Merhabalar..
Bir kaç bölüm için diziden kopup farklı olaylar kurguladım. Tabi ki sonra dizi senaryosuna bağlı olarak yazmaya devam edicem. Eğer "şöyle yapsan daha iyi olur/bu olmasa daha iyi" tarzı düşünceleriniz varsa her zaman eleştirilere açığım.. Benim de yazmada kendimi geliştirmemde yardımcı olur bu tarz eleştiri/öneriler.
Umarım bölümü beğenirsiniz. Bu kadar beklettiğim için özür dilerim.
Iyi okumalar :)
"Eve tek başıma girebilirim, Leo." dedim elimi küçük çocuklar gibi tutup beni arabadan indiren Leo'ya.
"Biliyorum." dedi soğuk sesiyle.
"Lütfen." dedim kapının önüne geldiğimizde. Bakışlarını bana çevirip elini pantolon cebime daldırıp anahtarı çıkarırken ayırmamıştı.
Kapıyı açıp içeri girdikten sonra elimi bıraktı. "Burda kalmanı istemiyorum." dedim ciddi bir ses tonuyla.
"Bunu sana sormadım." dedi sanki benim ne düşündüğüm önemsizmiş gibi.
"Ama burası benim evim." dedim Leo gidip koltuğa oturunca karşısına dikilmiştim.
"Sende benimsin." dedi dalga geçerek.
"Gülmemiz gerekiyorsa söyle!" dedi sinirle.
"Film izleyelim mi?" dedi sırıtarak bana bakarken. "Ah! Neden soruyorsam… Tabi ki de izleyeceğiz.." dedi imalı bir bakış eşliğinde.
Çaresizlik tüm bedenimi sarmalamış gibi gücüm çekilirken gözlerim dolmuştu. Uzanıp sehpadan kumandayı alınca sağ elini de bana uzatmıştı.
Elini iterek yanına oturduğumda bozulmamış gibi kolunu omzuma atmıştı. Beni göğsüne yaslarken içimden "O kadar da kötü değil. Sonuçta Leo kötü biri değil. " diye düşünüyordum.
Televizyonu açıp arşivden bir film seçtiğinde gülmemek için kendimi tutmuştum. "Kurtadam filmi mi izleyeceğiz yani?" dedim ona bakmadan.
"Neden? Bence eğlenceli olacak." dedi gülerek.
Filmi izlerken ara sıra gülmemi engelleyemiyordum. Son zamanlarda, daha doğrusu uzun bir süredir, normal şeyler yapmadığımı fark ettim. Bir film izlemeyeli, arkadaşlarla eğlenmeyeli, dışarı çıkıp geç saatlere kadar gezmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Sanki artık normal olan şeyler bunlar değilmiş gibiydi.
Leo ara sıra parmaklarını vücudumda gezdiriyordu ama görmemezlikten geliyordum. Eli kalçama gelince kafamı kaldırıp ona baktım. "Liseye yeni başlamış ergenler gibi davranma." dedim gözlerimi devirerek.
"Hiç bir şey yapmıyorum." dedi ben masumum der gibi.
"Elini kalçamdan çekebilirsin o zaman." dedim yapmacık bir gülümsemeyle.
Kumandayı alıp televizyonu kapatınca bana döndü. Yüzündeki samimi ifadeyle tatlı görünüyordu sanki.
"Lütfen böyle yaparak beni etkilemeye çalışma." dedim.
"Yani etkileniyorsun." dedi gülerek.
"Hayır!" dedim doğrulmaya çalışırken.
"Evet." dedi ısrarla.
"Hayır!" dedim gözlerine bakarak.
"O zaman bunun seni etkilemediğini söyle." diyerek beni kendine çekip öpünce afallamıştım.
Onu itip ayağa kalkınca sinirlenmişti. Kalkıp kolumdan sıkıca tutmuştu. "Eğer ben seni öpüyorsam sende buna karşılık vereceksin." dedi kelimelere bastırarak. Kulağıma eğilip fısıldarken "Benim dediğimi yapacaksın." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
teen wolf: a new story
FanfictionBiyolojik babasını ararken, geldiği kasabada onu bulabileceğini düşünmüştü. Bulmuştu da. Ama daha bilmediği onlarca şey olduğunu ve hayatının normalken bir anda dibe çökmesini, onu bulunca engelleyememişti. Burada ilginç olan bir şeyler vardı, ve z...