Serkan gözleri açtı usulca bakarken Eylül mışıl mışıl uyuyordu ve hâlâ eli Serkan'ın yanağındaydı.Derin bir nefes aldı Serkan.Karısını bekleyecekti asla isyan etmeyecektin.Uzaktan uzağa çokça sevecekti onu eskisi gibi..Eylül'ün göz kapaklarında takılı gözleri..Nasıl olabilmişti?Aklına geldikçe canı yanıyordu zaten..Gözlerinden akan damlaların farkında değildi Serkan.Eylül kıpırdanıp uyanınca gülümsedi ve eliyle Serkan'ın yanağını okşadı yavaşca.
Serkan:Güzelim..Çok güzelsin bu sabahta.
Eylül:Bu sabah..Bu sabah biz yeniden evli olarak uyandık değil mi canım?
Serkan:Öyle tabii ki.
Eylül:Serkan ben senden yine özür dilerim ya biliyorum sen bana hiç ö-öyle davranmad-
Serkan:Ah bıkmayacaksın Eylül ben sıkıldım dileme özür falan.Hem sevişmessek bir şey kaybetmeyiz.
Eylül bunun üzerine utançtan kırmızı kesilip yataktan yavaş adımlarla âdeta kaçmaya çalıştı.
Serkan:Hey nereye?Yoksa kaybeder miyiz?
Eylül onu duymamazlıktan gelip lavaboya doğru ilerledi.
Serkan gerinip yataktan kalktı.Biraz oyalanıp üzerine doğru düzgün bir şey geçirdi.Eylül salonda çicekleri vazoya yerleştiriyordu.
Serkan:Kahvaltı hazırlamaya niyetin var mı?
Eylül:Daha erken biraz daha uyu istersen.
Serkan:İkimiz uyuyalım.
Eylül:Olmaz ben buraları toplarım.
Serkan:Birilerini beklemiyoruz herhalde Eylül.
Eylül:Tamam sen git uyu ben kahvaltı hazırlayınca seni uyandırırım.
Eylül Serkan'ın yanağına bir buse kondurdu.Serkan da gülümseyip koltuğa uzandı.Gözleri şimdilik kapatıyordu..
Meral Mert ve Songül birlikte kahvaltı ederken Güney'de omletlerini hazırlayıp servis ediyordu.
Meral:Ya gidelim işte..
Güney:Oh miss..Yemeyeni döverim ona göre.
Songül:Sevgili ellerine sağlık nefis gözüküyor.
Güney:Ellerimle emekle kızım bu işler.
Songül Güney'e öpücük yollayınca Güney de sırıtıp çayını yudumladı.
Songül:Kader neden gelmedi Meral?
Meral:Biz dünden sonra görüşmedik ki onunla.
Songül:Otelde kalıyor ya..Güney aşkım?
Güney:Kader'i evimize mi alacağız?Ömür boyu bizimle yaşamak isteceğini sanmam sevgili.
Songül:Bende sonsuza dek demiyorum zaten.Bir müddet kalsa ya kötü şeyler hatta çok fena şeyler yaptı anasını satayım ama Kader benim hep o minik kız kardeşimdi..
Güney:Neden bu kadar iyisin bilmiyorum ki..
Songül:Bu demek ki?
Güney:Gelsin arada çocuklara bakar bizde seninle baş başa kalmış olabiliriz.Sonra da ik-
Songül:Güney uzatma kes işte..Aa!
Meral Mert'in kulağına bir şeyler fısıladadı.Mert ise buna gülünce Songül ve Güney gözlerini onlara çevirdiler!
Güney:Siz nereye gidiyordunuz?
Songül:Eylüllere gidelim diyorlar ama.
Güney:Abi saçmalamayın daha yeni evliler hem de sadece nikaha yirmi dört saat oldu.
Songül:Aslında biraz da olsa haklısın.
Meral:Ne olacak ya sanki bana çıtır evlilik zaten yıllar önce onların arasında ki duygular otur-
Mert:Hayatım..Sende bugün değil başka gün git.
Meral:Aman gitmiyorum ya hem ben-
Güney:Bize gelin canısı olmaz mı?
Meral:Aşkım ne dersin?
Mert:Olsun bakalım Meralcim.
Serkan ve Eylül kahvaltı sonrası oturmuş bir film izlemiş ardından da öylece Eylül'ün dizlerine bırakmıştı başını Serkan..
Serkan:Eylül ben birazdan çıkacağım..
Eylül:İşe gideceksin..Git tabii..
Serkan:Sen evde yanlız kalmak istemezssen beraber gidelim.Sen oturursun bende hallederim hemen birkaç evraktı zaten.
Eylül:Serkan..Lütfen bunu yapma
Serkan doğrulup Eylül'ün elleri tutmaya çalısınca Eylül ellerini kendine doğru çekti.
Serkan:Ne yapıyorum ben bana söyler misin?
Eylül:Böyle davranman hem de ilk günden bana olan bu tavrın beni rahatsız ediyor Serkan.Ben senin eşin değil miyim?
Serkan:Eylül..Nolur başlamayalım hadi hazırlan gidelim gelelim!
Eylül:Sen böyle hayat boyu beni çanta gibi taşıyacak mısın?Hep sana bağımlı mı yasacağım hı!
Serkan:Gerekirse evet!Sen benim başıma bela falan değilsin böyle düşünmene asla ve asla izin vermem Eylül.Dünden beri benden sakınmana ya da ne bileyim işte özüre falan gerek yok Eylül.Sen benim eşimsin..Bak sana dokunanmamak zor ama katlanmak zorundayım..Seni öpmemek..Sana bakarken bile çekiniyorum ya bu nasıl bir acı sen bilir misin Eylül?Sen benden özür diledikçe ben kendime lanet ediyorum seni yalnız bırakmama kendime!Aramızda bedensel bir buluşma engel olamaz kendine gel beni yorma!
Eylül'ün yanağından damla damla akmaya başlamışken Serkan gidecekken Eylül koşarak kapıya yönelip bahçede ki salıncağa oturdu..Hıçkırıklarının duyulmaması için kafasını kırlente gömdü!
-Bölüm Sonu
Merhabalar bu bölümde böyle sona erdi.Kim haklı kim haksız?Serkan yeteri kadar anlayışlı ama Eylül bu duruma karşı biraz hassas.Yorum vote lütfen görüşmek üzere❤
-Esraa
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VEBAL
FanfictionKırgın Çiçekler 2.sezon finalinden itibaren EySer ağırlıklı bir kurgu..