Kıyıda uzanıyorsunuz ve ne tarafa devam etmeniz gerektiğiyle ilgili hiçbir fikriniz yok. Burası dipsiz bir kuyu gibi ne tarafa giderseniz gidin bir sonu yok ve sürekli karşınıza farklı tehlikeler çıkıyor.
Sonra birden suda kıpırtılar görüyorsunuz ve birkaç saniye sonra bu kıpırtılar yeşile dönüşüyor ve ne olduklarını anlıyosunuz. Size doğru gelen bir deste timsahla karşı karşıyasınız. Suya girip karşı kıyıya yüzmeyi düşünmediğiniz için şükrediyorsunuz ve hemen ayağa kalkıyorsunuz ve tüm kıyı boyunca koşmaya başlıyorsunuz.
Sonunda çok dik bir kayayla karşı karşıya kalıyorsunuz. Normalde kaya tırmanışı yapmışlığınız var ve tırmanmayı seversiniz ama şuanda hiç haliniz yok , kendinizi çok güçsüz hissediyorsunuz. Tam arkanızı dönüp başka bir tarafa doğru ilerliyecekken arkanızdan gelen kükremeyi duyuyorsunuz ve arkanıza dönenmeye cesaret edemiyorsunuz. Hemen kendinize güvenli bir yer bulmanız gerekiyor.
Sanırım tırmanmaktan başka çareniz yok. 6. Bölüme geri dönün...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikeli Ada
FantasyDİKKAT: Normal bir kitap gibi okunmaz!!! Kendi hikayenizi kendiniz yazmalısınız. Yazarın artık size tüm macerayı hazır olarak verip size tüm macerayı dikte ettirmesine bir son demenin vakti gelmedi mi? Bu kitabı okurken ah keşke öyle yapmasaydı, bak...