21.BÖLÜM - SADECE ARKADAŞIZ

13.9K 1.2K 89
                                    

VE SATIŞTA SON NOKTA: YAZ ALAHANLI...

"Siz Sevi Yavuzlar Araf Ülgen'i eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"
Sevi yanındaki hala yüzünde yaraları olan adama baktı. Ömür boyunca görmek istediği gözlere...
"Evet..." diye mırıldandı önce adamın gözlerinde kaybolurken. Sonra mikrofona döndü ve bağırdı. "Evet!"

Araf gülümsedi.
"Siz Araf Ülgen, Sevi Yavuzlar'ı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"
Araf da kızın gözlerine bakarak bağırdı. "EVET!"

Salondakilerin alkışlamaları ile imzaları attılar.
"Ayağına bas!" diye bağırdı Yaz. Sevi de fırsatı kaçırmadan bastı.

Evlilik...
Sevi'nin hayalini bile kurmadığı bir şeydi.
Peki bu noktaya nasıl mı geldiler...

2 HAFTA ÖNCE...

Yaz avucunun içindeki ele baktı. “Boran ne yapıyorsun Allah aşkına?”
Elinden sürükleyerek ailesinin yanına geldi. Kerem’in önünde durdu ve elini uzattı.

“Boran Barutlu. Barutlu Şirketler Grubunun Yönetim Kurulu Başkanı ve ortağıyım. Kızınızın da erkek arkadaşı.”
“Sadece arkadaş.” Diye araya girdi Yaz sırıtarak.
Boran önce Yaz’a baktı. Avucunun içini sıkan elle tekrar Kerem’e döndü.
“Sevgilisiyim.” Diye düzeltti Boran.
Kerem’in eli gittikçe gerginleşmeye başladı, Boran’ın da eli sıkılmaya...
Masal hemen araya geçti ve Kerem’in elini zorla adamın elinden çekti.
“Memnun olduk Boran oğlum. Ben de Masal, Yaz’ın annesiyim.”
“Evet, sizi hatırladım. Avm’de tanışmıştık.”
Kerem hala konuşmamıştı. Kaşlarını kaldırıp, karısına baktı.
“Te-tesadüf karşılaştık.”

Kerem adama dönüp, sessizliğini bozdu. “Burası pek uygun değil, en yakın zamanda evimize bekleriz tanışmaya.”
Boran hafifçe gülümsedi. “Memnuniyetle. Geçmiş olsun tekrardan.”
“Size de. Araf’tı sanırım. Sevi’nin arkadaşı-“
“Sevgilisi. O da sevgilisi. Barlas da Sara’nın sevgilisi. Boran’ın kardeşi.” Diye araya girdi Yaz. ‘Ben yandım sizde yanın’ diye söylendi içinden.

Kerim anında damladı. Kerem ise gözleri şaşkınlıkla açıldı. “Ailecek kızları ele geçirmişler.”
“Kim Sara’nın sevgilisi?” diye gürledi Kerim. Bunu duyan Sara koşarak geldi.
“Babacım yok öyle bir şey.” Yaz’a öfke ile baktı. “Bu salak, kendini yakarken bizi de aklı sıra cezalandırıyor.”

O sırada bir polis yanlarına yaklaştı. “Sevi Yavuzlar’ın ailesi?”
Derin ve Ertan ayağa kalktı. “Biziz.” Dedi Ertan adama bakarak.
“Bunlar Sevi hanımın eşyaları. Üzerinden çıktı.” Dedi ve poşeti uzattı.
Ertan teşekkür ederek aldı poşeti. İçine bakması ile yutkunması bir oldu.
“De-Derin...” diye fısıldadı. “O tek taş mı?”

***

“Sevi nasıl?” diye mırıldandı Araf.
“O da iyi, şimdi kendini fazla yorma. Annemler hepsi yolda geliyorlar.” Diye mırıldandı Barlas.
Araf bıkkınlıkla ofladı. “Ne diye haber verdiniz. İyiyim ben.”
“Neren iyi lan? Kolun ve bir ayağın kırık. Bir ay alçıda kalacak. Yüzündeki yaralara bak, onlar da kaç haftada geçmez. Araf ölümden döndünüz. Ameliyat masasında kalabilirdiniz. Sevi’nin iki kere kalbi durdu. Sen nasıl ikinizi böyle bir tehlikeye atabilirsin Araf?”
Araf ayaklanmaya çalıştı. “Ne demek-ah- kalbi durdu. Sevi’yi -ah- göreceğim.”
“Yat lan yat. Gidersen babası sağlam yerlerini de kıracak. Kızın yüzüğünü gördüler-“
“Korkum da yok, saklayacak bir şeyim de. Zaten o kaza olmasaydı, babasına gidecektim konuşmaya.”
“He gidersin konuşmaya. Adam da annesi de burunlarından soluyorlar. Kızları ölümden döndü senin yüzünden. Yani tabi sende  kötüydün ama, şuan bunun onların pek de umurlarında olduğunu sanmıyorum.”

BİR ÖPÜCÜK MASALI  - MASAL SERİSİ I - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin