunu söylemiştim. Miraç bir anda durup bileğimi firlatircasina bıraktı. Öfkeli bakışları bana dönerken sinirden kuduruyormus gibi bir hali vardı.

"O Piç çiçekleri verecek cesareti nerden buluyor. " lafı biter bitmez hemen arkamdaki duvara yumruk attı. Dudaklarımdan çığlık Kaçarken öğrencilerin bakışları bize döndü. Korku ile yumruk yaptığı eli tutup kendime dogru çektim. Gözlerim çoktan dolarken parmaklarının  boğumlarinda biriken kana nefesimi tuttum. Kim bilir canı şuanda nasıl yanıyordur. Kızgın bakışlarımi Miraçın hırçın bakan mavi gözlerine çıkardım.

EKİM (Öğretmen)(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin