- 2 -

133 12 0
                                    

Multimedya: Zehra ve Arya

2 YIL SONRA

"Neredeymiş benim Arya'm." Beşiğin yanına gittim ve gözlerini ufalayan bebeğimi kucağıma aldım.

"Uyandın mı aşkım sen?" Başından öpüp kokladım. O benim her şeyim.

Zilin çalması ile merdivenlerden aşağıya doğru indim ve kızımı mama sandalyesine oturttum.

"Aşkımın Zehra ablası mı gelmiş?" Başından bir kez daha öptüm ve kapıyı açmaya gittim.

"Günaydın Derya abla."

"Günaydın Zehra, nasılsın?"

"İyiyim abla, sağ ol. Sen nasılsın?"

"Ben de iyiyim sağ ol. Gel hadi." Zehra'nın içeri girmesi ile kapıyı kapattım.

"Prenses sen uyandın mı?" Zehra, Arya'nın yanağından bir makas aldı ve yanındaki boş sandalyeye oturdu.

"Zehra, neredeydin?"

"Bakkala ekmek almaya gitmiştim, seni de uyandırmak istemedim. Sonra yolda arkadaşımı gördüm, biraz onunla sohbet ettim. Saate baktığımda senin uyanma saatin olduğunu fark ettim ve geldim." dedi gülümseyerek.

Zehra iyi kızdır. Her şeyimizde yanımızda olduk. Birbirimize destek çıktık, sevincimize ortak olduk... Onu iki yıldır tanırım. Yani, yeni başlangıcımdan beri...

2 yıl önce...

"Her son yeni bir başlangıçtır." Uçurum kenarından uzaklaştım ve evime doğru ilerlemeye başladım. Artık benim için her şey farklı olacak.

Anahtarımı çıkardım, kapının kilit yerine koyup açtım ve içeri girdim.

İçeri girdiğim de Arda'nın çıkmak üzere olduğunu gördüm. Yine o kızın yanına gidecekti. Ama bu sefer karışmayacaktım.

"Ben geç gelirim, iş çıktı şirkete gidiyorum. Beni bekleme, yat uyu." Olumlu şekilde başımı salladım ardından yanımdan geçti ve kapının önüne geldiği sırada seslendim:

"Arda!"

"Hı?"

"Hoşçakal." Bu tepkime alışık olmadığından bir süre yüzüme baktı. Genelde nereye gittiğini sorar, onun tabiriyle onu bunaltırdım. Ama bu sefer işler değişti. Bir süre yüzüme baktıktan sonra bu sefer şaşırma sırası bendeydi.

"İyi geceler." Bu sözüne karşılık gülümsedim. Daha önce hiç 'iyi geceler' dememişti.

Yüzüme son bir kez daha baktı ve kapıdan çıktı kapıyı da arkasından kapatıp gitti. Her gece olduğu gibi...

Odama çıktım ve bavulumu çıkardım. Ardından da dolabımı açıp kıyafetlerimi çıkardım ve bavuluma yerleştirdim. Ama her kıyafeti koymam da içim kan ağlıyordu. Her ne kadar sevdiğim insandan uzak kalmak istemesem de buna mecburum. Beni istemeyen biri, ya bebeğini de istemezse? Hem de öz bebeğini...

Gözlerimden akan yaşı elimin tersi ile sildikten sonra bavulun fermuarını kapattım ve bavulu kulpundan tutup sürüklemeye başladım. Artık veda vakti.

"Elveda, küçüklüğümden beri hayalini kurduğum sevdiğim adamın evi. Beni unutabilirsin, bir mahsuru yok. Zaten istenmiyorum burada. Bir de, her şey yeniden başlıyor." Yatağımın üstünü düzelttim ardından da evden çıktım ve kapıyı arkamdan kapattım.

AŞK BORCU'MHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin