1 ♧

5K 108 38
                                    

"Yaa kızım şu çocuğa bak. Ne dedi spiker? İvan Zaytsev mi dedi?Hemen internetten bakmalıyım." Ceren'e gözlerimi devirerek konuştum. "Yaa kızım, şurda bi maç izletmedin! Hem o ad-"

"Evliymiş." dedi sıkıntıyla Ceren.

"Bende onu dicektim. O adam evli! Hem şu adamların yüzüne değil, oyununa bak! Bak da bi işimize yarasın."

"Yaa çok sıkıcısın Cemre. Geldiğimizden beri bilgisayarın başından kalkmadın. "

"Kalkmadım çünkü TBPWVLdeyiz! Bu adamlarda dünya devi. Madem bayan maçlarını izlettirmiyorsun rakiplerimizi tanıyalım. Bi sus da bari şu adamlardan bi şey öğrenip kendimizi geliştirelim."

"Daha ne geliştircen kızım 3 yıldır Galatasaray'ın A takımının vazgeçilmez oyuncususun. Ben napayım!" Tekrar gözlerimi devirdim.

"İzle de öğren biraz! Hem ayrıca geleli 8 saat oldu 7sini uyuyarak geçirdiğimize göre. "

Bu sefer o bana gözlerini devirdi. Bende onu takmayarak maça odaklandım. Amerika da 1 numaralı oyuncu sonunda bir sayı kazandı. Kamera ona odaklayınca Ceren bi çığlık attı.

"Oha! Oha! Ozon tabakası deliniyor derlerdi de inanmazdım! Bu çocuk resmen meteor lan!" Ceren'e tekrar tekrar gözlerimi devirdim.

"Yaa çocuk bok gibi oynuyor. Bi de Dünya Liginin en skorer oyuncusuymuş! Nasıl bu olmuş lan! Bu benden bile kötü oynuyor! 2. setin sonundayız ama takımına elle tutulur bir katkısı yok."

"Sen herkesten iyi oynuyorsun. Orası ayrı konu da soyadı Anderson da adı ne bu meteorun?"

"Matt. Matthew Anderson." Hemen kendi bilgisayarını açıp bir şeyler yazdı. Sadece bir kaç saniye sonra tekrar çığlık attı.

"Yaa kızım gözlere bak! Dur bakayım, valla gözleriniz aynı renkte. Kusura bakma ama o erkek olduğu için onunkiler daha çok ilgimi çekiyor. Ayy gülüşe bak." dedi Ceren sinir bozucu derecede mutlu bir ses tonuyla.

"Yaa doğru düzgün servis bile atamıyor. Ya çok yumuşak kullanıyor ya da çok sert. Yeterince iyi değil!"

"Ya kızım kaç tane ödülü varmış adamın. Hem şu gözlere, gülüşe bak!"

"Yaa hayatında görmeyeceğin adamları kesmeyi bırak yaa! Ne ayran gönüllüsün sen. Az önce Zaytsevdi, ondan önce Piano vardı ki onunla piyano diye dalga geçmeni unutmadım iğrençti. Ondan önce de Holt vardı. Yaa bunlara bakıcağına git bizimkilere bak. Mesela Hakkı'ya bak."

"Hakkı?" dedi sorar bir şekilde." Uçakta Hakkı Çapkınoğlu ile bakışmalarınızı yakalamadım sanma." diye devam etti.

"Hayır yanılıyorsun. O beni kesti ve ben de eğer biraz daha bakmaya devam edersen seni yuvarlar top diye oynarım bakışımı attım."

"Nası bi telepati yöntemin var senin dedi?" Kendi bilgisayarına tekrar dönerek. Yataklarımız yan yanaydı. İçerde bir de çift kişilik yatak vardı ama orayı paylaşamayacağımız için tek kişilik yataklarda yatmayı seçtik. Bende önümdeki bilgisayara döndüğümde 3. setin başlamış olduğunu gördüm. Eski maçları izliyordum. Ceren de bi ara benle izlediği için bayan maçlarını izlememe izin vermemişti. Hala inanamıyordum, TBPWVL'deydik, The Blind People's World Voleyball League. Küçükken Ceren ile hayal kurardık. Milli takıma seçilip bu turnuvada yer almaktı. Şimdi hayallerimiz gerçek oluyordu. En az bir ay burdaydık, gruptan çıkarsak bu süre daha da uzayacaktı. Finallerle birlikte iki ay burda kalma şansımız vardı. Spikerin sesi düşüncelerimi böldü.

7 Numara (Matthew Anderson Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin