5*Part2

385 17 13
                                    

Gözlerini gözlerime iyice dikti. Masumca bana bakıyordu. Ona sinirliydim  ve bu sefer affedecek değildim. Yeter artık. 10 gündür bunun için uğraşıyorum ben. Halıya pislememen gerektiğini hala öğrenemedin Ceviz.

Halıyı katlayıp boş odaya koyduktan sonra saatime baktım.

Saat 15.02 idi. Neredeyse gelirlerdi. Yaklaşık 2 yıldır Londra'da sevgili kızları aynı zamanda sevgili kuzenimin eğitimi için kalıyorlardı.

Masayı kontrol ettikten sonra saatime tekrar baktım. 15.05

Teyzem.... beni 17 yaşıma kadar yanında tuttu. Belki isteyerek, belki istemeyerek. Ama sonuçta o yetiştirmişti beni.

Biraz sonradan görmeydi. Annem öldükten sonra eniştem birden işleri genişletti ve şirket kurdu. Teyzem, annem gibi küçüklüğünü fakir dar mahallede geçirmişti. Şimdi de kızı Ece için Londra'daydı.

Bense üniversite sınavını kazanmıştım bu yıl.  Ama üniversite para gerektiriyordu. Maaşım da üniversiteye gitmeye pek olanaklı değildi.

Teyzemden isteyemezdim. Oturduğum ev zaten teyzemlerindi. Bir de üniversite için para mı isteyecektim?

Zil sesiyle irkilip kapıya doğru koştum.

Kapı kolunu çekip açınca daha farklı bir manzara bekliyordum doğrusu..

Ne kadar değişmişti Ece... Saçlarından, yüzünden, kıyafetlerinden, bakışlarına kadar değişmiş...

Teyzem elindeki yelpazeyi sallayarak içeri girdi. Ardından da kafam kadar topuklu ayakkabılarıyla takır tukur ses çıkaran Ece.

Kapıyı kapattıktan sonra içeriden gelen bağırışla salona koştum.

Teyzem sinirle Ceviz'i oyan gözleriyle şimdi de beni oyuyordu.

"Ne güzel ya. Sokak kedilerini eve mi alıyorsun Buse." dedi kaşlarını çatıp.

"Ben de sizi özledim teyzeciğim." dedim kırık sesimle.

Teyzem bir off çekip yelpazesini sallarken koltuğa attı kendini. Bacak bacak üstüne atarken yelpazesini sallamaya devam ediyordu.

Ardından

"Laraaa" diye bağırdı. Sesi opera sanatçılarını andırıyordu.

Ardından hizmetçi kıyafetleriyle içeriye koşan sarışın bir kız geldi. Ne oluyor? Bu kız da kim?

Aralarında bir şey konuştuktan sonra teyzem bana döndü.

"Bir yemeğe davetliyiz tatlım. 2 saate orada olmamız gerekiyor. Sana da gel derdim ama sıkılırsın sen." dedi masumca yüzüme bakarak. Daha sonra salona tanımadığım bir adam girdi.

"Odalarınız hazır Beyza Hanım" dedi.

Teyzem elleriyle onay verdikten sonra takım elbiseli adam gitti. Teyzem yukarıya çıktı. Ece de gülümseyip bana doğru yaklaştı.

"Selam kuzi" dedi neşeli sesiyle.

Ona baktım. Gözlerinde çocukluğumu görüyordum..Gözlerim dolmuştu, ona gülümserken. Gülümsemesini suratına iyice yaydı ve kollarını açıp, kucağına sıkıştırdı beni. 2 yıl önce benim boyumdan kısa olan Ece topuklu ayakkabılarıyla beni biraz geçmişti.

"Hazırlanayım. Yemekten sonra konuşuruz." dedi gülümsemesini eksik etmeden.

*

Masaya bir kez daha baktım. Ben bu sofra için gerçekten çok uğraşmıştım. Ama sevgili teyzem ve kuzenim bir buçuk saattir odalarındaydı ve gelecek gibi de değillerdi.

Notasız ŞarkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin