SUÇLULUK

1.2K 59 10
                                    

TUNAHAN

Çağla'nın neden buraya geldiğini çözememiştim. Ama ben hala içeri girebileceğimin sevincini taşımaktaydım. Sude'nin babasına minnetle bakmaya devam etmekteydim. 

" Tunahan ! " Çağla'nın sinirden bir kat daha koyulaşmış gözlerine diktim. Bir yandan da karşımdaki topluluğa bakıp tepkilerini ölçmeye çalışıyordum. 

" Sevgilim neden buradasın ? " Onun bu kadar yüzsüz olduğunu nasıl farketmemiştim. Hala bana sevgilim diyebilecek kadar seviyesiz, karaktersiz miydi cidden ? 

" Ne sevgilimi Çağla ? Neden bahsediyorsun sen !  " 

" Ben orada yalnızken sen buradasın ! " Kolunu tutup koridorda sürüklemeye başladım. Kıza el kalkmaz kuralına saygı duymasam onu karşıdaki beyaz duvara yapıştırırdım. 

" Sen evlisin lan, evlisin. Senin kocan var ! Ben mi duracağım senin yanında ? " 

" O her zaman yanımda değil. Hem sen daha değerlisin benim için. " 

" Açık konuş Çağla, derdin ne ? " 

" O kız benim elimden herşeyimi aldı. Bende onun elinden alacağım. Tek tek. " Arkasını dönüp ilerlemeye başladı. Arkasından yetişmeye çalışmadım, ama bununda ne anlama geldiğini öğrenecektim. Tekrar diğerlerinin yanına döndüm. Orada bir fazlalık olduğumu herkes net bir biçimde belli ediyorlardı. Yağmur benim kardeşimdi oysaki... Onu bu kadar benimsemişlerken beni hep dışlıyorlardı. Ne zaman önümdeki duvarları yıkmaya kalksam daha sert bir duvarla karşıma dikiliyorlardı. Ne kadar yavaş yürüdüğümü Mert önüme geçince anladım. Bir dakika, Mert! Neden Erdinçlerin yanına doğru gidiyordu ki ? Bende adımlarımı hızlandırıp Ona yetiştim.

" Eeee,  şey... Ben bir doktor çağırmıştım da,  alanında en iyilerinden. Sude ile o ilgilenebilir mi?  '' Erdinç hariç herkes tereddüt ederken O Mert'in tarafını tuttu. Bunun nedenini anlayamasam da önemsemedim. Erdinç bana karşı kötü olsa da arkadaşını bile bile ateşe atacak biri değildi.

" Besim,  ben güveniyorum ona. Yanımda aradı arkadaşını. İyi bir doktor için. '' Besim başını onaylar biçimde aşağı yukarı salladı. Erhan'ın telefonu çalınca dikkatimi onun üstüne verdim. O ise bizden biraz uzaklaşarak telefonunu açtı. Bugün yanımızda olmaması gözümden kaçmamıştı. Bize arkasını döndüğü sırada peşinden gidip ne dediğini duymaya çalıştım.

" Durumu çok mu kötü ? '' Karşı tarafın ne dediğini duyamamak berbat bir histi. Birde kimden bahsediyorlardı? 

" Tamam,  o zaman. Ben gelirim hemen. '' Telefonu kapatıp arkasına dönünce benle karşılaştı. Bir an irkilse de çabuk toparlandı. Omuzlarını dikleştirip kendine daha makul bir görünüm vermeye çalıştı.

" Kiminle konuşuyordun?  '' Omuzlarını yıkarı kaldırıp aşağı indirdi. Acaba bende umursamazken bu kadar sinir bozucu mu gözüküyordum. Bana cevap vermeden diğerlerinin yanına gidince kendi kafamı ya da onun kafasını duvara vurma isteğiyle doldum. Ama öyle birşey yapmayarak bende onu takip ettim. 

" Ne oluyor ? " Kimse cevap vermedi. Her geçen gün kendimi daha fazla fazlalık gibi hissediyordum. Ne diyebilirdim ki ? Hak etmiştim. 

" Ne yapmayı düşündünüz Besim ? "

" Mert'in getirdiği doktorda bakacak Deren'e. " İşte en kötüsüde buydu. Benim sorduğum soruya kimse cevap vermezken Erhan'a veriyorlardı. Onun benden ne fazlası vardı ? 

" Abi ! " Erdinç'in küçük bir çocuk gibi koştuğu yere döndüm. Daha önce birkaç kez görmüştüm. Yanlış hatırlamıyorsam abisiydi ve yine yanlış hatırlmıyorsam yanındaki kadında abisinin karısıydı. 

YENİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin