Tımanıp da elinize ne geçecek sanki. Tabikide tırmanmayacaksınız, hem tırmanmak çok tehlikeli ve sizin hayatınız çok daha kıymetli. Narin ayaklarınıza zarar gelmesini istemiyorsunuz. Hem daha doymadınız bile. Bu yüzden o lezzetli böğürtlenlerin yanına geri dönmeye karar veriyorsunuz.
Hayatınızda hiç bir anda bu kadar çok böğürtlen veya herhangi bir meyve yediğinizi hatırlamıyorsunuz. Aslında siz biranda hiç bu kadar fazla şey yemezsiniz. Arkadaşlarınızın ortalarda görünmediğine seviniyorsunuz. Bu açgözlülük ve oburluğunuzun itibarınıza leke süreceğini düşünüyorsunuz. Popülerliğiniz ve isminiz ne durumda olursanız olun sizin için birinci sırada. Yine de hala doymadınız ve ortalıkta kimseler yokken yemek işini halletmek istiyorsunuz.
Ormandaki gezinize devam ediyorsunuz. Yaşamak için tabikide yalnızca böğürtlenle beslenmeye devam edemezsiniz başka besin maddelerine de ihtiyacınız var. Karşınıza birden yoğun ve kalın bir çalılık çıkıyor.
Şehvetle onu aramaya başlıyorsunuz ama o da ne karşınıza birden kocaman ve bembeyaz bir Sibirya Kurdu çıkıveriyor.
***Eğer köpeğin yanına gitmeye karar verirseniz 14. bölüme gidin.
***Eğer saklanmaya karar verirseniz 15. bölüme gidin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikeli Ada
FantastikDİKKAT: Normal bir kitap gibi okunmaz!!! Kendi hikayenizi kendiniz yazmalısınız. Yazarın artık size tüm macerayı hazır olarak verip size tüm macerayı dikte ettirmesine bir son demenin vakti gelmedi mi? Bu kitabı okurken ah keşke öyle yapmasaydı, bak...