ÖZEL BÖLÜM

1.3K 68 9
                                    

Tunahan hızla arkadaşlarının yanına geldi. Müjdeli haberi onlara vermek istiyordu. 

" Erdinç, Besim benim bir çocuğum olucak. " Erdinç ve Besim birbirlerine bakıp bir kahkaha attılar. Tunahan ne olduğuna anlam veremezken arkadaşlarına baktı. Çocuğu olma fikri bu kadar komik miydi ? Bu düşüncesine kaşlarını çattı. Sonra da kendi kendine kızdı. Onlar buna gülecek insanlar değildi. Şu son birkaç sene Tunahan ve Sude için rüya gibi geçmişti. Zaten bir çocukları vardı, şimdi bir tane daha olacaktı. Sude hamilelik testi yapmıştı ancak birde doktor kontrolüne gidip emin olmak istemişti. 

" Ayarlasak bu kadar olmaz lan ! " diyen Erdinç gülmeye devam ediyordu. Böyle birşeyin olmasına inanmıyordu ama hoşuna da gitmemiş değildi. Demek üçününde aynı anda çocukları olacaktı. O erkek olsun istiyordu ama sağlıklı olması da yeterliydi. Şimdilik. Ne de olsa erkek olana kadar devam edecekti. Pes etmeyeceği tek şey buydu sanırım. Gerçi çoğu zaman pes etmemesiyle tanınırdı. Avukat olmanın ayrıcalıklarından biriydi dişli olması. Şu anda karısı olan kadınla tanışmasına yardımcı olduğu için Besim'e her gün dua ediyordu. 

" Ne olduğunu ben hala anlamış değilim. " Tunahan'ın bu sözüyle birlikte Besimle kahkaha attılar. Ama daha fazla kıvrandırmadan söyleyeceklerdi. 

" Bizde sana söyleyecektik, hemen çocuk yap diye. İkimizinde çocuğu olacak. " Besim yüzünde kocaman bir gülümsemeyle sarfetmişti bu sözleri. O kadar mutluydu ki içi içine sığmıyordu. Zaten iki çocuğu olsa da onun üçüncüden şikayeti yoktu. Bakabildiği sürece devam edecekti. Yağmur buna ne derse desin ! Hoş, onunda şikayeti yoktu ya. Her seferinde daha büyük bir mutlulukla veriyordu ona bu haberi. Aileleri git gide büyüyordu. 

" Hepimiz aynı anda baba mı olacağız şimdi ? " Besim ve Tunahan bu sözcüğe aşina olsalarda Erdinç yabancıydı. İlk çocuğuydu onun. Kız olursa İlkim, erkek olursa İlker olacaktı bebeğin adı. Evin ön tarafından bir çığlık gelince Besim ayağa kalktı. Tunahanda kaşlarını çatmış ve ayağa kalkmıştı. 

" Besim eğer bu seferde senin oğlun benim kızımı sıkıştırdıysa fena olur. " Erdinç keyifle arkasına yaslanıp ikiliyi seyretmeye başladı. Alışmıştı artık her gün bu iki delinin atışmasına. Besim " Erkek babasıyım ben. Olsun o kadar. " derken Tunahan buna şiddetle karşı çıkıyordu. " Bende kız babasıyım. Ne olmuş yani ? Bu senin oğlunun benim kızımı sıkıştırmasına izin vermez. " diyordu. Aslında haklı olan Tunahandı ama çaktırmıyordu. Eh bunca yılın arkadaşlığının üstüne Besim'in karşısında mı yer alacaktı ? Tarafsız kalıyordu bu yüzden. Ama eğer kızı olursa... O zaman jet hızıyla Tunahan'ın tarafına geçerdi. 

" Yalnız çocuklar hala bağırışıyor. " diyen Erdinç'in sesiyle Tunahan büyük adımlarla ön tarafa ilerledi. Besimde peşinden geliyordu. Sinirliydi çünkü o küçük yumurcak her seferinde kızını yakalayıp öpücük çalıyordu. Ön tarafa geldiklerinde ise gördüğü manzarayı ölse unutmazdı. Kendi kızı yeğeninin üstüne çıkmış göğsüne küçük yumruklar atıyordu. 

" Al şana, al, al, al. " Biraz bekledikten sonra gidip kızını kucağına aldı. Besimse olayın şaşkınlığından yeni çıkmış gibiydi. Kendi oğlunun dayak yemesine inanamıyordu. Oğlunu yerden kaldırıp kucağına aldı. 

" Mert, ah oğlum ya ! Öpüp kaçacaktın. Niye dayak yiyorsun ? " Oğlu dudaklarını büzerek başını yere eğdi. Kıpkırmızı olmuştu ama ağlamamakta kararlı gözüküyordu. Güya erkek adam ağlamaz kuralını uyguluyordu. Kızarmış yanaklarını okşayarak sakinleştirmeye çalıştı oğlunu. 

" Sude yenge sana ne almış biliyor musun ? " Oğlu gözleri parlayarak kafasını kaldırdı. Bu bakışı biliyordu, görev başarıyla tamamlanmıştı. 

YENİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin