Bundan sonra bölümlere yorum yapanların isimlerini bir sonraki bölümde yazıp teşekkür etmeyi düşünüyorum. 0_mine_0 kubraltsoy39 DenizBilge770 yorunlarimlariniz için çok teşekkür ederim. Bu bölümü size ithafen yazdım. Umarım beğenirsiniz ve beğenirler.
"Daha ne kadar kaldı. " dönüp serçe yüzüme baktı. Süs artık dermiş gibi. Çocukta haklı hem peşine takılmıştım hemde söyleniyordum. Hemen önünde durduğumuz otelle birlikte kaşlarım çatıldı. Sokak arasında otel olduğunuda ilk defa görüyordum. Miraç beni umursamadan içeri girince oteli süzmeyi bırakarak peşinden içeri girdim. Masanın arkasındaki adam Miraçı görünce gülerek yerinden kalktı. Kırklı yaşlarının başında olan adamın bakışları bana dönerken gülen yüzü soldu.
"Ne zamandan beri mal getirir oldun? " kaşlarım anında havalandı.Benden mal diye bahsetmesi hiç hoşuma gitmemişti.
"Yok zaten benimle. Bana oda lazım abi. " bu defa adamın bakışlarından kurnaz bir ifade geçti. Dönüp bedenimi baştan aşşağı süzünce istemsiz Miraça yaklaşmıştım.
"Biliyorsun dışardan getirmek yasak işini burdakilerden biriyle hallet. " şuanda kendimi olaya fransız hissediyorum. Neden bahsettiklerini anlamak mümkün değil.
"Oda verecek misin vermeyecek misin? " dişlerini sıkarak konuştuğu için sesi tıslarmış gibi çıkmıştı. Adam bir süre Miraçın yüzüne anlamsızca baktıktan sonra masanın altından çıkardığı anahtarı Miraça doğru attı.
"Yinede bir şeye ihtiyacın olursa söyle. " Miraç adama cevap vermeden bileğimden tutarak merdivenlere yönlendi. Şaşkın bakışlarımın odağında bileğimdeki eli vardı. Acaba parmakları kalbimin atış hızını hissedebiliyor muydu? Elim karıncalanırken bakışlarımı zor bela bileğimden çektim. İki kat çıktıktan sonra kolidorun en sonundaki odanın önüne geldik. Miraç kapıyı açmak için bileğimi bırakınca elimi hemen kendime çektim. Kapıyı açıp içeri girdi. Bir süre tereddütle kapının önünde dursamda sonunda odaya girdim ve kapıyı kapattım. Farklı odalarda kalsak daha uygun değil miydi? Tamam Miraçın bana bir şey yapmayacağını biliyordum ama bir erkekle başbaşa aynı odada kalmak düşüncesi tüylerimi ürpertiyordu. Belkide içim fazlasıyla fesattı.
"Aynı odada kalmak zorunda mıyız? " çift kişilik yatağa uzanırken bakışları bana döndü.
"Sabah bu otelden sağlam çıkmak istiyorsan evet. " ne dediğini anlamayınca bakışlarımı yüzüne diktim. Anlamadığımı fark etmiş olacak ki tekrardan konuşmaya başladı. "Hala nasıl bir otelde kaldığının farkında değilsin değil mi? "kafamı olumsuz anlamda sallayınca hiç şaşırmadım dermiş gibi yüzüme bakmadı. "Her neyse bu odada kalmak zorundasın. " sırtını bana döndü ve yatakta cenin pozisyonu aldı. Çocuk evden kavga ederek çıkmış ben burda neyin derdindeyim. İki kişilik koltuğa oturup Miraçın ceketini çıkardım. Bir süre Miraçın sırtını izledikten sonra cesaretimi toplayarak konuşmaya başladım.
"Neler olduğunu anlatacak mısın? " cevap gelmeyince sorunun tarzını değiştirdim. " Annene bu kadar çıkışıp evi terk edecek kadar ne yaşadın? " derin bir nefes aldıktan sonra dışarı salmadı. Büyük ihtimalle sınırlarını zorluyordum. "Bak ne yaşadığını bilmiyorum fakat anneni evladından ayıramazsın. Annen seni sevdiği kadar diğer oğlunuda seviyordur. Ne hata yaparsa yapsın ana yüreği işte dayanamayıp affediyor. " Miraç bir süre aynı pozisyonda durduktan sonra uzandığı yerden kalkarak gelip yanıma oturdu. Tamam vermesini beklediğim tepki bu değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EKİM (Öğretmen)(Tamamlandı)
Fiksi UmumYürekleri titreten bir aşka sizde şahit olmak isterseniz doğru kitabı okuyorsunuz. Öğretmen öğrenci aşkı diyince ilk akla gelen sıradan şeylerden uzak sıradışı bir kurgu. Burda öğretmen olan bayanken öğretmenine aşık olan öğrencide erkek. Ikisinin a...