Bütün köpeklerin sizi koklaması ve elinizi bacağınızı yalaması sizi çok rahatsız etti ve sonunda dayanamayıp kaçmaya başladınız. Köpekler de sizi hırlayarak ve havlayarak takip etmeye başladılar. Başka şansınızın olmadığının farkındasınız- akarsuya atlayacaksınız!
Akarsuya atlayıp karşı kıyıya yüzmeye başlıyorsunuz. Ne kadar korksanızda, size ısıracakmış gibi bakan bir düzine köpeğin peşinizde olmasından daha iyidir herlade yüzmek. Karşı kıyıya ulaştığınızda köpeklerin arkanızdan hala ulumakta olduğunu duyuyorsunuz. O sibirya kurdunun yanına gittiğiniz için kendinize lanet ediyorsunuz.
Şuanda kıyafetleriniz çok yıprandı ve üzerinize yapıştılar. Yine de kendinize sığınacak bir yer bulmalısınız. Ormanın içine giriyorsunuz ve yürümeye başlıyorsunuz. Çok geçmeden karşınıza meşalelerle aydınlatılmış bir yol çıkıyor ve sonunda yuvarlak samanlardan ve tahtadan yapılmış bir kulübe görüyorsunuz. Kulübeden iki tane üzerlerinde bembeyaz çiçekli giysileri olan ve başlarına kocaman yuvarlak ucu sivri şapka takmış kadın çıkıyor.
Aralarından biri sizi görüyor ve elindeki kapla sizin yanınıza koşup önünüzde eğiliyor. Siz yerlilerin bu medeni görünüşüne o kadar şaşırdınız ki ne söyleyeceğinizi ne yapacağınızı bile bilemez durumdasınız kadına donuk donuk bakıyorsunuz sadece.
Diğer kadın da yanınıza gelip önünüzde eğiliyor ve sonra ikisi ayağa kalkıp sizi büyük kulübenin içine sokuyorlar.
"Uzun süredir sizi bekliyorduk madam. Lütfen bu içeceği ücretimiz olarak kabul edin."
***Rengarenk ve ilginç görünümdeki içeceği içecekseniz 56. Bölüme gidin...
***Eğer rengarenk ve ilginç görünen içeceği içmek istemiyorsanız 57. Bölüme gidin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikeli Ada
FantasyDİKKAT: Normal bir kitap gibi okunmaz!!! Kendi hikayenizi kendiniz yazmalısınız. Yazarın artık size tüm macerayı hazır olarak verip size tüm macerayı dikte ettirmesine bir son demenin vakti gelmedi mi? Bu kitabı okurken ah keşke öyle yapmasaydı, bak...