Merhaba :/ Bildiğiniz üzere bugün 29 Ekim! Ama Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun demek gelmiyor içimden. Nedenini tahmin ediyorsunuzdur. 18 tane baba, evlat, işçi, koca, 18 tane insan ne halde bilmiyoruz. Biz burada oksijenleri sorunsuzca içimize çekerken onların nefes alıp verdiklerinden emin değiliz.
Bir umut diyoruz, bir umut hala hayattadırlar.
Bundan 1,5 yıl önce kadar babam ufak bir iş kazası geçirmiş, sağ elinin baş parmağı bir ay kadar süreyle sargılı kalmıştı. Ne kadar üzülmüştüm, çok iyi hatırlıyorum.
Ben babamla sürekli kavga ettiğim için bir an önce kahveye çıksın da ben de rahat edeyim diye düşünürüm. Madenci çocukları babam bir an önce eve gelsin diye dua eder.
Bu gece Tanrı'ya şükredeceğim babam bir madenci olmadığı için. Orada doğmadımız, orada yaşamadığımız için. Tanrı'ya dua edeceğim hiçbir çocuğu babasız bırakmaması için.
Hani bazı insanlar ölmek istiyor yaa, bence o insanlar tam bir gerzek. Ölene hiçbir şey olmaz, bir şeye olursa kalana oluyor. Oradaki 18 işçinin ailesi var. Toprağı kendi eliyle kazmaya çalışan analar var. Tanrı yardımcıları olsun.
Bölümün ne zaman geleceğini biliyorsun. Nice 91. Yıllara ve Tanrım o 18 işçiyi evlatlarına bağışla.
Çocuğun ölür, bir tane daha olur. Kocan ölür evlenirsin. Ama yeni bir baban olmaz.
Babanıza sıkı sıkı sarılın. Ki sizi hiç bırakmasın.
Atatürk'e ve orada, bizim için ölen binlerce babaya sonsuz teşekkürler. Siz olmasaydınız belki de Türk adı sadece tarih kitaplarında geçerdi.
Saygıyla anıyor, üzüntü ve umutla dua ediyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7 Numara (Matthew Anderson Fanfiction)
FanfictionGörme engelliler yardım amaçlı düzenlenen bu turnuvada hayatımın en büyük korkusuyla 5. kez karşılaşacağımı kim tahmin edebilirdi ki? Bir karar vermem gerekiyordu ve ortada iki büyük seçenek vardı. Ve ben neyi seçeceğimi bilmiyordum. Seçimimin bana...