Yaklaşık 4 saattir tanıdığım bir adamın daha doğrusu tanımadığım bir adamın kıskançlık uğruna dudaklarına yapışıvermiştim.Akın şaşkınlıkla hiçbir tepki vermemişti.Dudaklarımı onda ayırdığımda şaşkınlığından sıyrılıp,bu sefer o beni çekmişti kendine.Ben geri çekilmeye çalışsamda kollarımdaki kasları buna izin vermiyordu.
Sonunda ondan sıyrıldıktan sonra karşıdaki masada kimsenin kalmadığınıda görmüş oldum.Rüzgar çoktan gitmiş,abim ise ortalarda yoktu.Akın gözlerime ışık saçarak bakıyordu.İkimizde konuşmuyor sadece yüzlerimizi inceliyorduk.Sonunda bu sessizliği Akın bozmuştu.Heyecanlı bir şekilde ‘Seni seviyorum’ diyiverdi.Ne yani beni sadece 4 saattir tanıyordu ve beni gerçekten seviyor muydu ? Bu çok saçmaydı.Bu romantik anı öküzlüğümle bozarak ‘ Beni sadece 4 saattie tanıyorsun Akın ve aşık mı oldun ?’ dedim.Akın eliyle saçımla oynarken ‘ Sence seni sadece 4 saattir mi tanıyorum Eylül ? Haklısın seni 4 saattir tanıyorum.Bu yüzden en sevdiğin rengin beyaz olduğunu,kardeşin Ekin’in öldüğünü ve annenle babanın bu yüzden seni suçladığını,en çok karanlıktan ve kapalı bir ortamda kalmaktan korktuğunu,en sevdiğin hayvanın civciv olduğunu ancak küçükken severken bir civcivi boğduğunu bu yüzden hep hayvanlara dokunmaktan korktuğunu,saçlarının kıvırcıkları yoğun olduğu için tararken canın acıdığını,başak burcu olduğunu ve bu hayatta tek güvendiğin kişinin abin olduğunu biliyorum.Sence sadece seni 4 dakikadır mı tanıyorum ?’
Ağzım açık bir şekilde yemyeşil gözlerinin büyüsüyle onu dinliyordum.Abimden sonra ilk defa biri beni bu kadar iyi tanıyordu.Dediklerime mahcup olmuştum.Beni nasıl bu kadar iyi tanıyabiliyordu ? Abim bu kadarını anlatmış olamazdı.Düşüncelerimden sıyrılıp abimin nerede olduğunu bulmam gerekiyordu.Akına sadece ‘Gitmem lazım’ diyebildim.
Akın’ın yanından ayrıldıktan sonra telefonumu elime aldım.20 tane cevapsız arama vardı.Açtığımda hepsinin abimden olduğunu gördüm ve ona geri dönüş yaptım.Telefonu açtığımda sesi çok sinirli geliyordu ve sadece arabada beni beklediğini söyledi.
Bahçeye çıktım,arabaya vardığımda abim direksiyona kafasını koymuş beni bekliyordu.Arabaya bindim ve abim saydırmaya başladı. ‘ Eylül sana gerçekten inanamıyorum.Rüzgar bitti bir de şimdi Akın mı başladı ? Uzak duracaksın o çocuktan !’ dedi sinirle.Sabrım artık taşmıştı.Rüzgar konusunda onu dinlemiştim ama Akın da onu dinlemeyecektim.Akın Rüzgar gibi değildi bana gerçekten değer veriyordu ve beni tanıyordu.Ben onu farketmesemde o hep benim yanımdaydı.Abime sinirle ‘ Yeter artık abi ! Hayatıma karışmaktan vazgeç !’ dedim.Abim ise sesini kontrol altına almaya çalışarak ‘ Bak Eylül o çocuğu tanımıyorsun.O sana zarar verir.’ Dedi.Ben hem alkolün etkisiyle hem de sinirlendiğim için bağırarak‘ Bana zaten Rüzgar zarar verir,Akın zarar verir.Bana herkes zarar verir dimi ? Çünkü hepsini sen çok iyi tanıyorsun.Hayır abi bu sefer seni dinlemeyeceğim ve artık eve gitmek istiyorum.’ dedim.
************************************************************************************************************
Bu bölüm çok kısa oldu ancak diğer bölüm daha uzun olucak.Bu arada kitabın kapağını değiştirdim.Umarım beğenirsiniz =) Hem bu bölüm hakkında özellikle de Akın hakkındaki görüşlerinizi hem de yeni kitabın kapağı hakkındaki yorumlarınızı çokk merak ediyorum.Yeni bölümde çok şaşıracaksınız ve daha uzun olucak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eylül (Tamamlandı)
RomanceHer hikaye mutlu sonla bitmez ! Amansız bir hastalık,iki insan,yakıp kavuran bir aşk hikayesi...Biraz dram,biraz romantizm...