evincelevin biliyorum Fatih'i çirkin yapmakta anlamıştık ama sonradan aklıma gelen şey daha güzel doluğu için çevirdim. Eğer Fatih yakışıklı, uzun boylu, işi olan ve arabası olan biri olursa daha güzel olur. Miraç tam anlamıyla Ekimi kaybedecegine inanmalı sonuçta.
Bu arada gerçekten okuyucularımı çok seviyorum. 1000 tane yoruma ulaştık. Soklardayim halbuki daha begenilerim 1000 olmamıştı. 😂😂
Sizce Fatih Ekime ne yapacakki gözlerinden öyle bir pırıltı geçti.
"Senin burda ne işin var?" Sesim fısıltıdan farksız değildi. Yıllar sonra karşımda görünce şaşırmıştım.
"Asıl senin ne işin var burda?" Soruma cevap alamadığım için bozulsamda sesimi çıkarmadım. Her zamanki Fatih işte. Bakışları karnıma düşerken kaşları çatıldı. Bende kafamı eğip yarama baktım. Çarpışma yüzünden yaram kanamıştı ve giydigim hastane kiyafetinin belli bir kısmı kan olmuştu.
"Ufak bir kaza geçirdim. " detaya inmeye gerek duymadım. Sonuçta kendisi bana daha burda ne işi olduğunu söylememişti.
"Pek ufak bir kaza gibi görünmüyor. " Hadi ama yıllar sonra bir araya gelmisiz üstelik başka şehirde bizim mevzumuz bu mu yani? "Hala belaları cekiyorsun galiba. " elimde olmadan gülümsedim. Kendimi bildim bileli nereye gitsem olayı da peşimde sürüklüyorum.
"Şuanki halime bakılırsa hala belayı çekiyorum. " Fatih gülümseyerek ensesini kaşıdı. Bu hareketi bir aralar yüreğimi yerinden hoplatırdı. Halbuki normal bir hareket. Şöyle bi baştan aşsağı süzdüm. Kahverengi gözleri, beyaz teni ve gür kahverengi saçlarıyla bir aralar beni kendine aşık etmişti. Hele gülünce yanağında çıkan gamzesi izlemeyi sevdiğim en güzel şeydi. Gerçi Fatih'e aşık olma sebebim kesinlikle gözlükleriydi. Siyah çerçeveli gözlükleri ilk bakışta ben burdayım demişti resmen. Biliyorum bu cümle size saçma geldi ancak beni ilk etkileyen gözlükleriydi. Uzun boyunu yine gözüme sokmak için yanımda dimdik durmuştu. Yüz hatları yerine oturduğu için yüzü dahada hoş olmuştu. "Gamzen hala duruyor. " söylediğim saçma cümleyi fark edince gözlerim büyüdü. Fatih sanki gamzesini gözüme sokmak istermiş gibi genişce gülümsedi.
"Hala gülünce çukur oluştuğuna göre. Neyse gel kafeterya da konuşalım. Yaralısın ayakta durmasan iyi olur. " kafamı olumsuz anlamda salladım. Zaten odama geri dönsem iyi olur biraz gezip dönecektim. Hem Miraç uyanıpta beni göremezse bide onla uğraşırım.
"Odama geri dönsem daha iyi olur. Sonra beni merak etmesinler. " Fatih onu reddettiğim için baya bozulmuştu. Tabi zamanında onun peşinden az kosmadim. Şimdi de tersleyince egosu zedelenmisti.
"Ekim. " Miraçın sesi kolidorda yankilanirken koşar adımlarla yanıma geldi. Tamda tahmin ettiğim gibi beni yatagimda göremeyince endisenmisti. Miraçın bakışları Fatih'e dönerken kaşları çatıldı. "Bi sorun mu var birader?" Fatih Miraça üstten bakarken sorusunu görmezden geldi.
"Arkadaş kim Ekim?" Miraçın kaşları havalanırken bakışları bana döndü. Tamam bu soruyu Fatih'ten değilde Miraçtan durmayı bekliyordum. Ikiside cevap beklermiş gibi bana bakınca otomatikmen gerildim. Iki ucu bokulu çukur resmen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EKİM (Öğretmen)(Tamamlandı)
Ficção GeralYürekleri titreten bir aşka sizde şahit olmak isterseniz doğru kitabı okuyorsunuz. Öğretmen öğrenci aşkı diyince ilk akla gelen sıradan şeylerden uzak sıradışı bir kurgu. Burda öğretmen olan bayanken öğretmenine aşık olan öğrencide erkek. Ikisinin a...