ARABA

1.4K 60 4
                                    

" Burada ne işin var?  '' Kibar değildim ve bunun farkındaydım ama o bunu umursuyor gibi görünmüyordu. Erhan elindeki bavulu bir elinden diğer eline geçirdi.

" Baban çağırdı. " Elindeki bavulu işaret ettim. Babam çağırmıştı,  tamam ama neden bavulla gelmişti? 

" Sen her çağırılan yere bavulunla mı gidiyorsun? Eğer öyleyse bir daha se i çağırırken iki kede düşüneceğim. " Gülerek söylediğim cümlelere o da aynı şekilde karşılık verdi. Gözünü kırpıp çapkın bir havayla sırıttı. 

" Eğer çağıran sensen her zaman bavulumla gelmeye ve iç güveysi olmaya razıyım.  "  Gülümsemem anında soldu. O böyle konuştukça kendimi suçlu hissediyordum. Kapıyı ardına kadar açıp içeri girmesi için geri çekildim. O da içeri girip yüzüme bakmaya başladı. Bir süre sonra benden bir cevap beklediğini anlayıp Kerem'in bulunduğu odayı işaret ettim. Kerem bakışlarını televizyondan bize çevirdi ama Erhan'ı görünce pek umursamadı. Şu an içeri giren Tunahan olsa tepkisi çok farklı olurdu. Erhan Kerem'in tam karşısındaki koltuğa oturdu.

" Merhaba küçük adam. '' Televizyonun sesini kısıp Erhan'a bakmaya başladı. Ama Erhan hitap şekliyle puan kazanmış ve Tunahan'ın önüne geçmişti. 

" Merhaba. '' Kerem bana bakıp tekrar ona döndü. Onun kim olduğunu anlamaya çalışıyordu. En sonunda dayanayarak sordu.

" Bu abi kim? '' Erhan bana beklentiyle bakmaya başladı. Sanırım onu sevgilim olarak tanıtmamı falan bekliyordu. eğer öyleyse  çok beklerdi. Eskiden olsa bu konuda tereddüt etmeden onun istediğini söylerdim. Ama zaman herşeyi değiştirmiş ve geçmiş geçmişte kalmıştı. 

" Bir arkadaşım. " Erhan'ın gözlerindeki hayal kırıklığını görmemek için ona bakmadım. Kerem tekrar televizyonun sesini açtı ve oraya odaklandı. Babam içeri girene kadar bende orada Keremle birlikte çizgi film izledim. 

" Gelmişsin oğlum. " dedi gülerek. Kaşlarımı çatıp babama baktım. Ama şu anda beni takmıyordu. Erhan ayağa kalkıp yanına gelince elini babacan bir tavırla sıırtına koydu. Neler olduğu hakkında fikir üretmeye çalışıyor ama bir sonuca ulaşamıyordum. Babam Erhanla birlikte bir koltuğa yan yana oturduklarında hala onları izliyordum. Ama beni yok saymakta kararlılardı. En sonunda bu şekilde daha fazla bekleyemeyeceğime kanaat getirerek sormaya karar verdim. 

" Burada neler oluyor baba ? " Babam bir parmağını kaldırarak bir dakika dedi ve Erhan'a benim duyamadığım birşeyler fısıldamaya devam etti. Normalde en olmadık zamanlarda gelen Besim, Erdinç ve Yağmur üçlüsünden ses çıkmayınca merakım iki katına çıktı. Ama dişimi sıkarak babamın işini bitirmesini bekledim. Normalde zaten sabırsız biriydim ve şimdi buna aynı zamanda merakta eklenmişti. Tırnaklarımı kemirmeye başlamayı düşündüğüm sırada babam ayağa kalktı ve yanıma geldi. Benide kaldırıp balkonlu odaya doğru yürümeye başladı. İçeri girer girmez bana döndü. 

" Erdinç bana birşeylerden bahsetti. " Tabi ya ! Ben bunu yapacağını neden tahmin etmemiştim sanki ? Babam benim gerildiğimi hissetmiş gibi konuşmaya başladı. 

" Seni onunla o oyunu oynaman için zorlamayacağım. Merak etme. Bende o oyunu oynamadığın için Erhan'ı bu eve davet ettim. Annesi de zaten bir süre evde olmayacak. Hem evde yalnız kalmaz. " Gözlerim yerinden fırlamayı başarabilse eminim bunu yapardı. 

" Baba, normal babalar şu anda kızlarına kızıyor olurlardı. Ama sen kalkmış onu bizee davet etmişsin ! " Gülerek burnumu sıkıştırdı ve odanın çıkışına doğru yöneldi. Babam cidden normal değildi ama ben bundan gayet memnundum. Tabi bazı zamanlar haricinde. 

" Ben normal değilim ve doğal olarak sende değilsin. Ama kabul et, beni böyle seviyorsun. " deyip odadan çıktı. Haklıydı. Gerçekten normal olmamasını, normal olmasına tercih ederdim. Zaten hayatta her şeyim normaldi. En azından o anormal olsundu. Hala odanın ortasında dikildiğimi farkedince ayaklarıma yürü emrini verdim ve odadan çıktım. Kapıdan çıkar çıkmaz Tunahanla karşılaştım. Yüzüne bile bakmadan geçmeye kararlıydım ama o bileğimi yakalayıp az önce çıktığım odaya geri soktu. 

YENİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin