EKİM (Öğretmen)(Tamamlandı)

Düğün Çiçeği

Bu bölümü yazarken baya mutlu yazdım. Çünkü genel kurgu içinde #104. Olduk ve benim için güzel bir başarı. Tabi bunda sizinde katkiniz büyük çok teşekkür ederim. Kitabı okuyup desteklediğiniz için.

"Bahar bak o çiçek bana gelmezse gerdek gecenizin içine sıçarım ona göre. " gözlerim büyürken Açelyayı hızla çektim. Kıza yaptığı tehdite bak bu nasıl hırstır anlamıyorum. Kızların hepsi en öne dizilince en önde ortada duran Açelyanın arkasına geçerek ikinci sıraya girdim. Zaten arkada bir tek ben vardım.

"Hayır olmaz böyle erkeklerde girsin. " Baharın mız mizlanmasi üzerine bizimkiler de benim gibi ikinci sıraya girdi. Miraç yanıma gelirken dönüp göz kırptı.

"Evlenmeye bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum. " söylediklerimle birlikte Miraç gülümsedi. Önceden hiç gülümsediğini görmediğim çocuğun bu aralar fazlasıyla gülümsediğini görüyordum.

"Isin içine sen girince hersey gözüme cazip geliyor. " kıkırdayip önüme döndüm. Bu arada Bahar çiçeği arkaya yani bize doğru fırlattı. Açelya üstten gelen çiçeği tutmak için zıplasada tutamamisti. Çiçek arkaya gelerek Miraçın kucağına düştü. Şaşkınlıkla Miraça döndüğümde oda benim gibi şaşkındı en arkada olmamıza rağmen bize gelmişti. Miraç elindeki çiçeği bana uzatınca itiraz etmeden elimi uzattım ama Açelya benden önce davranarak hızla çiçeği alıp Bahara fırlattı tabiri caizse.

"Şu çiçeği düzgün fırlat. " düğün salonundan yükselen kahkahaya bizde eşlik ettik. Açelya nerdeyse Baharı bogacak. Bahar gözlerini devirerek tekrar arkasını döndü ve çiçeği ikinci defa fırlattı. Çiçek daha alcaktan gelince Açelya zıplamak yerine iki elinide havaya kaldırdı. Çiçek sanki Açelyayı sevmemis gibi havaya kaldırdığı iki elinin arkasından geçip yüzüme çarptı. Refleks olarak çiçeği tutup yüzümden çektim. Açelya kaşlarını çatıp bana dönünce ellerimi benim bir suçum yok dermiş gibi kaldırdım.

"Neyse siz benden önce evleneceginize göre sizin düğündeki çiçeği ben tutarım artık. " gülümseyip Açelyaya sarıldım. Böyle bir kızdı işte siniri Saniyeler sonra geçiyordu. Canla Bahar yanımıza gelirken pişmiş kelle gibi sırıtıyorlardi.

"Abicim haftayada daha sizin düğününüzü yaparız. " diyip gülünce kızardım. Düşüncesi bile bu kadar utanmami sağladıysa düğün günü mor gezerdim eminim.

"Bahar kız çıkar ayakkabıyı belki ordan adım silinmiştir. " Baharın ayağına zorla yapışıp iki topukluyuda çıkardı. Sağ ayakkabının altına kızların isimlerini sol ayakkabının Altınada erkeklerin isimlerini yazmıştık. Eğilip ayakkabıya baktığımda rahatladım. Iyi en azından Açelyanın ismi silinmişti.

"Suna bak kızlardan sadece benle Ekim ablanın erkeklerden ise abimle Mete abinin ismi silinmiş. " kafasını kaldırıp direk Metenin gözlerinin içine baktı. Düğün boyunca ikiside yan yana gelmemişti. Büyük ihtimalle kinada kavga ettikleri için.

"Karımın ayakkabılarını ver hadi artık eve gidelim. Bizim daha çok işimiz var. " Bahar Canın imasina kızarırken Miraç Canın kafasına vurdu
Bu cocuktaki yuzsuzluge artık biz kızarıyoruz. Bahar Ayakkabıları tekrardan giyince hep birlikte salondan çıktık. Miraçla ben düğün arabasına binerken diğer arabalarda evlerine girmek üzere dağıldı.